Nasrallah söz vermişti! İşte 'Hayfa Körfezi çılgınlığı'

İsrail'in kuzeyinde üç gündür süren yoğun roket yağmurları şiddetini koruyor. Hayfa'da hayat durdu, kentin ekonomisi zayıflıyor. Rusya'nın da girişimlerde bulunacağı söylenen ateşkes konusunda ise Tel Aviv'in uçuk talepleri, Hizbullah'ın ise uzun süre savaşacak gücü var.

İsrail'de kullanılan yaygın bir deyiş Hayfa'nın ülkedeki rolünü şöyle özetliyor: “Hayfa çalışır, Kudüs dua eder ve Tel Aviv oynar”. Fotoğraf, 11 Kasım.

Hizbullah pazartesiden salı öğleden sonraya kadar ağır bombardımana devam ederek 200'ü aşkın roket ve çok sayıda İHA daha ateşledi. Son üç günde en az 600 roketi sınırın diğer tarafına gönderdi. İsrail basını, 13 kişinin yaralandığı saldırıları “Hayfa Körfezi çılgınlığı” ifadeleriyle tanımladı; bazı kent ve yerleşimlerin bugüne kadarki en ağır salvolara maruz kaldığını yazdı. Bunların başında Hizbullah'ın Şehit Lideri Hasan Nasrallah'ın hayalet kente dönen “Kiryat Şimona gibi olacak” dediği Hayfa geliyor. İsrail'in en büyük üçüncü kenti üç ayrı dalgada 100'ü aşkın roket ve İHA ile hedef alındı. Hayfa Belediye Başkanı Yona Yahav salı günü, "Benzeri görülmemiş bir ekonomik darbe aldık. Her şey durdu, sokaklar boş, dükkanlar kapalı.” dedi. Kentin ekonomik açıdan zayıflamasının “tüm İsrail'i etkileyeceğini” de ekledi.

İsrail Kanal 12, roketlerin büyük bölümünün işgal güçlerinin Lübnan'ın güneyinde “temizlediğini” iddia ettiği yerlerden atıldığını bildirdi ve ekledi: “İsrail kuzeyde tökezliyor ve derinlerde darbeler alıyor.” Ağır bombardıman altında geçen gün boyunca sirenler ve sığınaklara hücum bir kez daha yerleşimcilerin rutinini belirledi. Ayrıca Hizbullah güdümlü füze, top mermisi ve İHA sürüleriyle düzenlediği beş farklı operasyonda Lübnan'ın güneyinde ilerlemeye çalışan işgal güçlerini hedef aldığını, ölüm ve yaralanmalara neden olduğunu açıkladı.

BAHANELER SÖZLEŞMESİ

Taraflar arasında olası ateşkes anlaşmasına yönelik olarak ise Tel Aviv cephesinden çelişkili ve cüretkar açıklamalar geliyor. Yeni Savunma Bakanı İsrael Katz, "Savaş hedeflerine ulaşıncaya kadar ateşkes veya dinlenme dönemi olmayacak, Hizbullah'a yönelik saldırılar durdurulmayacak.” dedi. “Zafer ilan etmemizi sağlayacak iyi bir teklif sunulursa bunu kesinlikle ciddiye alacağız." diye ekledi.

Adını artık çok sık duymaya başlayacağımız, dünkü manşetimizin öznesi yeni Dışişleri Bakanı Gideon Sa'ar, müzakerelerde "Belirli bir ilerleme olduğunu” iddia etti. Tel Aviv ateşkes sağladıktan sonra “Hizbullah'ın sınır boyunca askeri varlığını yeniden kurması halinde” İsrail'in Lübnan'da askeri eylemde bulunmasına izin verilmesini talep ediyor. Times of Israel'e konuşan bir İsrailli yetkili, "Bize ateş açma, ordularını güçlendirme, Suriye üzerinden silah getirme girişimleri olursa harekete geçeceğiz" dedi. Bu da herhangi bir bahaneyle Lübnan'a kara operasyonu yapabilmek anlamına geliyor. Tel Aviv, bu konuda Washington'dan garanti talep ediyor.

TRUMP'I BEKLERKEN...

Hizbullah Basın Sözcüsü Muhammed Afifi resmi bir ateşkes önerisini almadıklarını ve uzun bir savaşa da hazır olduklarını belirtti. Donald Trump'ın ABD başkanlığına seçilmesinden bu yana "Washington, Moskova, Tahran ve diğer başkentler arasında temaslar" olduğunu da ekledi. Axios sitesine konuşan bir yetkili Hizbullah'ın, İsrail'in Lübnan'daki askeri eylemlerini yeniden başlatmasını sağlayacak herhangi bir anlaşmayı kabul etmeyeceğini söyledi.

Kamu yayıncısı KAN'a göre Kremlin'den ismi açıklanmayan üst düzey bir Rus yetkili, Rusya'nın Lübnan ve İsrail arasındaki olası anlaşmasında rol oynayabileceğini söyledi. Rus yetkili, “Rusya sivillerin öldürülmesini durduracak ve sivil altyapının tahrip edilmesini önleyecek her şeye yardım etmeye ve destek vermeye hazırdır.” dedi.

İsrail basın kaynaklarına göre Tel Aviv, Donald Trump'a yakın çevrelerden gelen Lübnan'daki savaşın 20 Ocak'tan önce sonlandırılması talebi ışığında 60 gün daha kara operasyonlarını sürdürmek istiyor. Bunun ardından eğer hedeflerine ulaşırsa geri çekilmeyi ve yerini Lübnan ordusu ile Birleşmiş Milletler misyonu UNIFIL'e devretmeyi planlıyor. Tüm bunları da sadece canı istediğinde Lübnan'a kara ve hava operasyonları düzenleme hakkını saklı tutarak elde etmeyi amaçlıyor.

Sonraki Haber