Konteyner kentte kanalizasyon patladı: Bizi unuttular perişanız

Kış kapıda. 6 Şubat depreminin üzerinden 1,5 yıl geçti ama hâlâ konteynerde yaşayanlar var. İskenderun Arkas Konteyner Kenti’nde kanalizasyon patladı. Her yer pislik içinde. Depremzedeler başvuru yaptı ama geri dönüş olmadı. Vatandaşlar, 'Evimiz yıkıldı diye insan değil miyiz?' dedi

İskenderun, Arkas Konteyner Kentte bir ay önce kanalizasyon patladı, vatandaşlar gerekli müracaatları, İskenderun Belediyesi’ne yaptı ama başvuruya geri dönen olmadı. Onarılmayan arıza nedeniyle konteyner kette her yer yer pislik içinde. Rögar kapakları açık, ortalık insan pislikleriyle dolu.

Kenti ziyaret ettik, vatandaşlarla görüştük. Çocuklarının sağlığından endişelenen depremzedeler, yağmurların başlamasıyla daha zor günler yaşayacaklarını belirttiler. ‘Unutulduk’ diyen vatandaşlar, tek sorunun temizlik olmadığını, tüm desteklerin kesildiğini ifade ettiler. Depremzedeleri dinledik, yaşadıklarını ve isteklerini anlattılar.

Filiz Çelik:

Arkas konteynerde yaşıyoruz, konteynerler üsten su alıyor, alttan ise lağım. Yakında yağmurlar başlayacak, kapının önüne bile çıkamayacağız, üste çekilen brandalardan çatı su almış. Bize verilen bütün destekleri kestiler, ‘kendiniz yaptırın’ diyorlar. Bizim gücümüz yok ki, nasıl yapalım? Biz ev sahibiydik, yıkıldı ve yerinde dönüşüm için başvurduk ama daha bir kazma bile vurulmadı. Müteahhide soruyoruz, evrak işleri çok diyor. Devletimiz bu kadar evrakla bizi niye uğraştırıyor. Kirada olup evleri yıkılanlara ‘sizi çıkaracaklar’ diye söylenti var. Onlar da her gün tedirgin, ne zaman çıkaracaklar diye kara kara düşünüyor.

BİR AYDIR CEVAP VERMİYORLAR

Nurettin Başoğlu:

Bir ay önce belediyeye kayıt yaptırdık, gelmiyorlar. Konteynerlerin altı lağım suları dolmuş ve pis koku yapıyor. Kokudan sabahlara kadar yatamıyoruz. Sivrisinekten kapılarda oturamıyoruz. Birçoğumuz hastalandık. Siz geldiniz ve gezdiniz, durumumuzu gördünüz. Bize yazık değil mi? Evimiz başımıza yıkıldı diye insan değil miyiz?

Zuhal Karayağız:

Bizim önceliğimiz buranın temizliği. Siz bizim oturduğumuz yeri çektiniz, gördünüz. Her yer pislik içinde. Belediyeden her hafta birisi gelerek temizlik yapabilir. Çocuğumu anaokuluna götürdüm, okul yönetimi, ‘Konteynerden öğrenci almıyoruz’ dedi. Konteynerden öğrenci alırsa 5 bin lira ücret talep ediyorlar.

Feride Çürük:

Kokudan, pislikten genzimiz yanıyor, iki gün önce bunun için doktora gittim, ilaç aldım. Konteynerlerin altı üstü tuvalet suları ile dolmuş durumda. Umarım sizin haberiniz ses getirir ve bizim bu durumumuza bir çare bulurlar.

Selçuk Ezer:

Yağmur yağdığında sular içinde kalıyoruz, konteynerlerin bütün atık suları dışarıda. Dışarıdan suların akması için kanalizasyon yaptılar, o da akmıyor, daha sonra toz, pislik içinde bize dönüyor. Burada yaşayanların hepsi mağdur. Ev sahibi olup, evi yıkılanlara TOKİ ev verecekmiş, peki kirada olup, evi yıkılanlara neden vermiyorlar. Onlar da parasını verecekler, onlara da ev versinler. Gerçekten mağduruz.

RÖGARLAR KAPAKSIZ

Halime Kızıl:

Rögarlara bir türlü kapak yapmadılar, bu kapak açık, sinek ve koku yapıyor. Çocuklarımız buraya düşerse bedelini kim ödeyecek? Konteynerlerde kalıyoruz diye insan değil miyiz? Benim üç evim vardı, yıkıldı. Bizim evimiz olsa burada kalmayız.

Nejla Arslan:

Yemekler kesildi, kart vermişlerdi onları kestiler. Çocuklarımızı servis almıyor, belediyenin verdiği otobüslerle gidip, gelmeye çalışıyoruz. Bir tane servise 100 tane öğrenci bindiriyorlar. Buraya iki servis koysalar olmaz mı? Buraya bizi attılar, ister ölün, ister sağ kalın…

Sonraki Haber