MEB’in hedefleri soyut, anlaşılmaz

Milli Eğitim Bakanlığı yeni müfredat taslağını kamuoyuyla paylaştı. Yeni müfredatta neler var? Müfredattan neler çıkarıldı? Müfredata neler eklendi? Müfredattan ayrıntılar haberimizde…

Millî Eğitim Bakanlığınca (MEB), tüm öğretim kademelerindeki zorunlu derslere ait "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" yeni müfredat taslağı, "https://gorusoneri.meb.gov.tr" adresinden kamuoyunun görüşüne sunuldu. MEB’den yapılan açıklamada “Yeni müfredat taslağı için internet sitesi üzerinden bir hafta süresince görüş bildirilebilecek.” denildi.

ADI BİLE YOK

Sitesinde yer alan ve genel perspektifi ortaya koyması beklenen ‘Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Öğretim Modeli Ortak Metni’nde sayfalar boyunca soyut bir “ahlaklı” insan yetiştirme hedefi işleniyor. Ortak metin 56. Sayfasında “içsel ahenge sahip insan” ifadesi kullanılıyor. Eğitim hedefleri arasında yer alması beklenen, son dönemde her çevrede sıkça dile getirilen “üretimin ihtiyaçlarına yanıt veren” eğitim sisteminin sözü bile edilmiyor. 100 küsur sayfalık metinde bir tek yerde “üretim” sözcüğü bulduk. O da “Öğrenme Ortamlarının Düzenlenmesi” başlığı altında ve şu cümlede geçiyor: “Öğretim programlarında yer alan becerilerin kazanılması ve geliştirilmesinde araştırma, üretim, sunum, iş birliği ve etkileşimi temel alan öğrenme ortamları kullanılmalıdır.” Ortak Metinde, tarikatlara okulların kapısını açan ve Türkiye çapında büyük tepkiyle karşılanan ÇEDES programından da söz edilmiyor.

‘KLASİK ANLATIMDAN UZAK’ NE DEMEK?

9, 10, 11 ve 12. Sınıf Biyoloji Dersi Öğretim Programında, çok tartışılan ve müfredattan çıkarılacağı söylenen ‘Evrim Kuramı’ tek kelimeyle dahi geçmiyor. “Kökeninde bilgi, odağında beceri, hedefinde gelecek!” sloganıyla sunulan Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli “Broşür Programlar” metninde “Biyoloji Dersi Öğretim Programı” tanıtılırken, şu satırlara yer veriliyor: “Yeni Biyoloji Öğretim Programı’nda konuların verilişi klasik anlatımdan mümkün olduğunca uzak tutulacak şekilde farklı öğretim yöntem ve tekniklerinin kullanımına uygun olarak tasarlanmıştır. Öğrenciler sürece dahil edilerek öğrenmelerin kalıcı hale gelmesi hedeflenmiştir.” Konuların “klasik anlatımdan uzak” tutulmasının ne anlama geldiği açıklanmıyor.

İNTEGRAL ÇIKARILDI MANTIK BUDANDI

12. sınıflarda işlenen integral konusu müfredattan çıkarıldı. Lise matematik müfredatının 18. sayfasında şu satırlara yer verildi: “Değişimleri fonksiyonlar aracılığıyla incelemenin en etkili matematiksel yöntem ve araçlarını oluşturan limit ve türev kavramları ile bu kavramların uygulamalarına 12. sınıfta Değişimin Matematiği teması altında yer verilmiştir. Programda hâlihazırda oldukça sınırlı ve işlem odaklı şekilde sunulan integral kavramına yer verilmemiş, limit ve türev kavramları daha kapsamlı şekilde ele alınmıştır” “Broşür Programlar” metninde ise “Matematik Dersi Öğretim Programında bilgi ve işlem ağırlıklı içerikler sınırlandırılmış, ortaöğretim düzeyi için gerekli olmayan konular çıkartılmıştır” ifadesi kullanıldı. Matematik ve Algortima-Bilişim ilişkisine ayrı temalar altında yer verildiği ifade edilen Broşürde şu satırlara yer verildi: “İstatistik konuları, Veri ile Çalışma ve Veriye Dayalı Karar Verme becerisi bağlamında yeniden ele alınmış ve programdaki yeri önemli oranda artırılmıştır. Sayılar, cebir ve fonksiyonlarla ilgili konular fonksiyonlar merkeze alınarak yeniden tasarlanmıştır. Kavramların soyut yapısı yerine aralarındaki ilişkiler ve diğer disiplinlerle ilişkileri ön planda tutulmuştur.” Yeni matematik müfredatında Kümeler ve Mantık da budandı. Broşürde şöyle denildi: “Kümeler ve Mantık gibi konuların soyut, sembolik ve işlem odaklı bir anlayışla ayrı üniteler şeklinde ele alınması yaklaşımı terk edilmiştir. Bu konular kavram ve beceri gelişimine uygun bir biçimde, matematiksel ispata, sayı kümelerinin ve gerçek sayılarda tanımlı temel fonksiyonların yapılandırılmasına ve matematiğin konusu olan değişimlerin incelenmesine hizmet edecek şekilde yapılandırılmıştır.”

