Kılıçdaroğlu BBC'ye konuştu: 'Rusya’yla değil Batı’yla ilişkilere öncelik vereceğiz'
İngiliz devletinin yayın organına konuşan Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, dış politikaya dair 'Türkiye'yi yeniden yönlendireceğiz.' dedi
14 Mayıs seçimleri yaklaşırken cumhurbaşkanı adaylarına ilişkin yabancı basın kuruluşlarında art arda analizler ve söyleşiler yayımlanıyor. İngiliz BBC televizyonu da Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun “Batı ile ilişkilere öncelik vereceğiz.” dediğini aktardı. CFR'nin yayın organı Foreign Affairs'te ise Kılıçdaroğlu'nun Avrupa'yı kucaklayacağı kaydedildi. Rusya'nın, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı “müttefik” olarak gördüğü, seçilmesi durumunda Erdoğan'ın NATO'da “iddialı tutum” takınacağı belirtildi. Yayınlarda Türkiye'de güvenlik endişesi olduğu da savunuldu.
BBC’ye konuşan Kemal Kılıçdaroğlu, Rusya’yla değil Batı’yla ilişkilere öncelik vereceklerini söyledi. Haberde, “Türkiye, Rusya’nın Ukrayna savaşı başladıktan sonra taraflar arasında ‘denge politikası’ yürütse de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le yakın ilişkisi dikkat çekiyor.” yorumu yapıldı. Millet İttifakı'nın 30 Nisan’daki İzmir mitingi öncesi BBC World’e konuştuğu aktarılan yazıda, Kılıçdaroğlu'nun şu sözlerine yer verildi:
“Modern dünyanın bir parçası olmak istiyoruz. Bağımsız medya ve tam yargı bağımsızlığı istiyoruz. Erdoğan böyle düşünmüyor. Daha otoriter olmak istiyor. Bizle Erdoğan arasındaki fark, siyah ve beyaz arasındaki fark gibidir.” Kılıçdaroğlu, haberin altında imzası bulunan Orla Guerin'e konuştu. BBC muhabiri, "Kılıçdaroğlu mitingden önce bana Türkiye'yi yeniden hizalayacağını, Kremlin yerine Batı ile ilişkilere öncelik vereceğini söyledi." ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu'nun ayrıca kazanmaları halinde Erdoğan’ın sessizce iktidarı bırakacağını da söylediği bildirildi.
MECLİS'TE ÇOĞUNLUK
Kılıçdaroğlu'na sandık güvenliğine yönelik endişeler de soruldu. Kılıçdaroğlu, "Her sandıkta birden fazla gözlemcimiz olacak, oyların doğru ve güvenli şekilde atıldığından, sayımın düzgün yapıldığından emin olacağız. Bunu sağlamak için bir buçuk yıldır çalışıyoruz, önlemler alıyoruz." dedi.
Haberde seçimin ikinci tura kalmasının beklendiği, Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanlığını kazanmasının Cumhur İttifakı'nın ise TBMM'de çoğunluğu elde etmesinin ön görüldüğü belirtildi.
KILIÇDAROĞLU AVRUPA'YI KUCAKLIYOR
CFR'nin yayın organı Foreign Affairs'te de Soner Çağaptay imzasıyla "Türkiye'nin Dirençli Otokratı: Devletin Kolları -ve Güçlü Dostları- Erdoğan'ın En Zor Seçimi Kazanmasına Nasıl Yardımcı Olabilir?" başlıklı bir yazı yayımlandı. Yazıda, Kılıçdaroğlu'nun seçimi kazanması durumunda ülkeye yabancı sermaye girişinin artacağı kaydedildi. Rusya Devlet Başkanı Putin'in Erdoğan'ı “müttefik” olarak gördüğü de belirtilen yazıda, Kılıçdaroğlu için “Avrupa'yı kucaklıyor” ifadesi kullanıldı. Erdoğan'ın seçilmesi durumunda NATO'ya karşı “oyunbozan” tavrını artıracağı bildirildi.
Yazıda özetle şunlar kaydedildi:
“Hem Rusya hem de Suudi Arabistan için Erdoğan, otoriter eğilimi ve Batı'dan uzaklaşması nedeniyle cazip. Putin, Türk lideri ABD liderliğindeki liberal uluslararası düzeni baltalamasına yardımcı olabilecek bir müttefik olarak görüyor. Suudi veliaht prensi de muhafazakar bir otokratla anlaşmayı demokrasi ve Avrupa'yı kucaklayan Kılıçdaroğlu'na tercih ettiğini açıkça ortaya koydu.
BÖLÜNMÜŞ HÜKÜMETİN 'FELAKETİ'Nİ ANLATACAK
“Erdoğan 14 Mayıs'ta muhtemelen böyle bir sonucu hedefliyor: Meclis'te açık bir zafer ve cumhurbaşkanlığı için ikinci tur seçim. Bu senaryoda Erdoğan ikinci tura hazırlanırken seçmenlere bölünmüş bir hükümetin Türkiye için felaket olacağını ve istikrarı korumak için kendisini yeniden cumhurbaşkanlığına getirmeleri gerektiğini söyleyecektir.
