Milli Eğitim Bakanı Selçuk, kadına ve çocuğa yönelik şiddette eğitim yoluyla mücadeleyi anlattı:
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "600 bin civarında öğretmene Kovid-19 aşısı yapıldı. Çok kısa bir süre içerisinde tamamına aşı uygulanacak." dedi.
TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Tüm Yönleriyle Araştırılarak Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu'nda "Kadına ve Çocuğa Yönelik Şiddette Eğitim Yoluyla Mücadele" başlıklı sunum yapan Selçuk, EBA'da aile içi şiddetin nasıl önleneceği konusunda hazırlanan videolar bulunduğunu söyledi.
Şiddetle mücadelede rehberlik temelli yaklaşım benimsediklerini belirten Selçuk, "Bu rehberliğin bütün eğitim personelince içselleştirilmesi ve çevresel risk ortamlarının bilinerek hareket edilmesi son derece önemli." diye konuştu.
Selçuk, 255 rehberlik ve araştırma merkezinde yaklaşık 35 bin rehber öğretmen bulunduğuna işaret etti. Bakan Selçuk, bu rehber öğretmenlerin her sene ihtiyaç duyulan alanlarda sürekli eğitim aldığını aktardı.
Rehber öğretmenlere gelecek yıllarda ne olabileceğine dair eğitimler verildiğini de dile getiren Selçuk, çocuklarda öz yönetim, motivasyon, odaklanma, dikkat dağınıklığı, obezite, göz bozukluğu gibi konularda gelecekte ortaya çıkabilecek risklerle ilgili çalışmalar yürüttüklerini ifade etti.
KİŞİLİK GELİŞİMİ DAHA KRİTİK
Sosyal duygusal gelişimin şahsiyet gelişiminin ana figürü olduğunu aktaran Selçuk şunları söyledi:
"Biz, bir çocuğun eldeli toplamayla ilgili eksikliğini gidermek konusunda elbette bir göreve sahibiz, bir mecburiyetimiz var. Ama bir çocuğun şahsiyet oluşumu, onun kişiliğinin gelişimi çok çok daha kritik ve sosyal, duygusal gelişim bu açıdan çok önemli. Bir çocuğu ayakta, dik tutan şey kişiliğidir, kimliğidir. Onun matematikteki, fizikteki bir kazanımı iyi bilip bilmemesi değildir. Şiddetle ilgili mesele de kişilikle, mizaçla ilgili bir meseledir. O yüzden sosyal-duygusal gelişim meselesi, fiziksel hareket meselesi, sanatla ilgilenme meselesi bizim telafi programlarımızın da omurgasını oluşturuyor. Yaz döneminde ve sonrasında ortaya çıkan uyum programlarında asıl vurgumuz, bu sosyal duygusal gelişim ve çocuklarda kültürel birikim, çocuklarda sanatla iştigal etmek, çocukların spor yapması."
Selçuk, bu yüzden bir senede 10 bin atölye açtıklarını, hedeflerinin 100 bin olduğunu kaydetti.
"Siber zorbalık" konusunun da çok ilgilendikleri bir alan olduğunu vurgulayan Selçuk, "Son zamanlarda yaptığımız ölçümlerde siber zorbalığın arttığını görüyoruz ve rehber öğretmenlerimiz de bu konularla ilgili eğitim veriyorlar." dedi.
Salgın sürecinde "psikolojik iyi oluş" başlığı altında bir araştırma yaptıklarını dile getiren Selçuk, "Acaba kovid süreci şiddeti nasıl etkiledi, acaba kovid süreci anne davranışında kız, erkek çocuk davranışında, ergen davranışında, liselilerde, ilkokullarda nasıl bir tablo sergiliyor ki biz ileri dönük hangi önlemleri almalıyız' şeklinde bir iyi oluş çalışması yaptık. 47 bin 968 ortaokul ve lise talebesine yönelik bir çalışma var. Bunun dışında başka çalışmalar da var." diye konuştu.
Kadına yönelik şiddet nedeniyle nakil yapılan öğrenci sayıları hakkında bilgi veren Selçuk, ikameti geçici olarak değiştirilmek zorunda kalınan ve nakil yapılan öğrencilerin 2019-2020 eğitim öğretim yılında 10 bin 649, 2020-2021 eğitim öğretim yılında 11 bin 118 olduğunu kaydetti.
İLKOKUL, ORTAOKUL VE LİSE İÇİN EĞİTİM KANALI KURAN KAÇ ÜLKE VAR?
Selçuk konuşmasının ardından milletvekillerinin sorularını da yanıtladı.
Okullarda yüzde 18 civarında kadın yöneticinin bulunduğunu belirten Selçuk, "Öğretmenlerimizin yüzde 60,8'i kadın. Bunun yöneticiliğe doğru da gitmesi lazım. Elbette toplumsal olarak, yaşam biçimi olarak, kültür olarak talep meselesi de çok önemli. Belli bir konuda bir pozisyon söz konusu olduğunda erkeklerin yönetim görevlerinde olma arzuları nispi olarak daha yüksek." dedi.
