Vatan Partisi’nden Meclis’e tarihi çağrı

Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Türk Parlamenterler Birliği Onursal Başkanı Hasan Korkmazcan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’ni Suriye’deki güncel durumla ilgili ortak bildiri yayınlamaya çağırdı. Türkiye’nin, Suriye’de özerklik ve federasyona izin vermeyeceğini ilan etmesini isteyen Korkmazcan, bildiride şu vurguların yer alması gerektiğini söyledi:

“Suriye’nin ABD ve İsrail tehdidinden kurtarılmasına, yeniden bağımsız, egemen, siyasal birliğe ve toprak bütünlüğüne sahip bir devlet olarak küresel sisteme evrilmesine yardımcı olmak, Türk milletinin komşuluk ve kardeşlik görevidir.”

Korkmazcan, “Gazi Meclis’in 8 Haziran 1995 tarihli sonraki dönemi belirleyen (Casus Belli) kararının benzerini ilan etmesi önem taşımaktadır. Gazi Meclis, 1920’lerde mazlum milletlere umut kaynağı olduğu gibi bundan sonraki tutumuyla yeni dünya düzeninin kuruluşuna da öncülük etmelidir.” sözleriyle vekilleri göreve davet etti.

Hasan Korkmazcan’ın, milletvekillerine gönderdiği çağrı mektubunun tamamını yayınlıyoruz:

Sayın milletvekilim,

Yıllardır ülke yönetimi ile ilgili görüş ve düşüncelerimi parlamenter dostlarıma iletmeyi Türk Demokrasi Tarihi’nin önemli bir bölümünü (1956’dan itibaren gazeteci, 1969’dan itibaren parlamenter olarak) izlemiş olmanın bana yüklediği bir görev saydım. Bugün de aynı duyarlılık ve duygularımla bazı değerlendirmelerimi size sunmak istiyorum. Öncelikle milletvekili kimlik ve karakteri konusundaki inancımı bir kere daha belirtmeliyim: Her milletvekili, şerefli yemin metninin bağlayıcılığı ile Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünün önde gelen güvencesi olma sorumluluğunun bilincindedir. Milletvekilinin seçiliş şartları ve seçilme beklentilerinin oluşturduğu tüm zorluklara karşın TBMM’nin kahramanlık ruhuna ve yemin onuruna bağlılığı her türlü sadakat duygusunun önünde gelir. Daha önceki iletilerimdeki bu anlayışı bugün de aynen koruyorum. Başka bir siyaset anlayışının ahlaki temelden yoksun olduğuna inanıyorum.

‘BÖLGEMİZ BÜTÜN BİRİKİMLERİYLE YOK EDİLİYOR’

Sayın milletvekilim, Bu yasama yılının başından itibaren Gazze, Filistin, Lübnan ve Suriye’ye yönelik yürütülen insanlık dışı saldırılar yoğunluğunu artırmıştır. Sapkın fundamentalist Siyonizm ve küresel emperyalist sömürgecilik bölgemizi yıkıntı ve yangın alanına dönüştürmüştür. Bu durum savaşın sadece yıllardır kalleşçe yöntemlerle zayıflatılan toplumları, kadınları, bebekleri değil doğrudan insanlığı ve insanlık değerlerini hedef aldığını göstermektedir. Tarihin her döneminde uygarlığa en çok katkı sağlayan bölge, bütün birikimleri ile yok edilmek istenmektedir. Ülkemizin, uluslararası kurumların seyirci kaldığı felaketlerde hedefte olduğu ve insani direnişte merkez konumunda bulunduğu açıktır. TBMM 100 yıldan bu yana geleceğe doğrultu veren kararlar almıştır. Bugün de böyle bir süreçte bulunuyoruz. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan 1 Ekim 2024 günü Meclis yeni dönem açılış konuşmasında İsrail’in, Lübnan’dan sonraki hedefinin Suriye ve arkasından da Türkiye olduğunu öngörmüştür. Bu öngörü kısa sürede doğrulandı.