'ERDOĞAN NATO'YA KARŞI DAHA İDDİALI DAVRANABİLİR'
“Putin'in hoşuna gidecek şekilde, Türkiye muhtemelen NATO'da kalmaya devam edecek olsa da yeniden seçilen bir Erdoğan, Macaristan Başbakanı Orban ile birlikte ittifak birliğini baltalayan bir oyunbozan olarak daha iddialı davranabilir. Erdoğan, Orban'la birlikte yirmi birinci yüzyılın başlarında popülist otoriterliği icat etti ve bu model o zamandan Trump, Netanyahu ve Bolsonaro da dahil olmak üzere başka liderler tarafından kopyalanmış olsa bile Erdoğan en iyi uygulayıcısı olmaya devam ediyor.
PUTİN ERDOĞAN'I MÜTTEFİK OLARAK GÖRÜYOR
“Putin, Türk mevkidaşına nakit transferleriyle de yardımcı olabilir. Hem Rusya hem de Suudi Arabistan için Erdoğan, otoriter eğilimi ve Batı'dan uzaklaşması nedeniyle cazip. Putin, Türk lideri ABD liderliğindeki liberal uluslararası düzeni baltalamasına yardımcı olabilecek bir müttefik olarak görüyor. Suudi veliaht prensi de muhafazakar bir otokratla anlaşmayı demokrasi ve Avrupa'yı kucaklayan Kılıçdaroğlu'na tercih ettiğini açıkça ortaya koydu.”
'MUHALEFET KAZANIRSA FAİZ YÜZDE 30'A ÇIKAR'
Politico'da yayımlanan Elçın Poyrazlar imzalı “Türkiye'nin seçim galibini zehirli bir kadeh bekliyor: Ekonomi” başlıklı yazıda seçimde muhalefetin kazanması durumunda faizi yüzde 30'lar bandına çıkaracağı ileri sürüldü. Yazıda, AK Parti'nin Mehmet Şimşek'i öne çıkarmasıyla seçim sonrası yabancı yatırıma mecburiyet arasında bir bağ kuruldu.
AK PARTİ SÜRECİ İÇİN 'İKİ AŞAMALI ÖZELLEŞTİRME' YORUMU
The Guardian'da “Erdoğan'ın depremi” başlıklı makale yayımlandı. “Yıllarca süren kötü yönetim bir felaketi nasıl daha da kötüleştirdi?” denilen makalede 6 Şubat depremlerine ilişkin hükümet eleştirildi. Olağanüstü Hal ilan edilmesi ve güvenlik güçlerinin bölgede aldığı önlemler de hedef alındı. Bölgede “yağma” yapıldığı da belirtilen makalede, terörden tutuklu HDP'li Demirtaş'ın sözlerine de alıntılar yapıldı. Yazıda, PKK terör örgütünden “Kürdistan İşçi Partisi” olarak bahsedilirken, teröristler ve Türk güvenlik güçleri “gerilla” olarak tanımlandı. “Suçlular seçimleri kazanmaya devam ediyor, üstelik hile yaparak bile değil.” denilerek AK Parti hükümeti hedef alındı. “Hükümetin 6 Şubat'ta meydana gelen depremlerden sonraki ilk birkaç gün boyunca odak noktası acıları dindirmek değil, muhalefeti cezalandırmak oldu.” denilerek, depremzedelerin üniversite yurtlarına yerleştirilmesi de eleştirildi.
FOREİGN POLİCY: ERDOĞAN DEVLET GÜCÜYLE SEÇİMLERİ ETKİLEYEBİLİR
ForeIgn Policy'de dün “Türkiye'deki Seçimler Özgür veya Adil Olmayacak” başlığıyla bir makale yayımlandı. Erdoğan'ın devlet gücünü kullanarak seçimleri kendi lehine etkileyebileceği iddia edildi. Uluslararası gözlemcilerin seçimleri sıkı bir şekilde takip etmeye ve ihlallere protesto etmeye hazırlanması çağrısı yapıldı.
“Bir tehlike de seçim gecesi muhalefetin az farkla da olsa öne geçmesi ve Erdoğan'ın aradaki oy farkını kapatmak için YSK ve diğer kurumlara yaslanması. Bir başka tehlike de muhalefetin kazanması ancak Erdoğan'ın bunu kabul etmeyerek iki kamp arasında eşi benzeri görülmemiş bir çatışma ortamı yaratması.
“Gözlemciler ayrıca, ihlaller gerçekleşir gerçekleşmez bunları kamuoyu önünde kınamaya ve Erdoğan ile AKP'ye, sonuçlara müdahale etmenin ya da itiraz edilen bir sonuç olması halinde protestoları şiddetle bastırmanın somut sonuçlarını (dış ilişkilerde değişiklikler ve seçim ihlallerine karışan yetkililere yaptırımlar) açıkça ifade etmeye hazır olmalıdır.”