Kovid-19'un beyne kalıcı etkisine dair kesin kanıt yok
Türk Nöroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Akif Topçuoğlu, beynin Kovid-19'dan diğer organlara göre daha az etkilendiğini belirterek, "Bugüne kadar çok vaka gördük. Eğer beyin üzerinde sık görülen, hepimizi korkutacak ciddi bir etkilenim olsaydı şimdiye kadar belirtileri de fazlasıyla görülürdü"
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Başkanı da olan Topçuoğlu, Kovid-19'u ağır geçiren hastalarda bütün vücut gibi beynin de bu süreçten etkilendiğini ama farklı şiddetli hastalıklarda da aynı durumun görülebildiğini söyledi. Topçuoğlu, "Beynimizdeki 86 milyar nöron içerisinde Kovid-19'un içeriye girişini sağlayacak reseptörler bulunmuyor. Fakat virüs, bu bölgedeki damarlar ve destek hücrelerinde bulunabiliyor. Dolayısıyla beyin indirekt şekilde etkileniyor ama beyin iltihabı ve diğer açılardan bir etkilenme söz konusu değil." dedi.
AĞIR OLGULARDA ‘BEYİN SİSİ’
Özellikle ağır olgularda hastalık sonrası "beyin sisi" olarak adlandırılan konsantrasyon eksikliği, düşünce süreçlerinin zayıflaması gibi şikayetlerin ortaya çıkabildiğine dikkati çeken Topçuoğlu, bunların geçici durumlar olduğunun altını çizdi. Topçuoğlu, Kovid-19'un beyin üzerinde uzun dönemli, kalıcı hasarlara yol açıp açmayacağının tıp çevrelerince hala tartışıldığını, net bir kanıya henüz varılamadığını ifade etti.
Prof. Dr. Topçuoğlu, beyin ve özellikle beyin damarlarının sağlığına dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayarak, şöyle dedi:
"Beyin damarlarının sağlığı için en önemli unsur kişinin rakamlarını bilmesi. Herkes kilosu, boyunu bilir ama kan basıncı değerini, kan şekerini, iyi ve kötü kolesterol düzeylerini, günlük tuz tüketim miktarını, diyette alınan kaloriyi, bel çevresi kalınlığını, günlük yürüyüş süresini bilmek de önem taşıyor. Ayrıca sigara kullanmamak çok önemli. Özellikle ileri yaşlarda kitap okumak, bulmaca çözmek, sosyal aktivitelere katılmak gibi faaliyetlerin sürdürülmesi beyin sağlığını koruyor.