Kılıçdaroğlu 'millete gaz verme' dedi

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın,”Bu ekonomi kurtuluş savaşından milletimizi zaferle çıkaracağız” sözlerine “Ne oldu da Milli Kurtuluş Savaşı vermeye başladın, 20 yıldır sen neredeydin?” diyerek tepki gösterdi.

‘6 MİLYON GENÇ İLK KEZ SANDIĞA GİDECEK’

Partisinin Meclis Grup Toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, şu mesajları verdi:

“Sizleri, üniversite bitirdikten sonra işsiz bırakan düzeni tepetaklak yıkacağız. Her gencimiz üniversiteyi bitirdiğinde güzel bir ortamda iş bulacak ve çalışacak. Bu düzeni değiştirmenin yolu sizlerden geçiyor. 6 milyon 300 bin genç ilk kez sandığa gidecek ve kendi geleceği için ok kullanacak.”

‘MUTFAKTA YANGIN VAR’

“Mutfaklarda yangın var. Hepimizin ortak derdi asgari ücretle geçinenler, açlık, yoksulluk sınırının altında aylık alanlar. Bu insanlar nasıl geçinecekler? Halcilere konuştum. Dediler ki: ‘Çiftçinin kullandığı girdiler pahalı. Gübre, ilaç fiyatları pahalı. Tohum, fide, sera malzemelerinin tamamı pahalı. Çiftçi dolarla belirlenen fiyatlarla malzemeyi, gübreyi almak zorunda. Bütün AB ülkelerinde tarım desteklenir. Tarım stratejik sektördür. Ama bizde Tarım Kanunu var. Milli gelirin en az yüzde biri oranında teşvik verilecek ama bu uygulanmıyor.’ Kasayı gösterdiler, ‘Bu kasanın fiyatı, içindeki domatesten daha pahalı’ dediler.”

GIDA SEKTÖRÜ

“Her gün zam geliyor, saat başı. Marketlerde etiket değiştiren elemanlar işe başladı. Türkiye öyle bir noktaya geldi ki satarken zarar ediyor. Çünkü yarım saat sonra fiyat değişecek, aldığı malın yerine yenisini koyamayacak. Gıda sektörünün bütün bileşenleri ile buluştum.

“Marketçiler,‘Üretici elindeki malı satmaktan tedirgin. Sattıktan sonra aynı parayla aynı malı alamayacağım’ diyorlar. ‘Satışı yapanlar, fiyat artışından sorumlu değildir’ diyorlar. Eğer konuyu maliyet ve üretim ekseninde düşünemezseniz, zaten fiyat artışı zorunlu olarak gelir. Hükümetin birinci önceliği üreticiyi korumak olmalı. Denetlemeyle fiyatlar düşmez. Fiyatların düşmesi için ürün bolluğu olacak.”

ASGARİ ÜCRET

“14 milyon asgari ücretlimiz var. Aylık geliri asgari ücretin üçte biri olan 7 milyon 587 bin 123 kişi var. Dolarla maaş alanlar, 5-6 yerden maaş alanlar bunu biliyor mu? Yoksulluk sınırı 10 bin 335 lira. Yunanistan’da asgari ücret Türkiye’nin 2,7 katı, yani yaklaşık 3 katı.”

‘NE OLDU DA KURTULUŞ SAVAŞI’

“Erdoğan diyor ki: ‘Bu ekonomi kurtuluş savaşından milletimizi zaferle çıkaracağız.’ Ne oldu da Milli Kurtuluş Savaşı vermeye başladın? 20 yıldır sen neredeydin? Başladığında bir Türk Lirası neredeyse bir dolardı. Ne oldu da 12 lira oldu? ‘Milli kurtuluş savaşı’ veriyormuş, geçiniz bunları. Millete gaz vermeyi de bırak. ‘Mandacı iktisatçıların reçetelerine itibar etmiyoruz’ diyor. Dolar bazında ihale yapıyorsun. İhtilaf çıktığı zaman Londra’daki tahkim mahkemeleri yetkili. Bu mandacılık değil mi? Bunun altına sen hangi yüzle imza attın? TC mahkemelerini bıraktın, Londra mahkemelerini seçtin. Çünkü ‘dolarla ihale alanların yarın başına bir şey gelmesin’ diye.”

İHALE ALANLARA TEHDİT

“Dolarla ihale alanların başına çok şey gelecek. Milletin hayrına ne gerekiyorsa onlar gelecek. Türk Lirası'nı devre dışı bıraktın, mandacılık değilse bu nedir? Mandacılığa karşı mücadele ediyorsan birileri sana ‘aptal olma’ dediği zaman mektubu yüzüne çarpacaktın. Çünkü ekonomik bağımsızlığımızı birilerine pazarladın. Sen artık bu saatten sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin temel bir milli güvenlik sorunusun.”

813 GÜNDEN SONRA: ANLAMAMIZ LAZIM

Kemal Kılıçdaroğlu, Cumartesi Anneleri hakkında dava açıldığını hatırlatarak, CHP milletvekillerine, Cumartesi Anneleri hakkında açılan davanın 3. duruşmasına katılmaları talimatını verdi. Kılıçdaroğlu, "Elbette ki Cumartesi Anneleri haklı ama Diyarbakır Anneleri de haklı. Hiçbir anne evladının, elinde silahla terör örgütüne katılmasını istemez. O anneleri de anlamamız, o annelerin acılarını da paylaşmamız gerekiyor. Biz bakın toplumda hiçbir ayrımcılık yapmıyoruz. Anne, annedir. Annenin beklentisi, evlatları üzerindeki beklentisi değerlidir ve önemlidir. Hepimiz buna katkı vermek zorundayız. Ayrımcılıktan değil kucaklamadan, beraberlikten, birlikten söz ediyorum." dedi. Diyarbakır Anneleri, nobetlerinde 813 günü geride bıraktı. Anneler kendilerini bir kez bile ziyaret etmeyen Kılıçdaroğlu'na tepkili.

Sonraki Haber