Mariupol’da neonazi dehşeti

Rusya ordusuyla Ukrayna güçleri arasındaki çatışmalar en yoğun şekilde Mariupol şehrinde yaşanıyor. Rus Savunma Bakanlığı, neonazi grupların, içinde Türklerin de olduğu sivilleri ‘canlı kalkan’ yaparak kentte terör estirdiğini duyurdu.

Rusya Savunma Bakanlığı Ulusal Savunma Kontrol Merkezi Başkanı Korgeneral Mihail Mizintsev, 13 Mart günü yaptığı basın açıklamasında önemli bilgiler paylaştı. Rusya’nın sınırda 9600 geçici sığınma alanı kurduğunu aktaran Mizintsev, 17 bin ton insani yardımın dağıtılmakta olduğunu söyledi. İnsani krizin derinleşmesinden Ukrayna devleti ve neonazi grupları sorumlu tutarak özellikle Mariupol’de ve liman şeridinde insanları rehin tutup şehri yağmalayan faşist gruplara karşı dünyayı uyardı.

RUSYA’YA SIĞINMAK İSTEYENLERE ‘SÜREK AVI’

Mizintsev, Ukrayna İstihbarat Servisi’nin (SBU) Rusya’ya kaçmak isteyen Ukrayna vatandaşlarına karşı bir ‘sürek avı’ başlattığını açıkladı. Ukrayna’dan Rusya’ya tahliye olma talebinde bulunan insan sayısının 2,6 milyona ulaştığını aktaran Savunma Bakanlığı yetkilisi, Ukrayna istihbaratının bu insanların telefon konuşmalarını dinlemeye, yazışmalara takip etmeye, keyfi tutuklamalar ve sorgular yapmaya başladığını söyledi. Rus general, bu sebeple kendilerine ulaşan herkesin görüşme ve mesaj kayıtlarını silmesi gerektiği uyarısında bulundu.

MARİUPOL’DE AZAK TERÖRÜ

Ukrayna’nın güneydoğusunda yer alan liman kenti Mariupol’de Ukrayna ordusu askerleri ve devlet çalışanlarının önemli bir kısmı Rus güçlerinin kuşatmasıyla birlikte teslim oldu. Şehirdeki direnişi Ukrayna ordusuna bağlı neonazi Azak (Azov) Taburu üstlendi. Mariupol’da savaşan Azak askerleri, Nazi simgeleri taşıyan bayraklarıyla poz veriyor ve üniformaları üzerine çektikleri mavi bantlarla ayırt ediliyor.

Rusya Savunma Bakanlığı’dan Korgeneral Mizintsev, bu neonazi grubun Mariupol'de konutlara yağma saldırısı düzenleyerek direnen vatandaşları tutuklayarak ya da ateş ederek hedef aldığını açıkladı. Mariupol'daki neonazi militanları, son olarak Kiev üzerinden gelen talebi de reddederek insani koridor açılmasına engel oldu.

Mizintsev, özellikle Rus askerleriyle çatışmaların olduğu bölgelerde bu neonazi grupların aralarında yabancıların da bulunduğu yüz binlerce insan zorla rehin tuttuğu ve kaçmak isteyenleri gözaltına aldığını duyurdu. Rus general, faşist gruplar için “Yerleşim alanlarını mayınlıyor, köprüleri yıkıyor, yaşam destek tesislerini yok ediyorlar.” ifadelerini kullandı. Ukrayna'nın sivil nüfusunun, Ukrayna makamlarının canice eylemleri ve neonazilerle işbirliği nedeniyle insanlık dışı koşullarda hayatta kalmaya zorlandığını vurguladı.

Doğum hastanesinde Rusya’nın vurduğu Azak Taburu silah taşırken.

HASTANEYİ KARARGAH YAPTILAR

Geçen hafta Batılı kaynaklarda “Mariupol’de doğum hastanesi bombalandı.” diye haber yapılan yerin Azak Taburu’nun karargâhı olduğu ortaya çıkmıştı. Antalya Diplomasi Forumu sırasında konuyla ilgili açıklama yapan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, söz konusu doğum hastanesinde çok uzun süredir hasta ya da personel bulunmadığını belirtti. “Bu hastane Azak Taburu ve diğer radikal grupların eline geçti.” diyen Lavrov, 7 Mart’ta yapılan BM Güvenlik Kurulu toplantısında da bununla ilgili olguları derleyen raporun taraflarla paylaşıldığını vurguladı. Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vasili Nebenzya da hastanede silahlı güçlerin konuşlandığını ve Rus askerlere oradan ateş açıldığını açıklamıştı.

SAĞ SEKTÖR DE BAŞKA ŞEHİRDE

Donetsk Halk Cumhuriyeti Milis Gücü, Mariupol’dan kaçan Sağ Sektör isimli neonazi örgütün militanlarının Zaporojye bölgesine yakın Novomlinovka köyünü ele geçirdiğini duyurdu. Donetsk polis kaynaklarına göre gönüllü olarak silah bırakan Ukraynalı memurlar, Sağ Sektör militanlarının kuşatılmadan önce Mariupol’ü ilk terk eden güçler olduğunu aktardı. Bu neonazi militanlar sivilleri rehin alarak telefonlarına el koydular ve yerel marketleri soydular.

‘CAMİ BOMBALANDI’ YALANINI YAYDILAR

Mariupol’de iki gün önce de Türk camiinin bombalandığına dair yalan haberler Türk basınında geniş yer buldu. Ukrayna merkezli medyanın ve Azak Taburu’na bağlı sosyal medya hesaplarının kışkırtması olan olay, yerel tanıkların ve cami imamının sözleriyle yalanlandı. Kanuni Sultan Süleyman Camisi Dernek Başkanı İsmail Hacıoğlu, haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirterek yakındaki çatışmaların camiye 2 kilometre ötede yaşandığını belirtti. Hacıoğlu, caminin 700 metre yakınına bir roket düştüğünü söyledi. Ancak camide ve cemaatte hiçbir hasar olmadığını kaydetti.

RUSYA UYARDI:VATANDAŞLARINIZ REHİN TUTULACAK TÜRKLER DE TEHLİKEDE

Mizintsev ayrıca Ukrayna'nın uluslararası insancıl hukuka aykırı olarak Azak Denizi’nden tahliye edilmek isteyen 16 yabancı ülkeden 6.900'den fazla vatandaş ile 50'den fazla yabancı geminin mürettebatının neonaziler tarafından “canlı kalkan” olarak rehin tutulduğunu söyledi. Bahsedilen yabancılar arasında Türkiye vatandaşları da var. Mizintsev, Türk vatandaşlarımızın dışında Azerbaycan, Yunanistan, Gürcistan, Mısır, Hindistan, Lübnan, Suriye, Filipinler, Jamaika vatandaşlarının da neonaziler tarafından rehin tutulduğunu açıkladı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Mariupol’da insani koridor açılması ve Türk vatandaşların tahliyesi için Lavrov’dan yardım talebinde bulunulduğunu ancak Rusya ve Ukrayna taraflarının bu konuda henüz bir anlaşmaya varamadığını açıkladı.

Sonraki Haber