Mimar ve mühendisler norm kadro istedi

Belediye şirketlerinde çalışan mimar, mühendis ve şehir plancıları kamudaki ücret ile özlük hakları dengesinin bozulduğunu kaydetti. Yaklaşık 9 bin personel için iş barışı istendi.

Belediye Mimarları ve Mühendisleri Derneği, 696 sayılı KHK ile getirilen belediye şirket işçiliğine karşı eşit işe eşit ücret ve norm kadro istedi.

2017 yılındaki düzenleme ile taşeron şirketlerde teknik kadroda çalıştırılan mühendis ve mimarlar artık şirket işçisi olarak çalıştırılmaya başlandı. Dernekten yapılan açıklamada, belediye ve il özel idare şirketlerinde görev yapan personelin norm kadro talebi dile getirildi. Sayılarının 9 bini bulduğu belirtilen raporda, belediye şirketlerinde çalışan mühendis ve mimarların artık mutsuz ve umutsuz bir çalışan kitlesi oluşturduğu vurgulandı. Raporda şunlar yer aldı:

“Çalışma koşullarının içinde barındırdığı fiziki sorunlar, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin yetersizliği, düşük ekonomik ve sosyal haklar ile çalışmak zorunda kaldık. Bugün itibariyle, mevcut durumun sürdürülebilir olmadığı, belediye yöneticileri dahil olmak üzere bütün kesimlerin kabulündedir. Tüm bu nedenlerden dolayı Belediye ve İl Özel İdare Şirketlerinde 4857 sayılı İş Kanununa tabi işçi olarak çalıştırılan Mühendislerin, Mimarların ve Şehir Plancılarının 657/4-A Devlet Memuru kadrolarına geçirilmesi kalıcı bir çözüm olarak tek çaredir.”

MEMUR İŞİ YAPIYORLAR

Memur meslektaşlarıyla aralarındaki farkın giderek açıldığına işaret edilerek “Taşeron şirketlerde çalışırken hiçbir resmi belge veya işe imza atamayan mühendis ve mimarlar, şirket işçisi olduktan sonra memur eliyle yürütülmesi gereken işlerin neredeyse tamamında icracı ve imzacı olarak çalıştırılmaya başlanmıştır. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi olarak çalışan memur meslektaşlarıyla aynı işleri yürütmekte olmalarına rağmen aralarında büyük, sosyal ve ekonomik farklılıklar yaratmış, iş barışını zedelemiş ve kamudaki özlük hakları dengesini giderek bozarak birçok mağduriyete sebep olmuştur…” denildi.

ÖZLÜK HAKLARI GÖRMEZDEN GELİNİYOR

İmza yetkilerini kullanamadıklarını kaydeden mühendis ve mimarlar adına da şu ifadelere yer verildi.

“Kamu yararına çalışan belediye ve il özel idare şirketlerinde istihdam edilen mühendislerin, mimarların ve şehir plancılarının mali sorunlarının ve özlük haklarının görmezden gelinmesi, ayrıca mühendislerin, mimarların ve şehir plancılarının mesleki denetim kapsamında imza yetkilerinin kurallara uygun şekilde işletilmemesi sadece belediye ve il özel idarelerinin değil, tüm ülkenin maddi menfaatlerine ters düşmektedir…

EŞİTLİĞE AYKIRI

“Kamu iş ve işlemlerinde idari mahkemeler görevliyken, kanunlar nezdinde taşeron işçi olan belediye şirket işçileri belediye ve il özel idare şirketi mühendis ve mimarlarının yasal mevzuat kapsamında imza yetkilerinin olmayışı ve bu yönüyle icra ettikleri ve imza attıkları işleri hukuken yetkisiz şekilde yapıyor olmamız sebebiyle yargı makamlarınca sorumlu statüde sayılmamamız anayasanın eşitlik ve adalet ilkelerine aykırı olduğu gibi toplumsal açıdan da çözüme kavuşturulması gereken önemli bir husustur. Bu husus başta anayasa olmak üzere tüm yasal mevzuata aykırılık teşkil etmektedir.

TALEPLERİNİ SIRALADILAR

“24 Aralık 2017’de Resmi Gazete' de yayımlanan 696 sayılı KHK ile Belediye ve İl Özel İdare Şirketlerinde Şirket İşçisi olarak, 4857 sayılı İş Kanunu'na tabi çalışan, memur eliyle yürütülmesi gereken asıl işleri yapan mühendislerin, mimarların ve şehir plancılarının, sosyal, mali, özlük haklarının düzeltilmesi ve çalışma barışının sağlanması amacıyla; söz konusu personelin 657 sayılı Devlet Memurları Kanun uyarınca devlet memuru kadrolarına ve diğer çalışan şirket işçisi personellerin yaptıkları iş ve/veya mezuniyet dereceleri göz önüne alınarak uygun norm kadrolarına geçirilmesi talebimizi takdir ve tensiplerinize arz ederiz.”

Sonraki Haber