Libya'da öne çıkan lider Muaytik

Libya Başbakanı Fayiz es-Serrac'ın ekim sonunda görevi devredeğini açıklamasından sonra yerine kimin geleceği konuşuluyor. Bu kapsamda iki isim öne çıkıyor. İçişleri Bakanı Fethi Başağa ve Libya Başbakan Yardımcısı Ahmet Muaytik.

Başağa, bir süre önce Trablus'ta kötü hayat şartlarını protesto eden gösteriler sırasında silahlı milisler halka saldırırken kendisine bağlı polis güçlerinin saldırılara müdahele etmemesi nedeniyle hakkında açılan soruşturma kapsamında görevinden alınmıştı. İfadesinin alınmasından sonra göreve dönen Başağa'nın ismi Serrac'ın koltuğu için öne çıkıyor.

Diğer bir isim olan Başbakan Yardımcısı Ahmet Muaytik ise Libya'nın tek gelir kaynağı petrol ihracatının yeniden başlaması için yürütülen müzakerelerde Hafter tarafı ile imzaladığı anlaşma ile öne çıkmıştı. Başağa başta olmak üzere bazı hükümet yetkililerinin itiraz etmesine sağman anlaşma, Libya'nın tek gelir kaynağına kavuşması için önem taşıyor.

MUAYTİK KİM?

Uwidata uluslararası analiz sitesinde önceki gün Muaytik'le ilgili önemli bir yorum yayınlandı.

“Ahmet Muaytik Libya’daki yeni oyun kurucu mu?” denilen yorumda özetle şu ifadelere yer verildi: “Libya’nın önceki başbakanı Ahmet Muaytik, Libya çatışmasına diplomatik çözümler arayışı içerisinde olan ticaret ve yurt dışı bağlantılarına sahip kendini adamış ve etkili bir kişi imajını hep sürdürmüştür. Önceleri, Washington’dan Moskova’ya, dünyanın farklı yerlerinde çok kez diplomatik görevlerde bulundu. 2020 yılı Haziran ayında Moskova’ya bir ziyareti sırasında, çatışmaların yoğunluğunda bir düşüş olacağını öngördü ve bu öngörüsü gerçekleşti. Her iki tarafın da agresif sözlerine rağmen, Sirte veya Cufra Hava Kuvvetleri Üssü'ne saldırılmadı. Dahası, 23 Şubat’taki görüşmeler sırasında, karşıt taraflar Avrupa Birliği’ne sunulmuş taslak anlaşmaya uyumlu olarak ateşkes için askeri komitelerin (5+5) müzakereleri sürdürmesini kabul etti. Tobruk’daki Temsilciler Meclisi ile görüşme için, Ahmet Muaytik, ideal kişidir. Başkanlık Konseyi’nin vekili, saygı gösterilen bir yetkilidir. Bunlara ek olarak, muhalifler ona ne militan bir lider diyebilir ne de İslamcı.”

'MUAYTİK'E GÖSTERİLEN DİRENİŞ'

“Etkili bir isim olan İçişleri Bakanı Fethi Başağa ve Libya Danıştay Başkanı Halit Meşri gibilerinin aksine, Muaytik savaş suçu ithamları veya bu tür suçların himayesinin kıskacında değildir. Yakın zamanda, petrol ihracatının başlayacağının duyurusunun arifesinde, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 15 Eylül günü Ahmet Muaytik ile birlikte Ankara’da yapıcı bir toplantı gerçekleştirdi. Bu koşullar altında, Libya’nın batısı ve doğusunda ciddi iç politik dönüşümler başlamıştır. 14 Eylül tarihinde, Tobruk’daki hükümet istifasını verdi. UMH’de de geniş ölçekli değişiklikler beklenmektedir. Birçok yönden, UMH’deki diğer aktörlerden Muaytik’e yapılan direniş, kendi hırslarından ve başarılı olursa ülkenin liderlik makamı için tek aday olacağından korktukları içindir. Fakat böyle giderse, ülkede Türkiye’nin ve Rusya’nın etkisini güçlendirme konusunda kayıtsız olanlar Birleşik Devletler’in kuklaları haline gelirler.”

'ANKARA SÜREKLİ İLETİŞİM HALİNDE'

“Amerika, müzakereleri başlatarak Libya’nın kurtarıcısı olmanın yollarını arıyor. Bundan önce, Amerikan elçiliği, görünen o ki desteği karşılığında Hafter ile petrol ihracatını devam ettirme üzerine görüşmeyi denedi. Fakat şimdi Birleşik Devletler’e hiçbir şey bırakılmıyor.

Ankara’nın Muaytik ile sürekli iletişim halinde olduğu ve Libya hakkında Moskova ile askeri ve diplomatik görüşmelerde bulunduğunu düşünürsek, Muaytik-Hafter petrol anlaşmasından bihaber olduğu pek mümkün değildir. Bunlara ek olarak, Amerika’nın rolünün güçlenmesi, Türkiye’nin çıkarlarına ve Libya’da şu zamana kadar elde ettiği her şeye doğrudan bir tehdit olacağı anlamına gelir.