Kreşteki sapıklığa tepkiler büyüyor

Almanya’nın Kerpen kasabasında faaliyet yürüten bir kreşte açılan 'keşif odaları'na tepki büyüyor. Aydınlık Avrupa’ya konuşan Herkes İçin Eylem Derneği Hedwig von Beverfoerde, uygulamanın istismarı kolaylaştıran bir anlayışa dayandığını belirtti

Almanya'da LGBT dayatmaları ve cinsellik eğitimi her geçen gün daha da yaygınlaşıyor. Kreşlere kadar inen istismar ve LGBT dayatmasının yanısıra, 14 yaşındaki çocukların kendi cinsiyetini belirleyebileceği 'Kendi Kaderini Tayin Hakkı' isimli yasa tasarısı yakında Federal Meclis'te oylanacak. Gelişmeleri Herkes İçin Eylem Derneği Hedwig von Beverfoerde ile konuştuk.

VAKALAR GİDEREK UÇ NOKTALARA DAYANIYOR

Almanya’da faaliyet yürüten Herkes için Eylem Derneği (Demo für Alle) Girişimi uygulamaya tepki gösterdi. Girişim sözcüsü Hedwig von Beverfoerde, cinsel eğitimin her geçen gün daha uç noktalara vardığını aktardı.

“Her yerde durum farklı olduğundan, cinsel eğitimde genel bir artış olup olmadığını tespit etmemiz zor” diye konuşan von Beverfoerde, şöyle sürdürdü:

“Ancak kesin olarak söyleyebileceğimiz şey şudur: Vakalar giderek daha uç noktalara varıyor ve söz konusu çocukların yaşı giderek daha da düşüyor. Artık sadece okullarda değil, kreşlerde de cinsel eğitimin dayatılırcasına verildiğine dair giderek daha fazla örneğe rastlıyoruz. Pek çok kreş koruma uygulamaları geliştirmek zorunda. Ancak bunlar maalesef çocukları korumak yerine tersi bir etkiye sahip olan, hatta istismarı kolaylaştıran ‘çeşitliliğin cinsel eğitimi’ anlayışına dayanıyor. ‘Keşif odaları’ ve benzeri tehlikeli önlemler de bu şekilde oluşuyor.”

‘ERKEN YAŞTA CİNSELLEŞTİRMEK, SAVUNMASIZLAŞTIRIR’

Von Beverfoerde, erken yaşta dayatılan cinsel eğitimin çocuklar için oluşturduğu tehlikelere yönelik de uyarılarını paylaştı:

“Yaşa uygun olmayan dayatmacı cinsel eğitimin en büyük tehlikesi, çocukların doğal utanma duygusunu yok etmesidir. Bu utanç duygusu cinsel saldırı ve istismara karşı çok önemli bir korumadır; çocuğun cinsel girişimleri reddetmesini ya da tehlikeli durumdan kaçmasını sağlar. Ancak çocuklar erken yaşlardan itibaren cinselleştirilirlerse, güvensiz olurlar ve dolayısıyla istismarcılara karşı daha savunmasız hale gelirler. Çocukların savunmasız bir şekilde diğer çocukların istismarcı davranışlarına maruz kaldığı 'deneme odaları' da buna neden olur. Böyle bir şeye kreşlerde asla izin verilmemeli.”

HANNOVER'DE ENGELLENDİ

“Keşif odaları” uygulamasına yönelik bir örneğin Hannover kentinde engellendiğini de hatırlatan von Beverfoerde, en büyük görevin ebeveynlere düştüğünün altını çizdi. Almanya’da eğitim politikalarının eyaletlerce belirlendiğine işaret eden von Beverfoerde, şu ifadeleri kullandı:

“Yani her eyalette kimin iktidarda olduğuna bağlı olarak durum farklı görünebilir. Ancak koşullar şehir ve beldelere göre de farklı olabilir. Bu biraz da ebeveynlerin direnişine bağlı. Ebeveynler birleşir, eğitimciler, öğretmenler ve siyasetçilerle konuşur, gerekirse medyayı bilgilendirir veya sorumlu makamlarla iletişime geçerse, kreş ve okullardaki tehlikeli etkileri önleyebilir veya en azından hafifletebilirler. Protestonun her zaman bir değeri var!”

'CİNSİYET DEĞİŞİKLİĞİ YASASI BİR SAÇMALIK'

Herkes için Eylem Derneği Başkanı ayrıca, Olaf Scholz hükümetinin hazırladığı ve çocuklara cinsiyet değişiklinin önünü açar nitelikteki 'Kendi Kaderini Tayin Yasası'nı da değerlendirdi:

“Federal hükümet, Kendi Kaderini Tayin Yasası için hazırladığı taslakla, birçok eleştirmenin yelkenlerini suya indirmek istiyor. Bu nedenle, örneğin, sığınma evlerine erişim için sözleşme özgürlüğünü ve iç hukuku koruyor ya da gerçek adın açıklanması yasağına istisnalar getiriyor.

