Mağduriyet süreci neden ve nasıl oluştu?

Bir Yapı Kayıt Mağduru:

1- İmar Barışı Yasası aceleyle, iyi niyetle çıkarılmış ancak başvuru sürecinde vatandaş iyi bilgilendirilmemiş; hukukun her detayını bilen hukukçu varsayılmıştır. Devlet memurları onay sürecinde yapmaları gereken onay/ret denetimini yerinde yapamamış, her başvuruyu kabul etmiş, vatandaştan ücretini almış, belgeyi de vermiştir. Ancak iki yıl beklendikten sonra gelen iptallerle 1 milyona yakın vatandaş perişan edilmiştir.

2- Yapı kayıt belgesi iptalleri ile Anayasanın adalet ve mutlak eşitlik ilkesi zedelenmiştir. İki komşu yapıdan biri iptal edilirken diğeri iptal edilmemiştir. Yapı kayıt belgesi alıp devlete ödeme yapanların evleri, kendi tapulu arazilerinde kaçak durumuna düşürülmüştür. Ama imar barışına başvuru yapmayan, önceden kaçak yapılmış ve halen yapılan yapılar hiçbir müeyyideye tabi tutulmamıştır. Ara katlardaki yapılar uydudan görünemediğinden iptal edilmemiş ama aynı binanın üst katı veya açık alandaki yapılar iptal edilmiştir. Vatandaş maddi-manevi olarak telafisi mümkün olmayan zarara uğramıştır. Evini oturulur duruma getirene dek yüz binlerce TL masraf yapmış, iptaller ile millî servet heba edilmiş, aile fertlerinde ruhsal çöküntü oluşmuştur.

3- Çözüm için diyoruz ki; Yapılarımız kendi tapulu ev ve arsalarımızın üzerindedir. Devlet hazinesi, üçüncü şahıs arazisi, orman arazisi vb kamu alanı değildir. Dolayısıyla tüm yapı kayıt belgesi alanların belgeleri son ödeme tarihi olan 31 Aralık 2019 ölçüt alınarak maddi olarak zor durumda devletimiz ve vatandaş barıştırılmalıdır.

AMAÇ VATANDAŞTAN PARA ALMAK MIYDI?

Hasip Emirdağ

Ben 2019’da Afyonkarasahisar’dan bir arsa aldım. Arsanın içinde kaba inşaatı bitmiş yapı vardı. Maalesef ruhsatı yoktu. Çevremde mimar ve mühendislere sordum. İmar barışı ile devam edebileceğim söylendi. 2019 Mayıs ayında imar barışına başvurup belgemi aldım. Binamı tamamladım. 2019 Ekim ayında harita mühendisi tutarak arsanın 100 metrekaresini yola terk ettim. Yine imar barışı ile evimi tapuya kaydettirdim. Yani 2 sefer Çevre ve Şehircilik Bakanlığı onayından geçtim. 2 sefer imar barışı bedeli yatırdım. Buna rağmen 2020 Kasım ayında uydu fotoğrafı ile belgem iptal edildi. Bu imar barışında amaç sadece vatandaştan para almak mıydı? Bu yapılan işlemi hangi devletin hukuku hangi devletin kanunları kabul eder?

BİZ NEREYE GİDELİM?

Gülbeyaz Güngör

Öncelikle ilginiz ve bize verdiğiniz destek için ne kadar teşekkür etsek azdır. Eşimin rahatsızlığı dolayısıyla, doktorumuzun uyarısıyla, İstanbul'a taşınmak zorunda kaldık. Kendi köyümüze yerleşmek istedik. Kendi tapulu yerimize iki göz prefabrik yaptık. 2016’da başladık fakat eşimin rahatsızlığı dolayısıyla bir türlü çatısını ve eksiklerini tamamlayamadık. İmar barışı çıkınca tamamlayıp resmiyete dökelim diye yetkili kurumlarla görüştük, onlar da ‘Tabii yapabilirsiniz’ dediler. Elektrik hattı evimize uzakta, biz de elimizde avucumuzda ne varsa elektrik hattını evimize çektirmek ve kalan yarım işleri tamamlamak için kullandık. İki yıl sonra yapı kayıt belgemi iptal ettiler hayatımda şahitliğe bile gitmemiş bir vatandaş olarak mahkemeler, cezalar ve yıkım kararlarıyla hastalığın, borcun yanında bir de bunlarla uğraşmaktayız. Biz, vatanını seven, devletine tek kuruş borcu olmayan vatandaşlarız. Madem bu benim yaptığım yanlıştı neden yapı kayıt belgesi müracaatı sırasında uydudan bakılıp da ‘Siz yanlış yapıyorsunuz’ denilmedi? Neden yetkili kurumlarımız bu yasa çıktığında tam bilgilendirilmedi? Ben cahil bir vatandaşım, devlet kurumlarına güvenip, müracaatımı yapıp, üstüne borçlandım. Şimdi de evim yıkımla karşı karşıya. Biz nereye gidelim? Ne gidecek başka vatanım var, ne de buradan başka yaşayacak evim… Eğer bizim devletimiz mazlumun yanındaysa, ihtiyacı olana ev yapıp veriyorsa bizim de evlerimizi yıkmasın. İmar barışı yeniden güncellensin.