Kılıçdaroğlu sessizliğini 'borsa' için bozdu! Dikkat çeken iddia...

Kemal Kılıçdaroğlu, borsaya dair çarpıcı iddialarda bulunmaya devam ediyor. Kılıçdaroğlu, 'Son 3 yılda milyarlarca TL’yi bulan vurgunların yapıldığını herkes biliyor.' açıklamasını yaptı.

Kemal Kılıçdaroğlu, borsada 'vurgun' yapıldığını iddia ederek, "Son 3 yılda milyarlarca TL’yi bulan vurgunların yapıldığını herkes biliyor" dedi. Kılıçdaroğlu, son 3 yıldır yoğun işlem yapan tüm aracı kurumların ivedilikle denetimden geçirilmesi gerektiğini savundu.

Kılıçdaroğlu, Patronlar Dünyası'nın sorularını yazılı olarak yanıtladı. Kılıçdaroğlu, "Borsada çetevari manipülatör gruplarının varlığı ve bazı şirket hisselerindeki manipülasyon ve insider vakalarında hakim ortakların da işin içinde oldukları inceleme raporlarına konu olmuş bir gerçektir" açıklamasını yaptı.

Kılıçdaroğlu sorulara şu yanıtları verdi:

'1999 DEPREMİNDE BORSA İŞLEMLERE KAPATILMIŞTI'

SORU: Deprem günlerinde borsanın açık olması ve işlem yapmaya devam etmesini eleştirenler olmuştu. Bu süreçte fırsatçılık olarak değerlendirilebilecek işlemler yapıldığını düşünüyor musunuz? Deprem günlerinde borsanın açık olmasından kaynaklı olarak kimler zenginleşti? Size bu yönde ulaşan bir bilgi oldu mu?

YANIT: Büyük depremler gibi ülkenin ve borsanın genelini etkileyecek büyüklükteki olağanüstü hallerde sözünü ettiğimiz bilgilendirme/ bilgilenme ön şartı doğal olarak kesintiye uğradığından, bu şart sağlanıncaya kadar borsalar işleme açılmaz. Aksi halde yatırımcılar bilgiden yoksun bir büyük belirsizlik içinde ne yapacaklarını şaşırmış halde hatalı kararlar alabilirler. Ortam her tür manipülasyon ve spekülasyona ve içerden öğrenenlerin haksız kazanç sağlamalarına açık hale gelir.

Nitekim ülkemizde 1999 büyük depreminde şirketlerden depremin etkileri konusunda yeterli açıklamalar sağlanana kadar borsamız işlemlere kapatılmış, açılırken de alım/satımlarda bir süre olası manipülatif / spekülatif hareketleri önlemek bakımından depo şartı, açığa satış yasağı gibi idari önlemler alınarak açılmıştı. Doğru olan budur. Dünyadaki benzer uygulamalar da böyledir.

Oysa bu yıl yaşadığımız, 10 ilimizi içine alan ülkemizin geniş bir coğrafyasını vuran ve etkisi bakımından da bütün ekonomimizi ve haliyle bütün borsamızı etkileyen büyük deprem felaketinde yetkililer hiçbir şey olmamış gibi borsayı açık tuttular ve hiçbir önlem alma yoluna gitmediler. Yatırımcılar bu dönemde büyük mağduriyetler yaşadılar. Mağdurların yoğun baskısı karşısında ancak 3 gün sonra borsada işlemlerin 5 gün süre ile durdurulduğu açıklandı.

'KÜÇÜK YATIRIMCI SOYULUYOR'

SORU: Borsaya dair çok uyarılarınız oldu. Türkiye’deki borsa işlemlerine dair sizde güvensizlik yaratan noktalar nelerdir?

YANIT: Benim bir umutla mütevazı tasarruflarını değerlendirmek üzere borsada yatırım yapan küçük yatırımcıların soyulmalarına engel olmak üzere hem onları hem yetkilileri uyaran birçok mesajım oldu. Ben bu süreçte SPK’yı ve saray şürekasını uyardım. Yatırımcıları soyan manipülatör gruplarının temizlenmesi çağrısı yaptım. Ben bunları yaparken yetkililer Bloomberg’e verdikleri beyanatlarla “sistemik risk yok” diye adeta sürece yol veriyorlardı. Devlet Bahçeli de konuyu ciddiyetle ele alacağı yerde “Borsa yükselmeye devam edecek” diyerek bana cevap yetiştirmekle uğraşıyordu. Ben göreve gelirsem mutlaka bu dönemin ve yetkililerin sorumluluklarının inceleneceği sözünü vermiştim.

'BORSADAKİ ÇETELER'

SORU: Borsada çetelerin varlığından bahsettiğiniz. Bunu biraz açabilir misiniz? Kim bu çeteler? Organize gruplar mı? Yoksa çıkarları için anlık bir araya gelip sonra dağılan kişiler mi? Veya belli büyük aileler ile şirketler mi?

YANIT: Borsada çetevari manipülatör gruplarının varlığı ve bazı şirket hisselerindeki manipülasyon ve insider vakalarında hakim ortakların da işin içinde oldukları inceleme raporlarına konu olmuş bir gerçektir. Manipülasyon operasyonları yurt içi ve gerektiğinde yurt dışı hesapların da kullanıldığı organize hareketlerdir. Bu operasyonlarda yurt dışı hesapların kullanımı, takibi güçleştirse de burada önemli olan takipteki kararlılık ve yaptırım sisteminin etkinliğidir. Aslında sermaye piyasamız AB mevzuatına uyum kapsamında en ileride olan bir yapıya mevzuat açısından sahiptir. Temel sorun tıpkı Anayasa’ya uyum konusunda olduğu gibi mevzuatta değil, siyasi iradenin ve yargının gereği gibi davranmamasından ve de mevzuatın gereklerine uyulmamasından kaynaklanmaktadır.

Sonuç olarak yatırımcılarımızın yaşadıkları mağduriyetlerin kök sebebi tek adam rejiminin her alanda yaratmış olduğu kurumsal kapasite çürümüşlüğünün, liyakatsizliğinin, hukuksuzluğun ve son derece irrasyonel çarpık makro ekonomi politikalarının borsaya yansımasıdır. Nitekim uluslararası yatırımcıların borsadan uzun süredir çıkmaları ve yeniden girme konusundaki isteksizliklerinin temelinde de bu sebepler yatmaktadır.

BORSADA VURGUN İDDİALARI

SORU: Borsadaki vurgunların ekonomik boyutuna dair bilginiz var mı?

YANIT: Son 3 yılda milyarlarca TL’yi bulan vurgunların yapıldığını herkes biliyor. Sadece geçtiğimiz Eylül-Ekim aylarında SPK’nın mecburen müdahale etmek zorunda kaldığı ‘banka manipülasyonunda’ işlemi yapan spekülatörün 11 Milyar TL civarında para kaybettiği kendisi tarafından ifade edilmiştir.

Sonraki Haber