“Ancak bu durum yasanın amacını daha da açığa çıkarıyor: Doğa yasalarını oy çokluğuyla geçersiz kılmak isteyen herkes bir dizi çelişkili ve karmaşık kural icat etmek zorunda. Pratikte muhtemelen bunların çoğunun uygulanamaz olduğu görülecektir. Kişinin kendi cinsiyetini belirlemesine izin verilmesi yasası baştan aşağı bir saçmalıktır.”

'TEHLİKELİ SONUÇLAR GÖZ ARDI EDİLİYOR'

Von Beverfoerde, uzmanlara göre özellikle kızların cinsiyet değiştirmeye yöneldiklerine işaret etti. “Planlandığı gibi, kişinin cinsiyetini değiştirmesinin önündeki tüm engeller kalkarsa, bunun sonucunda pek çok genç, özellikle de kızlar, sadece nüfus müdürlüğüne giderek cinsiyetlerini değiştirebilir” diye konuşan Von Beverfoerde, şöyle devam etti:

“Bu kızların birçoğu daha sonra bir sonraki adımı da atar ve ergenlik engelleyiciler, karşı cins hormonları ve cerrahi prosedürler gibi sağlığa zarar veren önlemler de dahil olmak üzere fiziksel 'cinsiyet değiştirme' arayışına girer.”

Cinsiyet değişikliği dayatmalarının artık kreşlere bile indiğini ve bu durumda daha da artacağını vurgulayan von Beverfoerde “Üniversitelerde ‘çeşitliliğin cinsel eğitimi’ öğretildiği ve cinsiyet değişikliği konusu politikacılar tarafından eğitim ve müfredata yerleştirildiği sürece cinsiyet değişikliği de kreşlerde ve okullarda sözde normallik olarak giderek daha fazla ve sınır tanımadan ele alınacaktır. Ergenlik çağındaki cinsiyet kimliği bozukluklarının gerçek nedenleri ve 'cinsiyet değiştirmenin' yaşam boyu süren tehlikeli sonuçları ne yazık ki göz ardı ediliyor.” diye konuştu.

YASA TASLAĞINA KARŞI MÜCADELE BAŞLADI

Von Beverfoerde Herkes için Eylem Derneği’nin yasa taslağına karşı çalışma başlattığını duyurdu. “Kendi Kaderini Tayin Yasası yakında Federal Meclis'te oylanacak” diye hatırlatan von Beverfoerde, şunları söyledi:

“Milletvekillerini yasaya karşı oy kullanmaya ikna etmek için bir telefon kampanyası başlatacağız. Herkes sadece birkaç tıklama ile katılabilir: Vatandaşlar www.demofueralle.de adresinden bültenimize abone olarak bu yöndeki bilgilendirmelerimize ulaşabilir. Ayrıca bir transseksüellik broşürü, açıklayıcı bir video ve YouTube'da bir eylem videosu ve bir tutum belgesi yayınladık ve genç kızları hassas ve anlayışlı metinlerle transseksüellik olgusu hakkında eğitmeyi amaçlayan 'KeinMädchen' isimli bir bilgi platformu oluşturduk.”

'KENDİ KADERİNİ TAYİN ETME YASASI' NEDİR?

Almanya’daki koalisyon hükümetinin 14 yaşından büyüklerin cinsiyetlerini ve isimlerini değiştirebilmesini öngören tasarının adıdır. Adalet Bakanı Marco Buschmann ve Aile Bakanı Lisa Paus tarafından yapılan açıklamada, "Kendi Kaderini Tayin Etme Yasası" ile 2023 yılı ortasından itibaren 14 yaşından büyük her bireyin kendi iradesi ile cinsiyetini ve ismini değiştirebileceği belirtildi. Yasa gereği, cinsiyet değişimi yılda sadece bir kez yapılabilirken, bazı özel durumlarda birden fazla kez değiştirme imkanı da bulunuyor.

KEŞİF ODALARI

Almanya’da son skandal Kuzey Ren-Vestfalya eyaletine bağlı Kerpen kasabasında yaşanmıştı. Ülkenin önde gelen gazetelerinden Die Welt, kasabadaki bir anaokulunda çocukların kendi “cinselliklerini” keşfedebilecekleri “keşif odaları” açıldığını duyurdu.

Anaokulunun cinsellik eğitimi konseptine dayanan skandal uygulama, bununla da sınırlı değil. Uygulamanın dayandığı “çeşitliliğin cinsel eğitimi” kavramı, LGBT ile cinsiyet değişikliğini adeta olağanlaştırıyor. Kuzey Ren-Vestfalya eyalet hükümeti ise LGBT içerikli ders belgelerine bütçesinden fon ayırıyor. Eyalet hükümeti de kreşte LBGT odalarını destekliyor. Aydınlık geçen hafta konuyu Türk kamuoyuna duyurdu.

Sonraki Haber