Korkuteli köylüleri, tapulu meraları için seslendi: 6 bin koyun keçi nerede otlayacak

Antalya’nın Korkuteli ilçesi köylülerinin ne sahili var ne de yaylası, tek işleri hayvancılık. Bozova köyünün 35 yıllık tapulu mera alanına yapılmak istenen GES projesi ise hayvancılığın yok olması demek. Köylüler, güneş panellerinin atıl arazilere kurulması çağrısı yaptı.

Cana can katan yaylaların, bire yüz veren verimli toprakların, üretirken gülen insanların yurdu, Korkuteli.
Beydağlarının eteklerinde meyvesi baldan tatlı, meraları en gürbüz koyunların, keçilerin otlağı, Yörük yurdu Korkuteli’nde yüzlerce yıldır üretim sürüyor sürmesine; ancak olanaklar her geçen gün daralıyor.

Küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinin önemli merkezlerinden Bozova köyünün tek merasına özel bir firma tarafından Güneş Enerjisi Santrali (GES) yapılması planlanıyor. Yöre halkı, enerji ihtiyacının farkında, GES’e karşı değil. Ancak mera olmadan da hayvancılık yapmak maliyetler yüzünden olanaksız. Çünkü hayvancılıkta giderlerin yaklaşık yüzde 80’ini kaba yem oluşturuyor. Vatandaşlar projenin üretim yapılmayan verimsiz arazilerde uygulanmasını talep ediyor.

‘KÖYE HAPSOLURUZ’

Muhtar Osman Bayındır ile birlikte meraya çıkıyoruz. Atalarının elleriyle kazıp, verimli hale getirdiği bu topraklarda, ataları gibi küçükbaş yetiştiriciliği yapıyor Bozovalılar. 530 dönümlük meraya köylüler, 60 yıl önce üç kilometrelik su kanalı açmış. Köyün çobanları sürüleri burada yaylıyor, suluyor. İnsan dostu çoban köpekleri sarı otların arasından dostça bizi izliyor. Çobanlar ulu ağaçların gölgesinde soluklanıp, dağarcıklarından azık çıkarıyor. Hamza Kalay, ekmeğini üç parçaya bölüp bize uzatıyor. O da baldan tatlı. Koyunların keçilerin çan sesleri ve meleşmeleri arasında sesini yükseltiyor:

“Hayvancılıktan başka hiçbir şeyimiz yok bizim. Nenemizden dedemizden gelen bir meslek. Burası da elimizden giderse, biteriz, köye hapsoluruz. GES’i hayvancılığın olmadığı kıraç bölgelere yapsınlar. Koyunculuk, keçicilik açık alan işidir. Küçükbaşta kapalı mal olmaz. Hangi bölgeye giderseniz gidin bu böyledir.”

TEK TAPULU MERA

Muhtar, 530 dönümlük meranın resmi statüsü değiştirilip, 200 dönümüne GES yapılmak istendiğini anlatıyor:

“Burası köyümüz adına 35 yıl önce tescillenmiş tek tapulu mera. Biz GES’e karşı değiliz, yapıldığı yere karşıyız. Daha önce Büyükşehir yaptı, 4 megavatlık GES. Yine 170 dönümlük bir hazine arazisi var, orayı da hazineden kiralamış bir şirket. Onlara karşı çıkmadık. Ancak burası köyümüzün ortak kullanım alanı. İçerisinde şu anda mevcut 12 ağıl, 6 bin civarında küçükbaş hayvanın ve diğer tüm hayvanların otlatıldığı bir alan.”

‘TEK GÜVENCEMİZ MERAMIZ’

Sefer Erkuş, sürüsünü suya kavuşturduktan sonra yanımıza yaklaştı, “Bizim yaylamız yok, sahilimiz yok, tek güvencemiz burası. Burası elden gitti mi her şey bitti demektir. Burada dünyaya geldik. Yıllarımız verdik buraya. Kepçemiz yoktu. Vatandaş, kazma kürek ile bu duruma getirdi. Burası kolay bir mera alanı olmadı. Köylünün emeğiyle. Köylünün emeğiyle ekmeği ile oynamasınlar.” diye seslendi.

Köy halkından Mustafa Çalar da bu alana GES projesinin düşünülmesinin bile büyük bir hata olduğunu söylüyor: “Bir şey olup bitmeden yanlıştan dönülmeli. Bugün biz varız yarın çocuklarımız var. Bizden sonraki nesillerimiz var. Geleceğimiz. Bunu düşünmek gerekiyor. Tamam enerji de ihtiyaç ama daha uygun yerler var, oralarda yapılsın. Buralar mera. Bıraksınlar hayvancılığı hayvancılık gibi yapalım. Hükümetimiz bir hayvancılığı kalkındıralım derken, hayvancılığın olduğu yerde bunların olmasını kabul etmeyiz.”

MERA KANUNUNUN DEĞİŞTİRİLMESİ İMKÂNSIZ

Aydınlık’a konuşan Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Bayram Ali Topçu, mera ve üretim arazilerine GES ve benzeri tahsislerin doğru olmayacağını şu sözlerle açıkladı:

“Meralar Osmanlı'dan bu yana köylülerin, hayvancıların kullanabildiği alanlar ve mera kanununun değiştirilmesi neredeyse imkânsız.

“Ancak Antalya’da özellikle bu konuyla ilgili kötü tecrübelerimiz var. Bizi korkutan esas durum, bölgenin bakanlık eliyle ihaleye çıkarılması. Bu demek olur ki burası kesinlikle dönüştürülecek. Daha kötüsü ise bunun bir başlangıç olması. Bozova dışında da başvuru yapıldığını biliyoruz. Burasının onaylanması ile bölgedeki bütün mera alanlarının tehdit altında olacağı anlamına geliyor.

“Mera alanları özelleşirse hayvancılık köyün içerisine hapsedilecek. Zaten köylerdeki hayvancılık oranı günden güne düşüyor. İnsanlar artık şehirlere gidiyor.”

Bayram Ali Topçu, güneş panellerinin meralarda yaratacağı sorunlara da şöyle dikkat çekti: “Güneş panelleri tesis edildiği bölgede ısı kalkanı oluşturur ve hava koşullarını değiştirir. Bizi neyin beklediğini bilmiyoruz. Güneş panelleri yapılmasına karşı değiliz. Enerji ihtiyaçlarımızı hayvancılıktan üretimden uzak, atıl alanlara yapılması çok daha uygun. Bunun için yüzlerce dönüm alan bulmak mümkün.”

Köy halkı, geçtiğimiz günlerde Çevresel Etki Değerlendirme toplantısına katılarak GES’e izin vermeyeceklerini ilan etti. Bir yandan da çevre köylerle birlikte odaların, kitle örgütlerinin katılımı ile düzenlenen eylemde tepkilerini dile getirdiler, “Ülkemiz, dışarıdan et ithal ederken, bölgenin hayvancılık merkezi olan bu köylerin meralarına GES yapmak, zaten can çekişen hayvancılığa büyük bir darbe vurmaktır.” dediler.

Sonraki Haber