‘Kürdistan İttifakı’: Kılıçdaroğlu’yla nefes alırız

PKK’nın çatı kuruluşlarından olan Demokratik Toplum Kongresi'nin merkezinde olduğu “Kürt Özgürlük ve Demokrasi İttifakı”, Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceğini açıkladı. Açıklamada, “Biraz nefes alabiliriz.” dendi.

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) ikinci ittifağında olan ve Yeşil Sol Parti (YSP) listelerinden seçimlere katılan Demokratik Toplum Kongresi, Demokratik Bölgeler Partisi, Kürdistan Komünist Partisi, İnsan ve Özgürlük Partisi, Kürdistan Sosyalist Partisi, Devrimci Demokrat Kürt Derneği ve Azadi Partisi; 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçiminde Millet İttifakı’nın adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na oy çağrısı yaptı. “Kürdistan İttifakı” kısaltmasını kullanan Kürt Özgürlük ve Demokrasi İttifakı’ndan yapılan açıklamada “Oyumuzu değişim ve normalleşme için Kemal Kılıçdaroğlu’na vereceğiz.” denildi.

‘14 MAYIS FIRSAT NİTELİĞİNDE’

Önceki gün PKK’nın haber ajansında yayınlanan açıklamada terör örgütüne yönelik operasyonlar Kürtlere karşıymış gibi sunuldu. Türkiye’nin sorunlarının temel nedeni için “Bu krizin temel nedeni Kürt meselesinde izlenen inkar, şiddet ve savaş politikasıdır.” ifadeleri kullanıldı. Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı olması halinde PKK’nın rahatlayacağı, örgütlenme ve ifade imkânlarının artacağı vurgulandı. “Türkiye’nin bu keyfi, otoriter ve Kürt karşıtı anlayıştan kurtulması son derece önemlidir. 14 Mayıs’ta yapılacak seçimler, mevcut baskıcı ve ucube rejimden kurtulmak için bir fırsat niteliğindedir.” diye belirtildi.

‘ÖRGÜTLENME İMKANI ARTAR’

“Kürt Özgürlük ve Demokrasi İttifakı” adı verilen HDP ve YSP’nin de içinde yer aldığı oluşum Kılıçdaroğlu’na desteğini şöyle ilan etti: “Türkiye’nin değişim, normalleşme ve demokrasi yönünde bir sürece girmesi için oyumuzu cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na vereceğiz. Sayın Kılıçdaroğlu’nun Kürt meselesini parlamentoda çözeceği yönündeki vaadini önemli buluyoruz… Bugün temel ve yakıcı sorun, mevcut baskıcı şoven yönetimin devam edip etmemesi meselesidir... Normalleşen bir Türkiye’de Kürt meselesi hemen çözülmez, ancak Kürtler biraz nefes alabilir. Koşulların normalleştiği bir ortamda Kürt meselesini tartışmak görece kolaylaşır, Kürtlerin örgütlenme ve ifade imkanları daha da artabilir.”

Sonraki Haber