Kılıçdaroğlu: Kaptan benim
Kılıçdaroğlu, ‘genel başkanlığa adayım’ diyenlere rest çekti: Gemiyi sağlam limana götürmek yine kaptanın görevidir. Gemiyi sağlam limana götüreceğimi herkes bilsin.
“Değişim” söylemlerine CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu net yanıt verdi. “Kaptan benim” diyen Kılıçdaroğlu, 14 Mayıs seçimlerine ilişkin de “Kazanamadık” ifadesini kullandı.
CHP’de adaylık tartışmaları sürüyor. Dün TBMM Grup Toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Grup Başkanı Özgür Özel ve İstanbul Büyükşehir Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun “adaylık” açıklamalarına işaret etti. CHP lideri, toplantı salonundan ayrılırken bir gazetecinin "İstifa edecek misiniz" sorusunu "Hangi kanaldansınız" diyerek, yanıtsız bıraktı. Kılıçdaroğlu, Grup Toplantısında özetle şöyle konuştu:
“Bize oy veren 25 milyonu aşkın vatandaşımızla aynı duygularla sandığa gittik. Ülkemize demokrasiyi getirecektik, beklediğimizi alamadık. Açıkça ifade etmek gerekirse kazanamadık.
YOLUMUZ DOĞRUDUR
“Bir seçim dönemini geçirdik. Elbette oturup değerlendireceğiz. Her değerlendirmenin kendine göre artıları, eksileri olacaktır. Güzel bir atasözümüz var; ‘Yolu doğru olanın, yükü ağır olur’ Yolumuz doğrudur ve yükümüz ağırdır. Biz 85 milyonun yükünü çeken bir partiyiz.
GAZETECİLERE YÜKLENDİ
“Eleştirilerin tamamını saygıyla karşılıyorum. Ama kalemi eline alıp da önyargıyla hareket edenlerin gazeteciliğini sorgulamak da benim görevim. Biz her zaman ve her yerde haksızlığa uğrayanların yanında olduk. Düşüncesini ifade etmek isterken şiddet görenlerin yanında olduk. Aklını kullananların, fakirin yanında olduk. Kendisini kimsesiz hissedenlerin yanında olduk. Yeni kazanacağımız gençlerle kadınlarla 25 milyonu 30 milyon yapmak, demokratik yollarla benim boynumun borcudur.
GEMİYİ LİMANA SAĞLAM GÖTÜRMEK
“Gemiyi sağlam limana götürmek yine kaptanın görevidir. Gemiyi sağlam limana götüreceğimi herkes bilsin. Ben önderimiz partimizin ve devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal’in koltuğunda oturuyorum. Kemal Kılıçdaroğlu bu büyük mücadelenin sadece bir neferidir. Gemiyi limana sağlam götürmek yine kaptanın görevidir. Kaptan olarak gemiyi sağlam olarak limana götüreceğimi herkesin bilmesini isterim. CHP’nin değerlerini her zaman korudum. Sıradan bir üyesi olarak da her zaman korumaya devam edeceğim. Yenilenmenin ve değişimin önünü sonuna kadar açacağım. Bireysel beklentilerden arınmak zorundayız. Bütün bu mücadelenin sonunda mutlaka kazanacağız.
ÇINAR FİLİZLENİR
“CHP’yi her zaman korudum ve kolladım. Buna sıradan bir neferi olarak devam edeceğim. Şimdi köklü bir çınarın altında yeni filizler ve yeni kadrolarıyla mücadelemize omuz veren vatandaşlarımızla devam edeceğiz. Bu çınarı büyüteceğiz. Bu değişimin ve yeniliğin parçası olmak istiyorum diyen bütün yoldaşlarıma sesleniyorum.”
KIRSALDAN İSTİFA ÇAĞRISI
Kastamonu, Sinop, Bartın, Karabük, Tokat, Zonguldak, Bolu, Düzce ve Çankırı il başkanları CHP liderinin köylüleri küçümseyen sözlerinin ardından bildiri yayımlandı. Bildiride; "Parti fikri zenginliğini önemsemeden, ideolojik bir bulanıklığa hapsolmuş, sağdan oy alma kaygısı içinde rotasını kaybetmiştir." ifadelerini yer verildi.
Bildiride, kurultay iradesi tarafından yetki ve karar sorumluluğu verilmeyen, Parti Meclisi'ne seçilmeyen isimlerin Kılıçdaroğlu tarafından danışman atanmış ve merkezi politikaların belirlenmesinde etkin hale getirilmesi de eleştirildi.
Bildiride şu ifadelere yer verildi:
“Olağan kongrelerin ertelenmesi örgütün tazelenme imkanını engellemiş, örgütsel yorgunluk yaratmıştır. Aday listelerinin kompozisyonu örgüt vicdanını zedelemiştir. 5- 6 – 7 dönemdir milletvekili olmayı makul gören, bunu sindiren ve bunun önüne geçmeyen irade kamuoyu tarafından mahkum edilmiştir. Özellikle ittifak partilerine verilen kontenjanların ölçüsüz, hesapsız, verisiz bir biçimde sunulması örgütlerin ve seçmenin tepkisine yol açmış ve seçmen bu konuda ikna edilememiştir. Cumhurbaşkanlığı seçiminde, toplumun yarıya yakını muhalefet cephesinde, Türkiye'de değişim iradesinde ortaklaşmıştır. CHP yeni dönemi yeninin gerekliliklerini de gözeterek inşa etmelidir. Yenilenme kaçınılmazdır. Genel Merkez – örgüt – seçmen ekseninde siyaseti yeniden örecek, Türkiye’nin yarınlarında yeniden güçlü bir seçenek olmamızı sağlayacak bir değişim acil ihtiyaçtır. Bu değişim öncelikle siyasi bir tazelenmeyi içermeli, siyaset yapma biçimini de değiştirebilen kadroları donatacak bir ufka sahip olmalıdır.”