FELSEFE DE ‘SADELEŞTİRİLDİ’

Felsefe dersi de “sadeleştirilen” öğretim programları arasında sayıldı. Broşürde şu satırlara yer verildi: “Programda 10. sınıf üniteleri felsefenin anlamını, temel konu ve problemleri içerir. 11. Sınıf üniteleri ise düşünce dünyasının birikimini temele alan, felsefenin insan hayatındaki önemi doğrultusunda çağın temel problemlerini yansıtan ve öğrencilerin bu problemlere felsefi bakış açısı geliştirmesine olanak sağlayan yenilikçi bir yapıdadır.” Kimya dersine ilişkin olarak öğretim programında, okullarımıza yaygın bir biçimde laboratuvar kazandırma hedefini, gözlerimiz boşuna aradı. Broşürde “toksik olmayan deneyler” ibaresi slogan olarak kullanılmıştı; yani sınıfta yapılabilecek deneyler…

‘ÖĞRENCİLER DÖRT ROMAN OKUYACAK…’

Türkçe, edebiyat ve diğer dil derslerinde öğretmenlerin hazırlıksız yakalandıkları ve yıl boyunca uygulamaya çalıştıkları dinleme, konuşma, yazma deneyimlerinin sonuçları ne oldu? Bu sorunun yanıtını MEB programlarında henüz göremedik. Broşürde şu satırlara yer verildi: “Türk Dili ve Edebiyatı Dersi Öğretim Programı’nda öğrenci, ana metinleri tam metin şeklinde okuyacaktır. Böylelikle öğrenci metinle uzun soluklu bir ilişki kuracak ve edebiyat metninden elde edeceği estetik zevki derinlemesine kavrayarak içselleştirecektir. Ara metinler, program tasarımında ana metni destekleyerek metnin oluştuğu edebi dönemin kavranmasına destek olacaktır. Bu şekilde öğrenci aktif öğrenme metotlarıyla Türk kültür ögelerini tanıyacaktır. “Öğrenciler her sınıf seviyesinde dört roman okuyacak ve bir film izleyecektir. Böylece öğrenciler, kültür motiflerinin farklı sanat alanlarında nasıl şekillendiğini kavrayarak eleştirel okuma becerilerini geliştirecektir. “Öğretim programında dört dil becerisine eşit oranda yer verilmiştir. Okuma, dinleme-izleme, yazma, konuşma becerilerinin gelişimine odaklanan öğretim programı, öğrencilerin iletişim becerilerinin eksiksiz bir şekilde gelişmesine katkı sağlayacaktır.”

COĞRAFYA DERSİNDE 'MAVİ VATAN' VURGUSU

9, 10, 11, 12. sınıflar için hazırlanmış Coğrafya dersi müfredatında Mavi Vatan'a toplam üç ünitede yer verildi. Ayrıca Ege Denizi, Milli Eğitim Bakanlığınca "Adalar Denizi" olarak adlandırılmaya başlandı. Ortaöğretim Coğrafya Dersi Öğretim Programı'nda Mavi Vatan'la ilgili şu öneriler yer alıyor:

  • Türkiye’nin konum özelliklerinin önemi vurgulanırken Mavi Vatan ve Gök Vatan’la ilgili haritalar da ele alınır. Bu süreçte Türkiye’nin Adalar Denizi ve Doğu Akdeniz’deki hukuksal ve coğrafi haklarını görmezden gelen talepler karşısındaki haklı mücadelesine yer verilerek vatanseverlik değerine vurgu yapılır. Kıbrıs Adası’nın Türkiye ve Türk dünyası açısından önemine değinilir...

  • Mavi Vatan (Karadeniz, Akdeniz, Adalar Denizi, Marmara Denizi) ele alınırken Türkiye’nin BM Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne taraf olmamasının nedenleri, günümüzde/gelecekte uluslararası sulardaki hakları veya KKTC ile yürüttüğü Su Temin Projesi araştırılabilir. Toplanan bilgiler düzenlenir ve çözümlenir. Bu bilgiler harita üzerinde incelenir...

  • Mavi Vatan’daki hidrokarbon enerji kaynakları, Türkiye’nin yurt dışında yaptığı üretim faaliyetleri, Türkiye sanayisinde yerli üretim, uluslararası sularda enerjinin geleceği; tarım, maden ve sanayi faaliyetlerine yönelik ulusal ve uluslararası kuruluşlar, uzay madenciliği, maden kazalarını önleme ve Türkiye’nin öncelikli gelişme alanları konularında panel hazırlama görevi verilir...

  • Ulaşım sistemlerinin çeşitlenmesinin nedenleri belirlenir. Bu çeşitlenmenin sosyoekonomik, çevresel ve politik sonuçları yorumlanır. Bu süreçte Mavi Vatan’ın Türkiye’nin deniz ulaşımındaki önemine değinilir...

  • Türkiye’nin deniz yolu ile yaptığı ticarette Mavi Vatan’ın önemine ilişkin soru-cevap etkinliği yapılabilir...

Sonraki Haber