'Mesele kurulmuş olan bu devletin tanınması'
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)'nin 39'uncu kuruluş yıl dönümü resepsiyonunda konuştu. Akar, kendi kaderini tayin etme azim ve karalılığını gösteren Kıbrıs Türkünün, büyük mücadelelerin ardından bu noktaya geldiğini belirtti.
Bunun kıymetinin bilinmesinin önemine vurgu yapan Akar, Barış Harekatı'na kadar Kıbrıslıların çok zulüm gördüğünün unutulmaması, bugünlere kolay gelinmediğinin genç nesillere anlatılması gerektiğini söyledi.
Milli Savunma Bakanı Akar, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk Silahlı Kuvvetleri olarak Kıbrıslı kardeşlerimizin yanında olduk, olmaya devam edeceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın." diye konuştu.
Kalıcı bir barış ortamının oluşabilmesi için KKTC'nin egemenliğinin, bağımsızlığının, hakkının, hukukunun teslim edilmesi gerekliliğini vurgulayan Hulusi Akar, "Bunlar kabul edilmediği, Türk varlığına gerekli saygı gösterilmediği sürece bir çözüm olamayacağını hep beraber gördük." diye konuştu.
Yarım asır süren görüşmelerin ardından bir çözüme varılamadığını dile getiren Akar, "Bunun üzerine kararımızı verdik, egemen, bağımsız iki devletten bahsediyoruz. Artık mesele bu devletin kurulması değil, kurulmuş olan bu devletin tanınması meselesi.” dedi.
Türk Devletleri Teşkilatında, KKTC'ye gözlemci üye statüsü verilmesinin önemine de işaret eden Hulusi Akar, şunları kaydetti:
"Bizler, garanti ve ittifak anlaşmaları çerçevesinde yapılması gerekenleri yaptık, yapmaya devam edeceğiz. Diğer taraftan Yunanistan ile olan münasebetlerimizi de etkili bir şekilde sürdürmeye ve barış elimizi uzatmaya devam ediyoruz. Biz barıştan, görüşmelerden yanayız. Türkiye ve Yunanistan arasındaki sorunların barışçıl yol ve yöntemlerle çözülmesinden yanayız ancak diğer taraftan da ne Kıbrıslı kardeşlerimizin ne de kendi haklarımızın çiğnenmesine, bir oldubittiye izin vermeyeceğimizi de herkesin bilmesi lazım."
Bunun çok iyi anlaşılması gerektiğini belirten Akar, şöyle devam etti: "Yunanistan'da belli bazı siyasiler barış girişimlerini maalesef sabote ediyor, kendi iç çekişmelerine iki ülkenin hak ve menfaatini feda ediyor. Anlaşılmaz şekildeki silahlanma sevdasıyla iki ülke arasındaki barışı, istikrarı bozmak için ellerinden geleni yapmaya devam ediyorlar. Biz diyalogdan yana olduğumuzu her zaman söyledik fakat hakkımızı, hukukumuzu da çiğnetmeyeceğiz."