LGBT'yi dayatan Baro yönetimi ayakta kalamaz
Ankara Barosu Yönetim Kurulu'nun LGBT etkinliğine karşı çıkan Avukat Merve Ayvalı, Çocuk Hakları Merkezi Başkan Yardımcılığı görevinden alındı, disiplin kovuşturması başlatıldı. Karar tepkiye neden oldu. Avukatlar, bugün adliye önünde meslektaşlarına destek açıklaması yapacak.
Haziran ayında düzenlediği LGBT konulu etkinlik nedeniyle tepki toplayan Ankara Barosu şimdi de bu etkinliğe karşı çıkan Av. Merve Ayvalı’yı Çocuk Hakları Merkezi Başkan Yardımcılığı görevinden aldı ve Ayvalı hakkında disiplin kovuşturması başlattı. Av. Merve Ayvalı sosyal medya hesabından Baro yönetiminin tutumunu eleştirdi. Baro yönetimine tepki Ayvalı’ya destek yağdı. Baro yönetimi daha önce de “LGBTİ + Haklarını Savunmak İnsan Haklarını Savunmaktır” başlıklı bir açıklama yapmıştı.
DAYATMAYA SUSMADI GÖREVDEN ALINDI
Av. Merve Ayvalı sosyal medya hesabından önceki akşam şu açıklamayı yaptı:
“LGBT etkinliğine tepki gösterdiğim için Ankara Barosu Yönetim Kurulu tarafından, Çocuk Hakları Merkezi Başkan Yardımcılığı görevinden alındım. Çocuk Hakları ve Kadın Hakları Merkezi üyeliklerinden çıkarıldım. Hakkımda disiplin kovuşturması başlatıldı. Bu karar, baromuzun LGBT dayatmasının merkezi haline getirildiğini göstermiştir. LGBT ideolojisini kabul etmeyenleri insan hakları sopasıyla susturamazsınız. Yalnızca, emperyalist odaklarla aynı dili konuşmuş olursunuz.”
“LGBT propagandasının bombardımanı altındaki ABD toplumunda beş gençten biri kendisini LGBT olarak tanımlamaktadır.” diyen Ayvalı şu ifadeleri kullandı:
“Oranın bu kadar yüksek olması, biyolojik sebeplerle değil ancak teşvik, propaganda ve 'modaya uymak' ile açıklanabilir. Çocuklarımızı ve gençleri psikolojik çöküşe, madde kullanımına ve intihara sürükleyen bu modaya karşı durmak aynı zamanda en temel insan haklarından olan yaşam hakkını savunmaktır. Baro yönetimimiz, insan haklarını savunmak istiyorsa gerici LGBT ideolojisini reddetmelidir. LGBT'yi meşrulaştırmak için, küçücük çocuklara yaşlarına uygun olmayan cinsel roller yüklendiğini bütün dünya görüyor. Bu apaçık çocuk istismarıdır.”
ANKARA ADLİYESİ ÖNÜNDE AÇIKLAMA YAPILACAK
Ankara Barosu yönetiminin, Çocuk Hakları Merkezi Başkan Yardımcısını çocuk istismarına sessiz kalmadığı için görevden aldığını kaydeden Ayvalı şöyle devam etti:
“Söz konusu LGBT olunca, ifade hürriyetinin rafa kaldırıldığını belirtmeme herhalde gerek yoktur. LGBT ideolojisine karşı çıkanlara uygulanan baskının boyutları ortada. Avukatlara gözdağı verilmektedir. Vız gelir. Çürümüş LGBT ideolojisini savunmak uğruna meslektaşını cezalandıran ve hukuku çiğneyen baro yönetimi istemiyoruz. LGBT dayatmasına teslim olan baro yönetimi istemiyoruz. Bütün avukat arkadaşlarıma çağrımdır. 2 Kasım Perşembe saat 13.00'te Ankara Adliyesi önünde buluşalım.”
Ayvalı, Aydınlık’a yaptığı açıklamada da şu ifadeleri kullandı: “Ankara Barosu, dijital platformlarda ‘cinsiyetsizliğin parlatıldığını’ bilmiyor mu? Trans bebeklerin üretilerek çocukların eline verildiğini, gençlerin psikolojik olarak çürütüldüğünü madde kullanımının arttığını ve hatta gençleri intihara sürüklediğini bilmiyor mu? 18 yaş altı çocuklara cinsiyet değiştirme operasyonları yapıldığını bilmiyor mu? Ankara Barosu yönetimi elbette bunların hepsini biliyor. Barolarımızı milli, hukuktan yana ve toplumu-aileyi koruyan bir yapıya kavuşturmak için mücadeleye devam edeceğiz.”
CUMHURBAŞKANI DANIŞMANINDAN DESTEK
Meslektaşları sosyal medyada Av. Ayvalı’ya destek paylaşımlarında bulundu. Bazıları şöyle:
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Akış: Ankara Barosu sekiz saat önce 'İfade özgürdür' başlığı ile 'ifade özgürlüğünün demokratik bir toplumun yegâne unsuru olduğunu hatırlatmış' ancak bu özgürlüğü kendi mensubu ve yöneticisi için çok görmüş. Bu ikircikli tavrı kabul etmek mümkün değildir. Toplumun her seviyesinde ve her yerde toplumumuzun en temel basamağı ailelerimizi hedef alan küresel LGBT dayatmasına karşı durmak öncelikle hukukçuların görevi olmalı. Özgürlük adı altında emperyalist bir dayatmaya dönüşen ve hepimizi kuşatmayı amaçlayan LGBT konusunda meslek odalarımız da uyanık olmalıdır. Meslektaşımıza gösterilen bu tavır nedeniyle Mustafa Köroğlu ve Ankara Barosu yönetiminin en azından kamuoyunu aydınlatmasını talep etmek hepimizin hakkı.
