Sağlıklı olduğu halde oruç tutulmazsa ne olur? Kasten ve bilerek oruç tutmamanın günahı

Oruç tutmakla yükümlü bir kimsenin herhangi bir hastalık durumu olmadığı halde bilerek, keyfi şekilde orucunu tutmuyorsa dinimizce bazı sorumluluklarını yerine getirmesi gerekir. Peki bilerek, kasten oruç tutmamanın hükmü nedir?

Keyfi ve kasten oruç tutmamak

İslam'ın beş şartından biri olan oruç tutma ibadeti, sadece yeme ve içmeden ibaret olmayıp aynı zamanda kişinin iradesiyle de gerçekleştirilen bir ibadettir. Aklı başında olup, ergenlik dönemine ulaşmış ve sağlığı yerinde olan her Müslümana farz olarak kılınan oruçlu kimsenin dikkat etmesi gereken hususlarla ilgili hadis-i şerifte şöyle buyrulmaktadır: “Oruç bir kalkandır. Oruçlu, saygısızlık yapmasın, kötü konuşmasın. Eğer biri kendisiyle dövüşmeye veya sövüşmeye kalkışırsa, iki defa, ‘Ben oruçluyum.’ desin...” (Buhârî, Savm, 2) Hadisten anlaşılacağı üzere oruç tutmak yalnızca aç kalmak değil, kişinin nefsini de tutması üzerinedir. Peki normalde 30 gün boyunca tutulması farz olan oruç ibadetini kişi keyfi olarak tutmazsa ne olur? İşte kasten oruç tutmamanın hükmü:

KEYFİ OLARAK ORUÇ TUTMAMANIN GÜNAHI NEDİR? BİLEREK VE KASTEN ORUÇ TUTMAYAN KİŞİ...

Kişinin kendi keyfinden dolayı orucunu tutmaması dinimizce büyük günahlar kapsamına girmektedir. Ortada herhangi bir mazeret olmadan bilerek, kasten oruç tutmayan ya da bozan kişinin kefaret orucu tutması gerektiğini buyuran Peygamber Efendimiz (SAV, "Oruç kefâreti, iki kamerî ay veya 60 gün ara vermeksizin oruç tutmaktır. Buna da gücü yetmeyen kişi, 60 fakiri bir gün ya da bir fakiri 60 gün doyurur. Bu keffâretin yanında ayrıca, tövbe edilmesi ve bozulan orucun da kazası gerekir." (Merğinânî, el-Hidâye, 1/122-123) buyurmaktadır.

Hadis-i şerife baktığımızda keyfi olarak tutulmayan bir orucun cezası tabiri caizse pahalıya patlamaktadır. 60 gün peş peşe oruç tutmak zor geleceği için borcunu fidye ile kapatmak isteyen kimseler için ise şu şekilde hüküm verilmektedir:

"Oruç için fidye verilmesi, oruç tutmaya gücü yetmeyen yaşlı kimseler ile iyileşme ümidi olmayan hastalar için geçerlidir. Oruç tutmaya gücü yettiği hâlde tutmayan veya geçici bir sebeple tutamayan kimseler hakkında fidye hükmü yoktur (Buhârî, Tefsîr (Bakara), 26 [4507]; Müslim, Sıyâm, 149-150 [1145]). Ayrıca, oruç tutmaya gücü yetmeyen yaşlılar ile iyileşme ümidi olmayan hastalar, fidye vermiş bile olsalar, ileride tutabilecek duruma gelirlerse tutamadıkları oruçları Hanefîler'e göre kaza etmeleri gerekir. Önceden verdikleri fidyeler oruç borcunu düşürmez" (Kâsânî, Bedâî’, 2/105; Merğinânî, el-Hidâye, 1/124).
Sonraki Haber