‘PKK/PYD TÜRKİYE’NİN SINIRLARINA DAYANMIŞ BULUNUYOR’

Şimdi İsrail, güdümündeki eli kanlı PKK/PYD teröristleri vasıtasıyla Türkiye’nin sınırlarına dayanmış bulunuyor. Dahası İsrail kendi asker kılıklı vahşet örgütünün tasmalarındaki zinciri uzatmış bulunuyor. Şimdiden İsrail, Suriye'nin en yüksek dağı Cebel Şeyh'i (Hermon Dağı), Golan Tepeleri'ni ve Kuneytra'yı işgal etmiş, bebek cesetleri üzerinde havra inşaatlarına girişmiştir. İsrail ve ABD donanmaları, Doğu Akdeniz’de gayrimeşru EOKA kukla organizasyonuyla birlikte mevzilenmiştir.

‘ABD SİLAHLARI TÜRKİYE’YE BAKIYOR’

Sayın milletvekili, ABD, Yunanistan’ın Ege kıyılarında üslerini kurmuş ve komşumuzu Pentagon’un, en geniş kışlasına çevirmiştir. Silahları Türkiye’ye bakmaktadır. Bu ortamda TBMM milli ve tarihi duruşuyla sürece yasama katkısını ilan etmelidir. Bu insanlık değerlerine, ülkemiz ve bölgemizin çıkarlarına bağlılığın bir gereğidir. Gazi Meclis’in 8 Haziran 1995 tarihli sonraki dönemi belirleyen (Casus Belli) kararının benzerini ilan etmesi önem taşımaktadır. Gazi Meclis, 1920’lerde mazlum milletlere umut kaynağı olduğu gibi bundan sonraki tutumuyla yeni dünya düzeninin kuruluşuna da öncülük etmelidir. 21. yüzyıla dayatılan çürümüş dünya düzenini geride bırakmanın önemli adımlarından birini Türkiye Büyük Millet Meclisi atabilir. Böylece değerlere dayalı, milli, eşit devletler düzenine geçişi Türkiye Büyük Millet Meclisi başlatabilir. Dünyanın karşı karşıya olduğu topyekun savaş riskinin ortadan kaldırılmasına da TBMM öncülük edebilir.

‘UYGARLIK YIKICI DÜZENLERE İZİN VEREMEYİZ’

Bildiride şu hususların açıklıkla yer alması uygun olacaktır;

Türkiye komşusu Suriye’nin siyasal birliğinin ve toprak bütünlüğünün sağlanması konusunda kararlıdır. Suriye’de özerklik ve federasyon gibi daha önce Lübnan ve Irak’ta uygulanan uygarlık yıkıcı düzenlere izin verilemez.

Yıllardır emperyalist vahşetin soykırım uyguladığı Filistin’in, Suriye üzerinden kuşatılmasına karşı bütün bölge ülkeleri dayanışma içinde seferber olmalıdır. Bu aynı zamanda Türkiye’nin de bir güvenlik sorunudur. Suriye’nin ABD ve İsrail tehdidinden kurtarılmasına, yeniden bağımsız, egemen, siyasal birliğe ve toprak bütünlüğüne sahip bir devlet olarak küresel sisteme evrilmesine yardımcı olmak, Türk milletinin komşuluk ve kardeşlik görevidir.

Sayın milletvekilim, TBMM’nin Cumhuriyet tarihimiz boyunca uluslararası sorunların çözümünde ortaya koyduğu iradeye bugün daha çok ihtiyacımız vardır. Bu sadece Türkiye’nin beka ve güvenliği için değil. Barış içinde geleceğe yürüyen bir dünya için de gereklidir. TBMM’nin Gazi karakterine uygun girişimler için her birinizin gerekli adımları atacağınıza inanıyorum. Saygılarımla.

Hasan Korkmazcan

TBMM 20. Dönem Başkan Vekili

Türk Parlamenterler Birliği Onursal Başkanı