AK Parti MKYK Üyesi Av. Ceren Tuncer: İfade özgürlüğüne pranga vuran Ankara Barosu’nun karanlık LGBT lobisi haline getirildiği açıktır. Ankara Barosu yönetimi kesinlikle bu konuya açıklık getirmelidir.
Av. Mücahit Birinci: Merve Ayvalı meslektaşımı tebrik ediyorum. Cinsiyetsizlik karşısında durduğu için, Ankara 1 nolu Barosu'ndaki görevlerinden el çektirilmiş. Cinsiyetsizliği dayatma bunların demokrasi anlayışı. İfade özgürlüğü noktasında, bir baronun düştüğü bu durum hayli endişe vericidir.
‘BARO YÖNETİMİ İNCELEMEYE ALINMALI’
Hukukçular Derneği Genel Başkanı Ahmet Yılmaz: İnsan hakları (!) kılıfı altında yapılan dayatmaların kabulü mümkün değildir. Çocuklarımızı, gençlerimizi ve aile kurumumuzu hedef alan, bireysel tercih olmaktan çıkıp, topluma karşı dayatmaya dönüşen LGBT faaliyetlerine barolarımızın teslim olması kabul edilemez.
Av. Kasım Karadaş: Baroların karanlık LGBT lobileri haline getirildiği açıktır. Baro yönetimi mutlaka incelemeye alınmalıdır.
Av. Ceyhan Mumcu: Çocuk ve kadın hakları savunucusu genç meslektaşım, Ankara Barosu Çocuk Hakları Merkezi Başkan Yardımcısı Av. Merve Ayvalı, Baro yönetimi tarafından görevden alındı. Sebebi, çocuk ve kadın haklarını savunarak, Baro'nun gökkuşağı bayraklı LGBT etkinliğini eleştiren tweet atması.
‘ONUR MADALYASI’
Av. Mustafa Kemal Çiçek: Senin için onur madalyası olmuş meslektaşım, nefes aldıkça bunun emsalsiz huzurunu yaşayacaksın… Her daim yanındayız! Ankara Barosu’nu LGBT’nin arka bahçesi haline getiren, bu rezilliğe imza atanlara, gerekli karşılığı en sert şekilde vereceğimizden emin olabilirsin.
Avukat Aykut Babacan: Av. Merve Ayvalı meslektaşımızın yanındayız. Çocuklara, gençlere LGBT rolleri dayatan zehirli propagandaya her yerde karşı çıkacağız.
Av. Nuriye Kadan: İşte Ankara Barosu yönetiminin insan hakkı ifade özgürlüğü anlayışı! @merveayval1’nın yanındayız. LGBT propagandasına çocuklarımız için karşı çıkacağız. Çocuk istismarına geçit vermeyeceğiz. Ne görevden alma ne de disiplin soruşturması bizi mücadelemizden döndüremez!
‘HER CÜMLESİNİN ALTINA İMZAMI ATARIM’
Av. Gül Öykü: Av. Merve Ayvalı'nın her cümlesinin altına imza atıyorum. Hepimiz hakkında disiplin işlemleri mi başlatacaksınız?
Av. Hasan Fırat Kayaönü: Çocuk Hakları Merkezi Bşk. Yrd. olarak çocuk istismarını, cinsiyetsiz toplumu, ensesti, pedofiliyi normalleştiren LGBT ideolojik saldırısına karşı durmak, bu açıdan mensubu olduğu baroyu eleştirmek disiplin ve kurullardan ihraç sebebi öyle mi? Av. Merve Ayvalı yalnız değildir.
Tıp Doktoru Gülümser Heper de, “Duyun ve tepkinizi koyun kardeşlerim! Çocuklara LGBT propagandasını engelleyerek çocuğun ruhsal ve bedensel tekamülünü koruyan bir avukat arkadaşımız Ankara Barosu tarafından Çocuk Hakları Merkez Başkan Yardımcılığından alınmış ve hakkında soruşturma başlatılmıştır.” paylaşımında bulundu.
‘LGBT DAYATMASINI SAVUNAN BARO OLAMAZ’
Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı da Ankara Barosu'na tepki gösterdi. Bursalı, “LGBT propagandasının merkezi organı haline gelen Ankara Barosu yönetimi ayakta kalamaz. İnsanı, ülkemizi, geleceğimizi savunan ve emperyalizmin dayattığı bu çürümeye isyan eden Av. Merve Ayvalı arkadaşımız, Ankara Barosu avukatlarımızın ezici çoğunluğunu ve bütün milletimizin yüreğindeki ateşi temsil ediyor. Ankara Barosu yönetimi ne mesleki, ne de insani değerleri taşıyamaz. Taşıyacaklar gelir ve Ankara Barosu’nu hakkıyla yönetir. 2 Kasım Perşembe saat 13.00'te Ankara Adliyesi önünde buluşalım.” açıklamasını yaptı.
Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Tülin Oygür, “CKD üyemiz Av. Merve Ayvalı’nın kadın ve çocuk hakları için Ankara Barosu’na karşı verdiği mücadelenin arkasındayız. LGBT dayatmasını savunan baro da olmaz, avukatlık da olmaz.” derken Metin Külünk ise tepkisini şöyle dile getirdi: “Emperyalizmin insanımızı çürütme aracı, eşcinselliği meşrulaştırmanın aracı haline getirmek isteyenlerin karşısında insan asaleti diyen Ayvalı’nın çürümenin karşısındaki asil iradesinin yanındayız. İsrail Gazze'de çocukları öldürerek soykırım yapıyor. Ülkemizde ise eşcinsellik dayatması ile kültürel soykırım peşindeler.”