NATO'ya veto diyemediler
Hükûmetin Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliğine veto işareti vermesi, CHP, İyi Parti ve HDP'yi rahatsız etti. Üç partinin de Türkiye'nin güvenliği konusunda kaygı duymamaları dikkat çekti
Baltık ülkeleri İsveç ve Finlandiya, NATO'ya üye olmak için adımlarını hızlandırdı ancak hükümet, iki ülkenin “terör örgütlerinin misafirhanesi” gibi olduğunu belirterek NATO üyeliklerine olumlu bakmanın mümkün olmadığını söyledi. Hükümetin olumsuz yaklaşımının ardından muhalefet partilerinden de açıklamalar geldi. CHP, “ne olursa olsun NATO üyeliğinin tartışmaya açılmaması gerektiğini” savundu. İyi Parti, iktidarın politikalarını “pokerde kartlar açıkken blöf yapmak” olarak tanımladı. HDP ise terör örgütlerini görmezden gelerek, Türkiye’yi “Kürtlere düşmanlık etmek” ile suçladı.
‘KİŞİSEL KARARLAR VERİLMEMELİ’
İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğine ilişkin hükümetin “PKK ve YPG’yi terör örgütü olarak görmüyorlar.” eleştirisini Meclis’te basın toplantısı düzenleyen CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir’e sorduk. Özdemir, sürecin iyi değerlendirilmesi gerektiğine vurgu yaparak şunları kaydetti:
“Biz bu tür süreçlerin çok ciddi değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. İkili eleştirileri uluslararası boyuta taşımayın diye eleştiriyoruz… Burada yine daha dikkatli tartışılması gerekiyor. Ne olursa olsun ülkemizin AB kurumlarında NATO üyeliğinde temel stratejimiz olarak ülkemizi tartışmalı bir noktaya getirmemeliyiz. Bu iktidarı da aşan ciddi ülkenin güvenliği ve kazanımları açısından ciddi kararlardır. Aceleyle hızlıca kişisel kararlar verilmemeli. Tutarlı açıklamalar yapılmalı. Ülkemizin itibarı ve güvenliği temel öncelik olmalıdır.”
‘KÜRTLERE DÜŞMANLIK’MIŞ!
Aynı soruyu, HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç’a da ilettik. Oluç, hükümetin değerlendirmeleri için “içler açısı” ifadesini kullandı. Türkiye’nin Kürtlere düşmanlık yaptığını savunan Oluç, şöyle devam etti:
“Bu iktidar nerede dünyada bir Kürt varsa orada düşmanlık yapmayı görev edinmiş vaziyette. İsveç, Finlandiya… Kürtlere düşmanlık etmek üzere kurgulanmış bir anlayış var. NATO üyeliği meselesini bile Kürtler üzerinden tartışan bir iktidarın durumu, içleri acıtıyor. Bu ülkede 15 milyondan fazla Kürt var bunun üzerini örtemezler. Camdan bir kulede oturacaksınız iktidar olarak oraya buraya taş atacaksınız. Camdan kulede otururken bir başka NATO üyesi gelse bu iktidarın El Nusra, IŞİD, El Kaide gibi yapılarla ilişkilerini gündeme getirirse ne olur haliniz… Dış politikada yanlış zeminde sürdürülüyor.”
‘AÇIKLAMALARA KARŞI ÖNLEM ALINMALI’
İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Kamil Erozan ise sosyal medyadan konuya ilişkin görüşlerini paylaştı. Erozan, şunları söyledi:
“Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliği konusunda iktidarın izlediği politika pokerde kartlarınız açıkken blöf yapmaya benziyor... Bunun da ötesinde hangi ülke NATO üyesi olabilmek için PKK'ya destek olmayacağım der..? Diğer ifadeyle geçmişte PKK'ya destek olduğunu kabul eder..? Kaldı ki NATO ve ABD Türkiye'nin bu iki ülkenin NATO'ya katılmasını engellemeyeceğinden emin olduklarını daha şimdiden açıklamış durumdalar... Dolayısıyla AKP Genel Başkanı'nın cuma namazı çıkışı promptersiz yaptığı açıklamaları önlemek için gereken tedbirler alınmalı.”