Savunduklarını yalanladı

"Kemalizm ırkçılıktır" diyen ve FETÖ’nün Balyoz ve Ergenekon tertiplerinin merkezi Taraf Gazetesi'nde yazarlık yapan Yüksel Taşkın’la ilgili "Neden aday yaptınız ve milletvekili seçtirdiniz?" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Taşkın ‘Kemalizm Irkçılıktır’ yazmadı. Taraf'ın FETÖ Gazetesi olduğunu biz söylüyorduk ama Yüksel Taşkın, o gazetenin FETÖ Gazetesi olduğunu bilmediği için yazmıştır.” diye yanıt verdi.

Oysa Yüksel Taşkın'ın Taraf gazetesine verdiği röportajda şu ifadeler yer alıyordu: "Kemalizm baştan beri dışlayıcıdır. Kemalizm azınlıklarla ve farklı etnik kimliklerle bir arada yaşama meselesini çözememiştir. Azınlıkların Türkiye'den gitmesiyle vatan ve millet olunabileceği vurgusuna sahiptir. Kemalizm'in dışlayıcı bir etnik milliyetçiliğe ve ırkçılığa kayabilme potansiyeli var. Özellikle uluslararası meseleler devreye girip de korku ve sıkışma yaşandığında ya da Kürt sorununda sıkıştığında Kemalizm'in ırkçı tarafı ortaya çıkıyor." Yüksel Taşkın, 2016'da darbeden 3 ay önce yayınladığı "Fethullah Gülen Portresi" isimli çalışmada Fethullah Gülen'e övgüler yağdırmıştı.

'HDP, PKK’NIN SİYASİ KOLU MU BEN BİLEMEM'

Kılıçdaroğlu'na, “HDP, PKK’nın siyasi kolu mudur? HDP, PKK’nın siyasi uzantısı diyebiliyor musunuz?” diye soruldu. Daha önce HDP yöneticileriyle yaptığı görüşme sırasında “Parti kapatmak doğru değildir” diyen Kılıçdaroğlu, programda “HDP, PKK’nın siyasi kolu mudur? Ben bunu bilmem ki. Bunu bilecekse bu ülkenin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı var, Milli İstihbarat Teşkilatı var. Bu ülkenin yargısı var. Terör örgütüyle ilişkisi varsa ve kapatılmıyorsa bunun kabahati bende değil.” dedi. Kılıçdaroğlu, yayın sırasında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılan HDP Kapatma Davası’nı görmezden geldi.

Bir izleyici Kılıçdaroğlu'na, "Cumhurbaşkanı Adayı olarak HDP’li Sırrı Sakık'ın yaptığı Abdullah Öcalan ve hapisteki diğer PKK’lıların serbest kalacağı yönünde söz verdiğiniz açıklamasını neden yalanlamadınız?” sorusunu yöneltti. Kılıçdaroğlu, Sakık'ın derin yapılar tarafından ters algı oluşturmak için konuşturulduğunu söyledi. Ancak Sakık'ın sözlerini neden daha önce yalanlamadığını açıklayamadı.

“Selahattin Demirtaşʼın serbest bırakılmasını isteyenlerin size katılması gerektiğini neden söylediniz?” sorusunu da Kılıçdaroğlu, Demirtaş hakkında AİHM kararı olduğunu ve uygulanmadığını öne sürerek yanıtladı. Oysa, AİHM'in söz konusu davayla ilgili kararı uygulandı. Ancak Demirtaş’ın karara bağlanmış ve hapis cezası aldığı dosyalar var. Diğer taraftan da yargılaması devam eden davalar bulunuyor. Kılıçdaroğlu, yürütme organı olarak birisini serbest bırakma vaadinin yargıya müdahale anlamına geldiği yönündeki eleştiriyi ise pas geçti.

CHP Genel Başkanı'na Diyarbakır Anneleri'ni neden ziyaret etmediği de soruldu. Kılıçdaroğlu, "Benim için yalnız Diyarbakır Anneleri değil, Cumartesi anneleri de, bütün anneler değerli.” diyerek genel geçer bir cevap verdi.

