Meserret Taşkın'dan mektup var: Sağlık olsun

Sağlık da tıpkı ev işleri gibi hanımlar. Değeri, yoksun kalınınca anlaşılıyor.

Hastalık eşitlikçi. Kim olursanız olun benzer şekilde geliyor, benzer etkileri yapıyor. Ama, tedavi öyle değil. İyi tedaviye zamanında ulaşırsanız iyileşiyorsunuz; imkânınız yoksa, sağlık hizmetine ulaşamazsanız ölebiliyorsunuz.

Sağlık konusundaki bu düşüncelere de benim gibi ya hasta olduğunuzda ya da hasta baktığınızda dalıyorsunuz efendim.

Eskiden çocuklar hasta olduğunda büyükler derlerdi ki “Çocuğun hasta olduğuna mı yanayım, huyunun değiştiğine mi?” Aslında işin içine hastalık girince herkesin huyu değişiyor. Rahmetli annem de “Hasta mı oldun, hasta mı baktın?” derdi. Böyle zamanlarda herkes ilgi, sevgi, dostluk istiyor. Yalnızlık, hastaysanız daha da zor geliyor.

Dayanışma zor zamanlarda çok önemli. Yaşadığımız büyük deprem felaketinde de bunu gördük. İnsanlar, ancak dayanışma ile ayakta kalabiliyor. Sağlık personeli dostlardan dinliyorum. Depremden sonra hastanelere gelen yaralılarla birlikte hem ağladık, hem görevimizi yaptık diyorlar. Şimdi, herkes daha sakin. Ama, hastanelerde birbirini daha önce tanımayan insanların yardımlaşması, sağlık personeli- hasta kaynaşması, personelin cansiperane iyileştirme için çabalaması, refakatsiz yaralılara gönüllülerin yardımcı olması; bunların hepsi kuşkusuz  insanlarımızın sağlığına kavuşması için çok önemli.

Tedavinin de hastalık kadar eşitlikçi olduğu günlere ulaşabilmek dileğiyle sağlıcakla kalın efendim.

Sadık Okurunuz
Kırkbeşini aşkın
Meserret Taşkın