‘Keçi çobanı’nı mezarı başında andık
Durmuş Uyanık, Mehmet Günay ve Hüseyin Kaya… Türkiye İşçi Köylü Partisi ve onun devamı Vatan Partisi’nin köylü önderleriydi… Emekçi, fedakâr ve bilge isimlerdi.
Söke’de gençlik yıllarında TİKP ile tanıştılar ve ölümlerine kadar partide görev aldılar. Yeri geldi zindanlara girdiler. Dik duruşlarını bırakmadılar. Bölgede toprak mücadelesine omuz önderlik yaptılar. Pamuk işçilerinin haklarını ağalara karşı savundular. Yıllar sonra ağalar onları haklı buldu. Dost oldular. Bu sefer de Türkiye davasında birleştiler. Onurlu ve örnek bir yaşam bırakarak gittiler. ‘Söke üçlüsü’ olarak da bilinen partizanları, yakın zamanda art arda kaybettik.
16 Ocak 2017 tarihinde kaybettiğimiz Mehmet Günay’ı arkadaşları unutmadı. Söke Granta Mezarlığında mezarı başında andı. Anmaya Vatan Partisi Merkez Yürütme Kurulu üyesi Ali Mercan, Vatan Partisi Aydın İl Başkanı Av. Zühre Genişel, Söke İlçe Başkanı Mehmet Baydoğan, oğlu Yaşar Kemal Günay ve partili arkadaşları katıldı.
Anma öncesi sohbet ettiğimiz Ulusal Kanal Aydın Temsilcisi Turgay Öztürk, Mehmet Günay’ı yakından tanıdığını belirterek bir anısını şöyle paylaştı: “Bir kongre için Ankara’ya gidiyorduk. Yolda sohbet sırasında ‘Bu parti beni keçi çobanıyken parti önderi yaptı. Aldı muhtar yaptı, il başkanı yaptı. Ne öğrendiysem ve ne kazandımsa bu parti sayesinde yaptım’ dedi. Bu sözlerini hiç unutmam. O gerçek bir önder ve lider insandı. Çalışkanlığı ve bilgeliği unutulmaz.”
‘MİRASI BİZE KILAVUZ’
Av. Zühre Genişel partili arkadaşı Mehmet Günay’ın örnek bir devrimci olduğunu belirterek, bıraktığı mirasın yaşatılacağını vurguladı. Genişel şunları söyledi:
“Mehmet Günay ağabeyi anmaya, anarken de görevlerimizi tekrar hatırlamaya, kendisiyle bu görevleri kalben konuşmaya geldik. Ağabeyimiz, partimizin hem Aydın ve hem de Türkiye genelinde iz bırakan bir önderiydi. Söke ve Aydın’ın her karışında emeği var. Söke ilçe ve Aydın il örgütünü kurdu. Hiçbir zaman görevden kaçmadı. Sabrın, sebatın, çalışkanlığın örneği oldu. Bize de mirası sabır, kararlılık ve çalışma azmi oldu. Hiçbir zaman işten kaçmadı. Hasta olduğu halde bile her göreve talip oldu. Bize bıraktığı bu miras, tekrar tekrar hatırlayıp bilincimize çıkarmamız gereken bir miras. Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasal ve ekonomik durumu dikkate aldığımızda önderlerimizin mücadelelerine bakıp bakıp tekrar kılavuz yapıyoruz.” Oğlu Yaşar Kemal Günay, babasını şu ifadelerle anlattı: “Baba mezarında rahat uyu. Yoldaşların mücadeleye devam ediyor. Gözün arkada kalmasın. Bayrağı her zaman yukarılara taşıyacağız.”
‘AĞILDA KOGRE YAPAN ADAM’
Vatan Partisi Merkez Yürütme Kurulu üyesi Ali Mercan mezarı başında yaptığı konuşmada Günay’ı şöyle anlattı:
“Vasiyeti üzerine mezarına ‘Aydınlıkçı köylü önderi’ diye yazın demiştir. 1972’lerde Avşar dağlarında Türkiye’nin kaderini belirlemek için yetiştirilen ulu çınarın köklerindendir. Bu faaliyetlerinden dolayı Mamak Cezaevinde yatmış ve Uğur Mumcu’yla arkadaşlık etmiştir. Hapisten çıktıktan sonra Köprüaltı Köyüne muhtar olmuş ve halkın hizmetine girmiştir. Daha sonra Vatan Partisi örgütünü kurmuş ve Aydın İl Başkanı olmuştur. Onun bu yörede gezmediği köy kalmamıştır. O Durmuş Uyanık gibi bu yörenin Avşar beylerindendir. Yerli tohum mücadelesiyle uğraşmıştır. Onun faaliyetleri saymakla bitmez. Vatan mücadelesinin iki cephesi vardır. Biri Mehmetçiğin yaptığı gibidir. Diğeri de Mehmet Günay’ın yaptığı gibi politik mücadeleler şeklinde halkı uyandırma mücadelesidir. Her iki mücadele de aynı yerde buluşmaktadır.
” Ali Mercan, konuşmasında Mehmet Günay’ın yaşadığı bir olaya da değinerek şunları söyledi: “Geçmişte Söke’de kongre yapacaklar. Kongre yapılacak olan kahvede kahveci bu işten cayıyor. İzin vermiyor. Mehmet Günay da bundan vazgeçmiyor ve koyun ağılında o kongreyi yapıyor. Caymayan insandı. Doğada ölüm yoktur. Bir şekilde dönüşüm vardır. Ot olur, çiçek olur insanlara faydası olur. Ama daha da önemlisi onun bıraktıkları bizim bilincimize yol göstermektedir. Bize bıraktıkları miras vardır. O bakımdan ölüm yoktur diyoruz. Bugün bu mücadeleyi, içinde bulunduğumuz şartlara göre yapmak zorundayız. Bugün savaş doğrudan doğruya cephede verilmektedir. ABD, maşaların yaptıklarını yeterli bulmamakta ve kendisi doğrudan doğruya devreye girmektedir. Artık mücadele cephede sürmektedir. Topyekûn bütün millet olarak vatan savaşı cephesinde birleşmeliyiz.”