‘KAYYIMLARA KARŞIYIZ SUÇLUYSA BELGELEYİN’

“Kayyım uygulanan HDP’li belediyeler, PKK’ya finansman, lojistik ve insan sağlıyordu.” hatırlatmasıyla birlikte kayyımlar hakkında görüşü sorulan Kılıçdaroğlu, “Kayyım uygulamasına karşıyız. O belediye başkanı yargılanır. Suçluysa belgelersiniz ve mahkemede mahkum edersiniz.” diye cevap verdi. Belediyelerin teröre destek faaliyetleriyle ilgili yargı makamlarının haklarında düzenlediği binlerce sayfalık iddianameleri görmezden geldi.

‘GELEN BİLGİLERDE ÖNDEYDİK’

“Seçim akşamı ANKA Haber Ajansı verilerinde bile önde olmamanıza rağmen neden öndeyiz diye açıklama yaptınız?” sorusuna da cevap veren Kılıçdaroğlu, “Bize gelen bilgilerde başta İstanbul, İzmir, Adana, Mersin gibi şehirlerde öndeydik. O yüzden öyle açıklama yaptık.” dedi.

“Kılıçdaroğlu’nun ses kaydındaki “Yarın bir işçinin CHP’li belediye göreve gelince görevine son verilirse, o işçi kardeşime söylüyorum: Geleceksin, beni bulacaksın, ben seni işe yeniden yerleştireceğim.” konuşmasını hatırlatarak soru soran genç, "Sözünüzü tutmadınız. Sadece İstanbul Belediyesinden 10 binin üzerinde işçi kovuldu. Ben onlardan biriyim. 4 yıldır mahkemelerde hukuk mücadelesi veriyorum. Nasıl oluyor da seçim kampanyanızda “Bay Kemal sözünden dönmez. Sana söz.” diyebiliyorsunuz? İBB’nin kontenjanlarını HDP/PKK’lılarla doldurdunuz.” diye soru soran genci Kılıçdaroğlu tanımadığını iddia etti.

Kılıçdaroğlu yanıt olarak, “Siz bana gelmediniz, ben sizi yeni görüyorum. Hangi gerekçeyle işten atıldınız, önce ona bakmam lazım. Benim bunu İBB’ye sormam lazım.” diye yanıtladı. HDP/PKK vurgusuna verdiği cevapta Kılıçdaroğlu, “Bizim sicilini araştıracak kurumlarımız yok, onu İçişleri bakanlığı yapar.” dedi.

‘YPG DÜN TERÖR ÖRGÜTÜ DEĞİLDİ, BUGÜN ÖYLE’

“YPG’yi terör örgütü olarak görmüyoruz. Sınırımızda IŞİD olacağına YPG olsun.” diyerek Kılıçdaroğlu’nun ve üst düzey CHP yöneticilerinin açıklamaları hatırlatıldı. İzleyici, "Mültecileri geri göndereceğiz diyorsunuz ama Rusya’ya suçlamalarda bulunuyorsunuz. Rusya’nın Suriye’de önemli bir etkisi var. Suriye ile nasıl barışacaksınız?" diye sordu.

“Bizim devlet de Salih Müslim’i davet edip 3 kez görüştü. Ama şu an devlet terör örgütü diyor. Bizim için dün terör örgütü değildi, bugün terör örgütü.” diyen Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti: “Rusya’ya enerji konusunda bağımlı olmamız ilerde Türkiye’nin başına sorunlar açabilir. Rusya ile gaz bağlantısı sizi teslim alması anlamına gelir. Rusya yerine Doğu Akdeniz’deki gazı Türkiye üzerinden Avrupa’ya götürebilirsiniz."

Türkiye’nin ve 34 ülkenin çekince koyarak bu anlaşmayı kabul ettiği hatırlatılarak sorulan “Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nı aynen uygulayacağım dediniz. Bu HDP’nin istediği öz yönetim anlamına gelmiyor mu? 34 ülke neden çekince koydu.” sorusunu Kılıçdaroğlu çarpıtarak yanıtladı: “1930’lu yıllarda çıkan belediye kanunu var ve bu kanunda ‘belediyeler mali ve idari anlamda özerktir' der. Ama bu özerklik merkezi yönetimden ayrı bir yönetim anlamına gelmiyor. Merkezi yönetimin yerel yönetimler üzerinde vesayet hakkı var ve bizim de o vesayeti kaldırmaya niyetimiz yok.”