Küresel lojistik sorununa ulusal çözüm getirecekler

TİM dış ticaret fazlası veren Türkiye hedefi için bir rehber vazifesi görecek İhracat 2021 Raporu'nu açıkladı. TİM Başkanı Gülle, toplantıda, lojistikteki küresel soruna, ulusal bir çözüm getirmek için Türkiye Lojistik Portalı'nı faaliyete geçireceklerini duyurdu

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), ‘İhracat 2021 Raporu’nu açıkladı. İstanbul'da düzenlenen toplantıda TİM Yönetim Kurulu Üyeleri, Sektör Kurulu Başkanları ve birçok birlik başkanı hazır bulundu. 'Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye' hedefi kapsamında hazırlanan raporun tanıtım toplantısında konuşan TİM Başkanı İsmail Gülle, “Önümüzdeki 15 yıl içerisinde, ihracatımızın büyük ivmeyle artacağını bekliyoruz. TİM olarak, lojistikte küresel olarak yaşanan soruna, ulusal bir çözüm getirmek adına hazırlıklarımızı tamamladık. Çok yakında, Türkiye Lojistik Portalımızı faaliyete geçirerek, bu portalı ihracatçılarımızın dünyaya açılan kapısı haline getireceğiz. Portalı ile, ihracat hacmimiz artarken, lojistik noktasında önemli avantajlar elde edeceğiz. Portal, lojistik firmalarıyla ihracatçılarımız arasında bir köprü vazifesi görecek. Ürünlerimiz, dünyanın dört bir köşesine artık daha hızlı, daha ucuz ve daha güvenli bir şekilde ulaşacak” ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE İHRACATTA İLK 30 ÜLKEDEN BİRİ

Toplantıda Prof. Dr. Emre Alkin ve Dr. Can Fuat Gürlesel tarafından rapora ilişkin özet sunumlar yapıldı. 2025-2030 ve 2035 için küresel ticaret ve ekonomi projeksiyonlarına yer verilen rapordaki bazı öngörüler şöyle oldu:

Türkiye, 2021 yılında 30. en büyük ihracatçı ülke olacak; 2030 yılında 29. sıraya, 2035’te ise 28. sıraya yükselecek. İhracattaki performans artışıyla dış ticaret açığı da azalacak.

Mevcut ihracat büyüme eğilimine gore; en çok ihracat 2025 yılında 38.8 milyar dolar, 2030 yılında 52.1 milyar dolar ve 2035 yılında da 69.9 milyar dolar ile otomotiv endüstrisi sektöründe gerçekleşecek.

2035’te, ihracat artışının en yüksek olacağı sektör, yüzde 425’le savunma ve havacılık sanayi. Bu sektörü yüzde 297 artışla su ürünleri ve hayvansal mamuller, yüzde 179 artışla makine ve aksamları sektörleri takip edecek.

Küresel talepte ilk on sektör, hem 2025 hem de 2035 yıllarında aynı olacak. 2025’te 9. sırada yer alacak tekstil ve hammaddeleri sektörü, 2035 yılında 12. sıraya gerileyecek.

2025 yılında 11. sırada yer alacak Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri sektörü, 2035 yılında onuncu sıraya yükselecek.

ÇİN ZİRVEDEKİ YERİNİ GÜÇLENDİRECEK

İhracat büyüme eğilimine göre; küresel ihracatın 2030 yılında 29.2 trilyon dolar, 2035 yılında ise 37.6 trilyon dolar olması öngörüldü.

Çin’in 2030 yılında 5.03 trilyon dolar olması beklenen küresel ihracatının 2035 yılında 7.42 trilyon dolara yükselmesi ve en büyük ihracatçı ülke olarak sıralamada zirvede yer alması bekleniyor.

ABD’nin 2030 yılında en çok ihracat yapan ikinci ülke olarak 2.5 trilyon dolarlık ihracat yapması beklenirken, 2035 yılında ise ihracatının 3.2 trilyon dolara yükseleceği tahmin edilmektedir. Bu da ABD’nin dış ticaret açığının daha da artacağını göstermesinin yanında, yeni ticaret savaşlarının başlamasına neden olabilecek bir gelişme olarak da öne çıktı.

Günümüzde en fazla ihracat yapan üçüncü ülke olan Almanya’nın 2025 ve 2030 yıllarında da üçüncü sıradaki yerini koruyacağı, 2035 yılında yerini Vietnam’a bırakacağı öngörülmektedir. Buna göre Almanya’nın ihracatının 2030 yılında 1.97 trilyon dolar 2035 yılında da 2.3 trilyon olması öngörülmektedir. Almanya’yı ihracat sıralamasında 2035 yılında geçeceği beklenen Vietnam’ın ise, 2025 yılında 493.2 milyar dolar, 2030 yılında 1.07 trilyon dolar ve 2035 yılında da 2.34 trilyon dolarlık ihracat yapması bekleniyor.

KUŞAK YOL'DAKİ AĞIRLIĞIMIZ ARTACAK

Rapora göre Türkiye, küresel tedarik yapılarındaki değişimden en çok yararlanabilecek ülkeler içinde yer alıyor Nitekim Türkiye’nin üretim ve ihracatta alt yapıya ve rekabet avantajlarına sahip olduğu çok sayıda sektörde tedarik değişimlerinin yüksek olması bekleniyor. Türkiye küresel tedarik zincirleri değişiminde çok yüksek potansiyele sahip sektörlerden hazır giyim, ayakkabı ve deri sektöründe önemli bir üretici ve rekabet gücü de yüksek. Türkiye’nin küresel tedarik zincirinde dönüşüm sürecinde güçlü yönleri; sanayi üretiminde ürün ve sektör çeşitliliği ile gelişmiş yan sanayine sahip olması. Tedarik güvenliği eğilimi kapsamında potansiyel ülke, emisyon sınırlamaları kapsamında gelişen yakından tedarik eğilimi içinde yakınlık avantajı, bölgeselleşme eğilimi içinde Avrupa için en güçlü potansiyel tedarikçi, AB pazarı için Gümrük Birliği ile sağlanan vergi avantajı, yüksek navlun fiyatları karşısında yakından tedarikte Avrupa için en önemli potansiyel….

Çin’in esasen Trans Pasifik Ticaret Ortaklığı’na karşı oluşturduğu, Kuşak Yol İnisiyatifi’nde Türkiye’nin coğrafi ve kültürel olarak merkezi bir rolde bulunmasının yanı sıra yumuşak gücünden ve tarihsel derinliğinden kaynaklı olarak geniş bir sahaya etki etmesi bu projedeki ağırlığını daha da yükseltecek.

Sonraki Haber