Kırım Kongo sık görülüyor

Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı, tüm illerde görülmeye başladı. Prof. Dr. Mehmet Bakır, Tokat, Sivas, Erzincan, Çorum, Yozgat, Erzurum gibi illerde vakaların arttığını belirtti, vatandaşları dikkatli olmaya çağırdı.

Keneler aracılığıyla insanlara bulaşan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakaları bahar ve yaz aylarında artıyor. Uzmanlar, son iki yıldır vaka sayılarındaki artışa dikkat çekiyor ve vatandaşları bu konuda bilinçlendirmeye çalışıyor. Sağlık Bakanlığı KKKA Bilim Kurulu, hastalığa yaklaşım, yayılımı önleme, ilaç ve aşı geliştirmeye ilişkin çalışmalar yürütüyor. Bilim kurulunda Sağlık Bakanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı yetkililerinin yanı sıra, enfeksiyon hastalıkları uzmanları, mikrobiyoloji uzmanları ve veteriner hekimler bulunuyor. Ölüme neden olabilen KKKA için geliştirilmiş bir ilaç henüz yok. Ancak Kovid-19’a karşı yerli inaktif aşıyı geliştiren Prof. Dr. Aykut Özdarendeli’nin ekibi KKKA’ya karşı da aşı çalışması yürütüyor. KKKA’ya karşı geliştirilen dünyadaki ilk aşı olma özelliğine sahip yerli KKKA aşısı, faz 2 aşamasında. Sağlık Bakanlığı KKKA Bilim Kurulu üyesi Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Prof. Dr. Mehmet Bakır, bilim kurulunun bu alandaki çalışmalarını ve alınan önlemleri anlattı.

OLGU SAYISI ARTIYOR

  • Son günlerde Kırım Kongo Kanamalı Ateşi ile ilgili daha fazla vaka duyuyoruz. Artış var mı? Görüldüğü bölgelerin genişlemesi söz konusu mu?

Ülkemizde ilk kez KKKA olguları 2002 yılında bildirilmiştir. 2008-2009 yılına kadar olgu sayıları giderek artmıştır. Sonraki yıllarda azalmaya başlamıştır. 2016, 2017 yıllarında olgu sayısı sırayla 430, 340 civarında olmuştur. Geçen yıldan itibaren olgu sayısında tekrar bir artış gözlenmiş ve beklenenin üzerinde bir olgu sayısı ile karşılaşılmıştır. Bu yıl da daha önceki yıllara göre daha fazla sayıda olgu mevcut.

İlk yıllarda olgularımızın büyük bir çoğunluğu Kelkit vadisi denilen bölgede görülürken, bu gün ülkemizin tüm illerinde olgu bildirimi yapılmaktadır. Ancak, yine de olguların büyük çoğunluğu Kelkit vadisi bölgesindeki Tokat, Sivas, Erzincan, Çorum, Yozgat, Erzurum gibi illerde görülmektedir.

ALINAN ÖNLEMLER

  • Kamuoyu, Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulan bilim kurullarının varlığını koronavirüs sonrasında öğrendi. KKKA'ya karşı bilim kurulunun yaptığı çalışmalar nelerdir?

2002-2003 yıllarında olguların ilk görülmeye başladığı yıllarda çalışmalara başlanmış ve daha sonra KKKA Bilim Kurulu adı ile bu çalışmalar devam etmiştir. Bilim Kurulu 2019 yılında 4 yıllık bir eylem planı hazırlamış. Halen bu eylem planı doğrultusunda çalışmalarını devam ettirmektedir. Burada, vaka yönetimi dediğimiz hastaların tanısından tedavi ve takibine kadarki alanda yapılması gerekenler belirlendi. Sahada uygulanmakta. Sağlık çalışanlarına yönelik hastalık ve korunması ile ilgili eğitim toplantıları planlandı ve her yıl yapıldı. Topluma yönelik eğitim planları yapıldı. Eğitim için yazılı ve görsel eğitim materyalleri hazırlandı. Topluma yönelik hastalık hakkında bilgilendirme ve hastalıktan korunma konusunda eğitimler verildi. Hastalıktan korunmaya yönelik kene mücadelesi ile ilgili çalışmalar yapıldı. Tarım ve Orman Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı birlikte hem halkın eğitimi ve hem de kene mücadelesi için eylem planı hazırladı. Aşı ve ilaç geliştirilmesi için eylem planı hazırlandı. Evcil hayvanların keneden arındırılması için eğitim ve ilaç ile hayvanların keneden arındırılması çalışmaları yapılmış ve halen yapılmaya devam edilmektedir.

KURBAN BAYRAMI UYARISI

  • Vatandaşlara yönelik uyarılarınız neler?

Hastalık sıklıkla kene ile bulaşmaktadır. Ya kene tutunması ya da kenelerin hayvanlardan çıplak elle temizlenmesi sırasında bulaş oluyor. Öncelikle kene ile temastan korunmak gerekiyor. Hayvanlar keneden arındırılmalı. Tarım ve Orman Banaklığı yetkilileri ile iş birliği içinde ilaç temin edilerek hayvanların ilaçlanması gerekiyor. Hayvanlardan çıplak elle kene temizlemesinden kaçınılmalı. Doğada kene tutunmasına yönelik önlem alınmalı. Kırsal alana giderken kenenin kolay fark edilmesi için beyaz renkli giysiler giymek önemlidir. Kene vücudun çıplak alanlarına kolaylıkla tutunacağı için, pantolon ve çizme giyilmeli. Çizme giyilemeyecek ise pantolonun paçalarının çorap içine sokulması gerekir. Uzun kollu giysiler de benzer şekilde tutunmayı önler. Kırsal alandan dönüşte vücut kene açısından incelenmeli ve kene tutunması tespit edilmiş ise çıkarılmalı. Kenenin çıkarılması işlem sırasında kimyasal madde kullanılmamalıdır. Bu kenenin kusmasına neden olmaktadır. Kene çıplak elle çıkarılmamalıdır. Mümkünse eldiven giyilmeli ve bir cımbız ya da pense ile patlatılmadan uzaklaştırılmalıdır. Eğer bunu yapamayacak ise bir sağlık kuruluşuna başvurulmalı.

Hayvanlar hastalığı belirtisiz geçiriyor. Ancak virüs hayvanının kan ve vücut sıvılarına yayılabiliyor. Hayvanın kan ve vücut sıvıları aracılığıyla hastalık insana geçebiliyor. Hayvanların kesilmesi ve etlerinin işlenmesi sırasında eldiven ve önlük giyme gibi önlemler alınmalı. Önümüzde Kurban Bayramı olduğu dikkate alınırsa bu konu özellikle önem arz ediyor.

Hasta insanların da kan ve vücut sıvıları bulaştırıcı olabilmekte. Hastaların yakınları ve bakıcılar da gerekli önlemleri almalı.

BELİRTİLERİ

Ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal gibi bulguların yanı sıra ağır vakalarda kanama görülür. KKKA ilk olarak 12. yüzyılda Tacikistan’da tanımlandı. 1944-45 yıllarında Rusya’nın Kırım bölgesindeki Batı Kırım steplerinde çoğunlukla ürün toplamaya yardım eden Sovyet askerleri arasında görüldü. Hastalığa Kırım Hemorajik Ateşi adı verildi. 1956 yılında Zaire’de ateşli bir hastada Kongo virüsü tespit edildi. 1969 Kongo virüs ve Kırım hemorajik ateşi virüslerinin aynı virüs olduğu belirlendi ve Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi olarak hastalık yeniden adlandırıldı.

Sonraki Haber