Kovid-19 ile mücadele sürecinde eğitimin devam edebilmesi için başka ülkelerde salgın döneminde neler yapıldığını somut olarak izlediklerini bildiren Selçuk şunları kaydetti:
"Eğitim televizyonu olarak ilkokul, ortaokul, lise için ayrı kanal kurabilen dünyada kaç ülke var? Üç ülke var, birisi Türkiye. Dolayısıyla diğer ülkeler eğitimde ne yaptı, Türkiye ne yaptı sorusunun yanıtı olarak gerçekten çok önemli. Dünyada en çok canlı ders yapan ülke kimdir, kendi nüfusuna oranla? Türkiye'dir. Bütün eğitim bakanlıklarının web sitesi var. Bunların içerisinde veli, öğrenci ve öğretmen tarafından en çok ziyaret edilen ve içinde en çok saat geçirilen web sitesi hangisidir? EBA'dır."
KAÇ ÖĞRENCİNİN EBA'YA GİRDİĞİ YA DA GİRMEDİĞİ KONUSUNDA VERİ VAR
Milli Eğitim Bakanı Selçuk, kaç öğrencinin EBA'ya girdiği ya da girmediği konusunda ellerinde veri bulunduğunu, bu konudaki eksikliklerin farkında olduklarını dile getirdi.
Bir milyondan fazla öğrencinin, her türlü imkanı olduğu halde canlı derse bazen katıldığını, bazen katılmadığını anlatan Selçuk, "Bu, motivasyonel problem de olabilir, aile içindeki düzenlemelerle ilgili bir konu da olabilir. Biz her bir velimize gerçekten özgür bir alan bırakmaya çalıştık. Tercihi ne olursa olsun, ailesindeki koşullar ne olursa olsun; eğer 'a' seçeneğini seçerseniz de 'b' seçeneğini seçerseniz de biz her türlü hizmeti veririz." ifadesini kullandı.
EBA'da altyapıdan kaynaklanan, internet hızıyla ilgili bazı sorunlar yaşadıklarını aktaran Selçuk, "Bir kere, 'EBA çöktü.' diye bir ifade kullanıldı, dört saatliğine oldu. O da yanlış anlaşılmadan kaynaklanan; bir server engellemeyle, dış müdahaleyle, siber saldırıyla ilgiliydi. Ama bu arada WhatsApp iki kere çöktü, Google'da ve diğerlerinde bir kapanma oldu. Bu tür şeylerde bunlar olağandır." şeklinde konuştu.
EBA'ya erişimle ilgili verilerin web sitesinde de paylaşıldığını dile getiren Selçuk, "15 bin 300 EBA Destek Merkezi açtık. Öğrencinin kendi okulu olması şart değil, herhangi bir okula gidip oradaki EBA Destek Merkezi’nden de öğrenci yararlanabilir. Merkezler özellikle ihtiyaç duyulan bölgelere özel olarak seçilmiş okullardır." dedi.
600 BİN CİVARINDA ÖĞRETMENE AŞI UYGULANDI
Ziya Selçuk, pandemi sürecinde doktorların hemen ardından şubat ayının başında aşısı yapılmaya başlanılan ikinci meslek grubunun öğretmenler olduğunu anımsatarak, "600 bin civarında öğretmene Kovid-19 aşısı yapıldı. Çok kısa bir süre içerisinde tamamına aşı uygulanacak." dedi.
Sık sık müfredatın değiştiği eleştirilerine değinen Selçuk şöyle devam etti:
"Müfredatın değiştirilerek tek bir parametreyle bir sistemin dönüştürüleceğine inanmıyorum. Mevcut müfredatın iyileştirilmesi, etkili kullanılması, optimizasyonu üzerinde çalışıyoruz. Geldiğimizden beri hiç müfredat değişikliği yapmadık. Bana birisi dese ki, sizin matematik müfredatınızla İngiltere'nin, Almanya'nın, Fransa'nın müfredatını karşılaştıracağız, emin olun hemen hemen hiçbir farkı yok. Uygulamada ne var, neyle karşılaşıyoruz? İyileştirmemiz gereken alanlar var. O yüzden PISA'da bir yılda 12 ülke birden yukarı çıktık, o yüzden TIMSS'de 15-16 ülke birden yukarı çıktık." diye konuştu.
Eski eşi tarafından öldürülen Emine Bulut'un kızıyla ilgili bir soruya Selçuk, "Olayın ardından tabii ki bizzat temasa geçildi, koruma altına alınması söz konusu oldu. Bu arada anneannesinin yanında kalmasıyla ilgili psikolojik danışman arkadaşlarımızın, 'Kesinlikle bu daha sağlıklı olacak.' şeklinde bir raporu oldu. Bu arada bir özel okula gitmek istedi, evlerine çok yakın olan. Oraya ücretsiz olarak kaydı yapıldı ve yerleştirildi.” dedi.
Tacizde bulunduğu iddia edilen öğretmenlerle ilgili bir soru üzerine de Selçuk, Bakanlığın her ay toplanan disiplin kurulunda bu konuların da görüşüldüğünü kaydetti.
Selçuk, "Hukuk bize, 'Bu fiili işleyen kişinin görevden ihraç edilmesi lazım.' diyor ve kesinlikle ihraç ediliyor. Zaman kaybı olmaksızın hemen yapılıyor. Milli Eğitim Bakanlığı olarak eğitim gibi ulvi bir konuda, bir okul ortamında böyle bir şeyi mazur görmemiz; acaba, ama, fakat gibi birtakım kelimelerle, birtakım zorlamalara girmemiz asla söz konusu olamaz. Burada ne gerekiyorsa o yapılır." diye konuştu.