Kız Kulesi ziyarete açıldı

Restorasyonu boyunca tartışmalara neden olan İstanbul’un incisi Kız Kulesi’nde çalışmalar tamamlandı. 200 yıl önceki haline döndürülen tarihi yapı, mayıs sonuna kadar ücretsiz gezilebilecek

İstanbul’un gözde simgelerinden tarihi Kız Kulesi ziyarete açıldı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, basın mensuplarıyla birlikte Kız Kulesi’ne yaptığı ziyarette açıklamalarda bulundu. Bilim kurulu üyelerinin de katıldığı basın açıklamasında, yapılan çalışmalara ilişkin bilgiler verildi. 2. Mahmut Dönemi'ndeki görüntüsü esas alınarak restore edildiği söylenen Kız Kulesi'nde, olası İstanbul depremine yönelik çalışmalar da yapıldığı belirtildi.

Dün itibariyle ziyarete açılan Kız Kulesi’nin Mayıs sonuna kadar ücretsiz olarak gezilebileceği ve her akşam ışık ve lazer gösterilerinin yapılacağı belirtildi. Bakan Ersoy, "Vatandaşlarımızın rahat ulaşabilmesi seyredebilmesi için Mayıs sonuna kadar ücretsiz yaptık. Motor da ücretsiz olacak, Mayıs sonuna kadar. Vatandaşlarımızın görebilmesi için 1 Haziran'dan itibaren de Müzekart geçerli olacak." dedi.

Kız Kulesi, son dönemde yürütülen restorasyon çalışmalarının hatalı olduğuna yönelik eleştirilerle gündeme gelmişti. Yürütülen çalışmalara ilişkin açıklamaların Konservatörler (koruma uzmanı) tarafından değil, mimarlar tarafından yapılması dikkat çekmişti.

ANITLAR KURULU ONAYLADI

İki yıllık bir Restorasyon sürecinden sonra Kız Kulesi'nin tekrar vatandaşlarla buluşturduklarını belirten Bakan Ersoy, çalışmalara ilişkin şunları söyledi:

“Biliyorsunuz milattan önce yaklaşık 4. yüzyıla kadar dayanan yaklaşık 2 bin 400 yıllık bir tarihi yapıdan bahsediyoruz, çok eski bir yapı. Bu süreçte birçok kez yıkılıp tekrar yapılmış bir yapıdan bahsediyoruz. Cumhuriyet tarihindeki restorasyon çalışmaları yakın tarihte 1944'te ve 1960'lı yıllarda yapılmıştı ve son olarak da 1998-1999-2000 döneminde gerçekleşmişti ve bugün de en son hali, en son restorasyonu tamamlanmış oluyor."

"Bu tadilat çalışması sırasında en önemli yaptığımız iki konu var, bir tanesi sonradan yapılmış gereksiz eklentilerin kaldırılması, orijinal olmayan eklentilerin kaldırılması. İki; binaya özgün malzemesiyle tekrar restore edilmesi. Yani hem restorasyon, hem rekonstrüksiyon çalışmaları sırasında binanın yıllar önceki özgün malzemeleri kullanıldı. Biz bu tadilat Restorasyon çalışması başlamadan önce bir bilim kurulu oluşturduk. Prof. Dr. Zeynep Ahunbay hocamız, Prof. Dr. Feridun Çılı hocamız, Han Tümertekin hocalarımız, Bilim Kurulu'nda yer aldılar ve daha sonra Bilim Kurulumuzun hazırladığı projeler Anıtlar Kurulu'nun da onayından geçtikten sonra uygulandı."

‘SON GÖRÜNTÜSÜ YANLIŞTI’

Kız Kulesi'ne ait 1826 ve 2023 yıllarına ait fotoğrafları işaret eden Bakan Ersoy, ellerindeki en iyi dokümanların II. Mahmut dönemine ait dökümanlar olduğunu belirterek binanın 1826'daki görüntüsü ile 2023'teki fotoğrafını yan yana gösterdi. Binanın aslına uygun olarak nasıl restore edildiğini söyleyen Ersoy, “Aslında yakın tarihimiz yani, son 20 yıldır, 30 yıldır gözlemlediğimiz görüntüsü, yanlış görüntüsüydü. Şurada görüyorsunuz, kulede çapraz çelikler vardı. Onlar deprem güçlendirmesi sebebiyle yapılmış orijinal olmayan çelikler. Orijinal olmayan her türlü eklentisi söküldü. Hatta size bir şey göstereceğim; bakın bu 10 liralıklar. 10 liralıkların üzerindeki görüntü aslında hocamın bize önerdiği görüntüsü. II. Mahmut döneminin görüntüsü bu. Aslına özgün haline, bu çalışmayla binamız getirildi." ifadelerini kullandı.

1826 - 2023

‘HİÇBİR ŞEY GİZLİ SAKLI DEĞİL’

Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, restorasyon sürecinde yapıyı daha iyi tanıma fırsatı bulduklarını belirterek, "Üstü kapalı olan avlu açıldı. Seğirdimlerde dolaşma, tarihi yarımadayı izleme imkanı doğdu. Katlara daha iyi bir şekilde çıkılabiliyor. Üst seviyeden şehre rahatlıkla bakılabilecek. Restorasyonun amacı, var olan tarihi bilgileri pekiştirmek ve bilinmeyenleri açığa çıkarmaktı. Bu süreçte de böyle bir tarihi deneyim kazandık. Özellikle doğu tarafında kapalı olan Fatih dönemi kapısı ortaya çıkarıldı. Bu da bizim için bir kazanç oldu." değerlendirmesinde bulundu.

Prof. Dr. Feridun Çılı da restorasyon çalışmalarıyla yapıya sonradan eklenmiş unsurların kaldırıldığına dikkati çekerek, "Kale kısmındaki çelik yapı, seyir kotu üzerindeki ağır betonarme yapı tamamen kaldırıldı. Yerine betonarmeye göre çok daha hafif bir yapı oluşturuldu. Yapı hafifletildi. Yapılan hiçbir şey saklı gizli değil. Her şey açıkta. Her şeyi göreceksiniz." ifadelerini kullandı.

Mimar Han Tümertekin ise yapının içinde bir yaya dolaşım alanı kurguladıklarına işaret ederek, yapının her kullanımında cephesinde farklı pencereler açıldığını ve merdivenleri de bu pencerelerin kullanımını engellemeden tasarladıklarını sözlerine ekledi.

Sonraki Haber