Kılıçdaroğlu canlı yayında soruları yanıtladı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Rövanşla yola çıkan insanların siyasetten ayrılması lazım. Bu işin kavgası, rövanşı olmaz, halka hizmet için geliyoruz intikam için değil. İntikam, kin, öç duygusu insana yakışmaz. Biz sabırla hoşgörüyle toleransla herkesin sorunlarını çözmek istiyoruz. Siyasetin konusu budur." dedi.

Kılıçdaroğlu, Kral FM'de, 81 yerel radyo ile ortak yayınlanan programda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Millet İttifakı'nın Mecliste çoğunluğu alması ve Muharrem İnce'nin de Cumhurbaşkanlığını kazanması halinde Türkiye'de çok şey değişeceğini anlatarak, ülkeye huzur, barışın geleceğini, gelir dağılımının daha dengeli olacağını ve Türkiye'nin üreten sürecin içinde olacağını söyledi.

Yapacakları ilk işin OHAL'i kaldırmak olacağını ifade eden Kılıçdaroğlu, İnce'nin seçilmesi halinde ilk 48 saat içinde OHAL'i kaldıracağı sözünü verdiğini hatırlattı.

Kemal Kılıçdaroğlu, ilk 4 yıl içinde Ortadoğu Barış ve İşbirliği Teşkilatının kurularak bütün Ortadoğu'ya barış geleceğini ifade ederek, en geç 4 yıl içinde Türkiye'de terör diye bir sorunun toplumun gündeminde olmayacağını belirtti.

OHAL'i kaldırmanın, "Ey dünya, Türkiye'de yeni bir seçim oldu ve Türkiye, demokrasi konusunda çok önemli bir adım atarak olağanüstü hal uygulamalarını kaldırdı ve normal hukuk rejimine geçiyoruz" anlamına geldiğini dile getirerek, ikinci yapacakları şeyin de Merkez Bankasının bağımsızlığına dikkat edecekleri açıklamasını yapacaklarını söyledi.

Böylece yabancı sermayenin Türkiye'ye gelmemezlik gibi bir çaba içinde olmayacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, Türkiye'de demokrasinin olduğunu ve herkesin can ve mal güvenliğinin olduğu mesajını vereceklerini kaydetti.

"16 YILDA YURT DIŞINA 151 MİLYAR DOLAR FAİZ ÖDENDİ"

Doların yükselmesinin dış güçlerle bağlantısıyla ilgili görüşü sorulan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Gidip de İngiltere'de dolar lobisinden borç isteyen kim? Biz gidip borç istiyoruz. Hem istiyorsun hem şikayet ediyorsun. Elinde dolar tutan kişilere kızıyoruz, 'niye müdahale ediyorsunuz' diye, adam diyor ki 'benim şartlarım var, faizi yükseltirsen veririm' Yakayı tefeciye kaptırmışsan, kabahat tefecide değil, kabahat tefeciye yakasını kaptıranlarda." ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, son 16 yılda yurt dışına 151 milyar dolar faiz ödendiğini belirterek, "Bu parayı bu ülkenin fakir fukarası ödedi, yeni doğan çocuktan başlayarak bu parayı aldılar, vergi diye ödediler. Gerçek rakam 151 milyar 34 milyon dolardır. Tefecilere ödenen paradır bu. Hem 'faize karşıyım' hem 'dış güçler' diyeceksin hem de 151 milyar dolar ödeyeceksin. Bu milletin aklıyla niye alay ediyorsunuz." diye konuştu.

"Türkiye asla borç almasın" gibi bir düşüncelerinin olmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, alınan borcun nerede kullanıldığının önemli olduğunu vurguladı.

Kemal Kılıçdaroğlu, yürütme organının başında olan yani devleti yöneten kişilerin şikayet etme hakkının olmadığını, onların varlık nedenlerinin sorunları çözmek olduğunu kaydetti.

Demokrasilerde vesayeti asla kabul etmediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "CHP Genel Başkanı olarak bu ülkede demokrasinin tam olmasını istiyorum. Ben genel başkan olmadan önce bir Millet İttifakı'nın kurulabileceğini düşünür müydünüz? Asla, yan yana bile gelmezlerdi." dedi.

Kılıçdaroğlu, 28 Şubat'ta CHP genel başkanı olması halinde o sürece ve ordunun vesayetine de karşı çıkacaklarını belirterek, siyaset yolu kapalı olan Erdoğan'a bu yolu, anayasa değişikliğine destek veren CHP'nin açtığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Deniz Baykal'ın hakkının yenmemesi gerekir." dedi.

Halkın içinden geldiğini, 7 kardeşi arasından üniversite okuma fırsatı bulanın sadece kendisi olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Kara lastikle okula gidiyorduk. Babam bir maaşıyla 7 çocuğuna baktı, ancak 1 çocuğunu okutabilmiş." dedi

Kılıçdaroğlu, 24 Haziran'da kazanmaları halinde bir rövanş söz konusu olup olmayacağına yönelik bir soruya, "Rövanşla yola çıkan insanların siyasetten ayrılması lazım. Bu işin kavgası, rövanşı olmaz, halka hizmet için geliyoruz intikam için değil. İntikam, kin, öç duygusu insana yakışmaz. Biz sabırla hoşgörüyle toleransla herkesin sorunlarını çözmek istiyoruz. Siyasetin konusu budur."