Konut fiyatı artışında dünyada birinciyiz

İngiltere merkezli emlak danışmanlık şirketi Knight Frank’ın raporuna göre Türkiye, 2022’deki konut kira fiyatlarındaki artışta 56 ülke arasında en üst sırada yer aldı. Emlakçılar buna fırsatçıların neden olduğunu belirtti, artıştaki yüzde 30'luk dilimin “balon” olduğunu söyledi..

Türkiye’de 2022’deki konut kira fiyatlarındaki artış, dünyada 56 ülke arasında en üst sırada yer aldı. İngiltere merkezli emlak danışmanlık şirketi Knight Frank’ın yayınladığı Küresel Konut Fiyat Endeksi raporda, Türkiye’nin yüzde 160 artışla 56 ülke arasında ilk sırada olduğu belirtildi.

Yüksek enflasyonun en çok etkilediği alanlardan biri de konut fiyatları. Son bir yılda konut fiyatları ve kiralarındaki artış, dünyadaki diğer ülkelerdeki artışı geride bıraktı. Türkiye’de nominal artış yüzde 160,6 olurken enflasyondan arındırılmış artış da yüzde 45,9 oldu.

Türkiye’den sonra ikinci sırada yer alan Slovakya’da nominal artış yüzde 25,5 olurken enflasyondan arındırılmış artış yüzde 10,8 olarak belirtildi. Slovakya’yı Çekya, İzlanda, Estonya ve ABD takip etti.

Raporda Türkiye’yle ilgili aktarılan notta, “Türkiye'nin yıllık %161’lik üç haneli büyümesi, enflasyonun 24 yılın en yüksek seviyesi olan %80'e ulaşması ve faiz oranlarının güneye yönelmesi ile büyük ölçüde göz ardı edilebilir ve bu rakam yine de artabilir.” ifadelerine yer verildi, artışın sürebileceği mesajı verildi.

‘BALON SÖNECEK’

Aydınlık’a değerlendirmede bulunan Emlakçılar Odası Başkanı Nizamettin Aşa, 2018’den sonra konut fiyatlarında genel bir artışın yaşandığını dikkat çekerek bunun yüzde 70’inin doğru olduğunu, yüzde 30’unun ise balon olduğunu belirtti. Yüzde 30’luk kısmının zaman içinde düzeleceğini de aktarak Aşa, şunları söyledi:

Nizamettin Aşa

“Emlak piyasasında 2016’dan sonra yüzde 50’ye yakın düşüş yaşandı. O zaman şunu söylüyorduk, ‘Stoklar oluştu, satılmıyor, milyondan fazla konut var’. O dönem lüks konseptte evler yapıldı. Ancak orta tabakanın alabileceği evler değildi. Biz o gün de aynı şeyleri söylüyorduk. Bu lüks evlerin gerçek alıcı kitlesine ulaşamayacağını söylüyorduk. 1 milyondan fazla stok oluştu. 2018’den sonraki dönemde yapılan iki kampanya ile kredi desteği sağlandı ve konutlara yönelik talep oluşturuldu. Ardından enflasyon, maliyet artışı, işçi artışı derken fiyatlar da katlandı, gitti. Bu aslında son 1 yılda meydana gelen bir artış değil. Son 5-6 yılda durulan piyasa, kampanyalarla hareketlendirildi. Tabi bu fiyatlar fazla mı, elbette fazla. Maliyet tamam, işçilik tamam, arsa bulunmuyor. Bunlar tabi ki etkiliyor ancak bunun dışındaki artışları balon ve köpük diye düşünüyoruz. Bu artışın yüzde 70’i doğrudur, yüzde 30’u balon ve köpüktür. Ben geçen ağustosta bu balon ve köpüğün gideceğini söyledim. İlk tahminimiz tuttu. Fiyatlarda yüzde 15 civarı bir gevşeme oldu.

“Slovakya ve diğer Avrupa ülkelerinde durumun böyle olması ise oradaki emlak piyasasıyla açıklanabilir. Ama onlar inşaat yapmıyor. Onlarda değişik bir gayrimenkul hukuku var. Bizdeki gibi önüne gelenin konut yapabileceği bir hukuk yok. Rusya’da birkaç şirket dışında kimse yapamaz. İngiltere’de bütün arsalar Kraliyet’e aittir. Türkiye’deki fiyatlar da zamanla arz-talep ilişkisi içerisinde düzelecektir.”

‘TEK GERÇEKÇİ ÇÖZÜM VATAN PARTİSİ’NDE’

Vatan Partisi MYK Üyesi ve İstanbul İl Başkanı Cem Dikmen, konut fiyatları ve kiralardaki fiyat artışlarına piyasa içi çözüm üretilmeye çalışmasını eleştirerek tek gerçek çözümün Vatan Partisi’nde olduğunu vurguladı. Dikmen, şunları kaydetti:

Cem Dikmen

“Türkiye ciddi bir enflasyon durumuyla karşı karşıya. Serbest piyasa koşullarında buna müdahale etmek mümkün değildir. Vatan Partisi dışında herkes bu durumu ‘piyasa’ koşullarıyla düşünüyor ve çözüm üretmeye çalışıyor. Bir tek Vatan Partisi gerçekçi ve devlet müdahalesi gereken çözümler üretiyor.

“İstanbul artık memurların atanmak istemediği sabit gelire sahip olanların evden çıkma koşulu doğduğunda İstanbul’u terk etmek istedi ya da daha uzak ilçelerine yerleşmek zorunda kaldığı bir yer haline geldi. Emlakçılar ya da ev sahipleri evin kira ya da satış bedelini belirlerken satış sitelerinde kimin ne yazdığını dikkate alıyor. Yani evin özellikleri yan dairesinin ne kadarı tutulduğu ya da rayiç bedelleri dikkate alınmıyor. Bu durum ev fiyatlarının ya da kira bedellerinin fahiş rakamlar da artmasına neden oluyor. Buna karşı devletin gerçekçi ve denetimi ağır cezai yaptırımları doğuran çözümleri yok. Yüzde 5 kira artış kısıtı teknik olarak doğru ancak pratikte uygulanamaz bir yöntem haline döndü. Şu anda mahkemelerde binlerce dosya kiracı ve ev sahibi arasında görülmektedir. Sosyal yaşamı etkileyecek kadar ciddi bir problem haline gelmiştir. Birçok insan ev sahibiyle iyi geçinip kendisini evden çıkartmasın diye yüzde 25 kuralından çok daha üst rakamları kabul etmektedir. Hükümet de bunu sadece seçime kadar uygulayacağını söyleyerek seçimden sonra vatandaşı serbest piyasanın insafına terk edeceğini açıkça ilan etmiştir.

‘PİYASANIN İNSAFINA BIRAKILAMAZ’

“Vatandaşımızın bu konuda talebi devletin müdahil olması ve barınma sorununun çözülmesi. Biz Vatan Partisi olarak her vatandaşın barınma hakkını temel ihtiyaç olarak görüyoruz. Ve bu durumun serbest piyasanın insafına bırakılmayacak bir önemde olduğunu düşünüyoruz. Vatan Partisi iktidarında; sosyal konut ve lojman imkanları arttırılarak dar gelirli vatandaşlarımız ile kamu görevi yapan vatandaşlarımızın barınma sorununa devlet eliyle müdahale edeceğiz.

“Ayrıca rakam belirlemelerine de devlet eliyle doğrudan müdahale edeceğiz. Kontrolünü sağlayacağız. Öğrencilerimizin barınması için yeterli yurt sayısını derhal sağlayacağız.”

Sonraki Haber