Kurbanlık satışlarda düşüş

Zengin mera ve yaylalarıyla hayvancılığın merkezlerinden Erzincan’da kurbanlık satışları başladı. Bu yıl işler biraz durgun, büyük şehirlere hayvan götüren besici, kara kara düşünüyor

Türkiye'de hayvancılığın önde gelen merkezlerinden Erzincan’da Kurban Bayramı öncesi hayvan pazarlarında telaş var. Besiciler, zengin mera ve yaylalarda özenle yetiştirdikleri kurbanlıklarını satabilmek için canlı hayvan pazarlarında alıcı bekliyor. Küçükbaş hayvan fiyatları, 18 bin liradan başlıyor, büyükbaş kurbanlık fiyatlarında ise hissenin en küçüğü 15 lira.

Vatandaş, fiyatlara ‘çok yüksek’ diyor, besici, ‘yem pahalı’ diyor. Erzincan Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Abdülkadir Karahan, hayvan satışlarının şu anda durgun olduğunu belirtti, “Satışlarda geçen yıllara göre yüzde 50’den fazla düşüş bekliyoruz.” dedi.

100 GÖTÜREN 1 SATMIŞ

Büyük illere çok sayıda hayvan gönderdiklerini belirten Karahan, şu bilgileri verdi:

“Eskiden bir emeklinin ikramiyesine bir pay gelirdi şimdi bir ikramiyeye payın beşte biri geliyor. Gerçekten kesen çok az, hayvan satışı çok düşük. Geçen yıllarda Erzincan’da 3 bin 200 büyükbaş satılıyordu. Dün itibariyle 350 satılmış. Büyük düşüş var. Son güne kadar satılır diye bekliyoruz ama bini ancak zorlar. 2 bin açığımız var.

“İstanbul, Bursa, İzmir, Trabzon gibi büyük illerimize buradan çok hayvan gitti. Dün itibariyle hepsini aradım. Adam 100 tane götürmüş daha bir tane satabilmiş İstanbul’da.”

Canlı kilo fiyatının 230-250 lira arasında başladığını belirten Karahan, “Şu anda 190’a indi ama alan yok. 18 lira küçükbaş, büyükbaşta da hissenin en küçüğü 15 lira. Onun da geleceği 25 kilo. Emekli kesemiyor, zenginimiz de yok.” dedi.

ESK’YA ÇAĞRI

Büyükşehirlere giden hayvanların satılmaması durumunda besicinin batacağını ifade eden Karahan, devlete ve Et ve Süt Kurumu (ESK)’na çağrı yaptı:

“Besici karar kara düşünüyor, bu hayvanlar geri dönerse batarız, diyorlar. Mecbur geri gelecek satamazsa. Burada da çiftçi büyük darbe yiyecek. Et ve Süt Kurumu bunu almazsa vatandaş geri getirecek. Devletin satılamayan hayvanları alıp kesmesi lazım.”

YEM PAHALI

Karahan, kurbanlık fiyatlarını yüksek olma nedenini de şöyle açıkladı:
“Fiyatların yüksekliğinin sebebi girdilerin pahalı olması. Yem pahalı, 450-500 lira. Buğdaya yüzde 13 zam vermişler. Her şey yüzde 75 artmış, çiftçinin buğdayına yüzde 13 fiyat artışı verdiler. Maliyetler pahalı. Bir çoban geçen yıl bu dönemde 15 liraya çalışıyordu şimdi 60 liraya çalışıyor. 2024 çiftçi için sıkıntılı bir dönem.”

KÜÇÜK İŞLETMELER KAPANIYOR

Erzincan Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Abdülkadir Karahan, süt sektörünün son yıllardaki durumunu da değerlendirdi. Küçük işletmelerin zarar ederek kapandığını belirten Karahan, “Üretici biterse ne süt ne de et sorunu biter.” dedi.

Karahan, rakamlarla üretim miktarlarını şöyle açıkladı:

“Süt üretimi 2021 yılında 23 milyon 200 ton, 2022 yılında 21 milyon 563 bin ton ve 2023 yılında ise 21 milyon 481 bin ton. O da yüzde 0,5 bir azalmaya tekabül ediyor. Alınan hayvan sayısı ise 2021 yılında 28,1 milyon iken 2022 yılında 25,8 milyona düştü. Yani yüzde 8.2 bir hayvan sayısında azalma gerçekleşmiş. Buna karşın aynı yıllarda süt üretiminde aynı oranda düşüş gerçekleşmemiş. Bu veri bize şunu gösteriyor. Küçük aile işletmeleri kapanıyor. Büyük endüstriyel hayvancılık artıyor. 50 küçük aile işletmesinin kapanmasına karşın bir tane büyük endüstriyel tesis, bu üretilen sütü karşılıyor demektir. Bizim kırsalda yaşayan insanların göç etmelerini engellememiz lazım. Bunun için de hayvancılık yapan insanların koşullarını düzeltmemiz gerekiyor.”

‘RAKAMLAR GERÇEĞİ YANSITMIYOR’

Ulusal Süt Konseyi’nin açıkladığı rakamlara göre süt maliyetinin 12,9 lira olduğunu belirten Karahan , “Ama şu anda soğuk sütün satış maliyeti 15 lira. Sahadaki duruma baktığımız zaman TÜİK ve istatistik açıklayan kurumların rakamlarının tam olarak gerçeği yansıtmadığını görüyoruz. Gerçek biraz daha farklı.

Süt-yem paritesi için Tarım ve Orman Bakanlığı’nın belirlediği rakam en az 1.3. Şu anda 1.3 pariteyi de mevcut rakamlar sağlamıyor. Süt fiyatının 17-18 lira seviyesinde olması lazım ki sürdürülebilir hayvancılık yapılabilsin. Bu da dolaylı olarak tüketici fiyatlarını etkiliyor. Devlet dengeyi sağlamak için en azından kriz dönemlerinde sübvansiyonu artırmak zorunda.” diye konuştu.

Sonraki Haber