Kesinti, saldırı, afet ve yeni salgına hazırlıklı olun!

Allianz Global Corporate & Specialty (AGCS) tarafından yapılan yıllık küresel iş dünyası riskleri anketi Allianz Risk Barometresi'nin 10’uncusu yayımlandı.

AGCS CEO’su Joachim Müller, koronavirüs salgınının işletmelerin zorlu olaylara hazırlıklı olması ve hayatta kalabilmesi için risk ve iş sürekliliği yönetiminin daha da gelişmesi gerektiğini hatırlatan bir gösterge olduğunu belirterek, “Salgın tüm dünyadaki ülkeleri sıkı bir şekilde sarmaya devam ederken, kendimizi küresel çapta bir bulut kesintisi veya siber saldırı, iklim değişikliğinin yol açtığı doğal afetler ve hatta başka bir salgın gibi daha sık görülen aşırı senaryolara da hazırlamalıyız” uyarısı yaptı.

SALGIN ETKİLİ İŞ KESİNTİSİ

CEO'lar, risk yöneticileri, brokerler ve sigorta uzmanları dahil 92 ülke ve bölgeden 2 bin 769 uzmanın görüşlerinin yer aldığı çalışmada; iş kesintisi, salgın ve siber olaylar 2021 yılı için birbirine güçlü bir şekilde bağlı olan en önemli üç iş riski olarak gösterildi. İş kesintisi ankette yüzde 41 ile en büyük iş riski olurken, salgın yüzde 40 ile ikinci, siber olaylar ise yine yüzde 40 ile üçüncü sırada yer aldı. İş riskleri arasında 17’nci sıradan 2’nci sıraya yükselen “salgın”, 2021'de iş kesintisinin başlıca nedeni oldu. “Siber saldırı”nın, “salgın”ın hemen ardından geldiği çalışmada, şirketlerin aşırı olaylar için tedarik zincirlerinin risklerini azaltmaya ve iş sürekliliği yönetimini artırmaya çalıştığı yorumu yapıldı. Allianz Türkiye İcra Kurulu Başkanı Tolga Gürkan, “Salgın, tüm kıtalarda en büyük üç risk arasında yer alırken ilk 10 risk analizinin yapıldığı 38 ülkeden 35'inde birinci risk oldu. Artık tüm iş süreçlerini sadece ekonomik değil aynı zamanda çevresel ve sosyal boyutta ele alan ve değer yaratan şirketlerin ön plana çıktığı, geride kalmış şirketlerin ise bu eksiği daha fazla hissettiği bir döneme giriyoruz” diye konuştu.

MALİYE YETERSİZLİK TEHLİKESİ

2021 Allianz Risk Barometresi’nde yüzde 19 ile 4’üncü sırada yer alan “pazar gelişmeleri” de, salgın sonrası mali yetersizlik oranlarının artması riskini yansıtıyor. Euler Hermes’e göre, mali yetersizlik oranlarındaki sıçrama, şirketlere yönelik destek tedbirlerinin kademeli olarak sona ermesiyle birlikte 2021 yılının ikinci yarısında başlayacak. 2022 yılında, mali yetersizlik oranlarının dünya genelinde yüzde 12 ve Avro Bölgesinde yüzde 17 oranında artacağı öngörülüyor. Diğer yandan çalışmada “makroekonomik gelişmeler” (yüzde 13) bu yıl 8’inci sıraya yükseldi. 10’uncu sıradaki “siyasi riskler ve şiddet” (yüzde 11) 2018'den bu yana ilk kez ilk 10'a girdi.

Sonraki Haber