Nesli tehlike altındaki sürüngenler takip edilecek

Bukalemun, tosbağa, toprak kertenkelesi, Kafkas engereği başta olmak üzere nesli tehlike altındaki 500 sürüngen ve amfibi çip takarak izlenecek.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı "Özel Çevre Koruma Bölgelerinde Yaşayan Sürüngenlerin (Herpetofauna Elemanlarının) Araştırılması, Korunması ve İzlenmesi Projesi" yürütüyor.

Bakanlık, proje kapsamında, Antalya'nın Belek, Kaş-Kekova, Muğla'nın Fethiye-Göcek ve Köyceğiz-Dalyan ile Trabzon'un Çaykara ilçelerindeki 5 Özel Çevre Koruma Bölgesi'nde sürüngen türlerini takip edecek.

BUGÜNE KADAR YAPILMIŞ EN DETAYLI ÇALIŞMA YÜRÜTÜLECEK

Bakanlık, alanında uzman akademik kadrolarla, Özel Çevre Koruma Bölgeleri'nin önemli bir parçası olan sürüngen ve amfibiler ile ilgili bugüne kadar yapılmış en detaylı çalışmayı yürütecek.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un koordine ettiği proje kapsamında, çip takılacak 500 sürüngen, radyo telemetri sistemi ile uydudan gözlemlenecek. Sürüngenlerin, vücut ısılarının düşük olduğu sabahın erken saatlerinde çip takılarak izlenmesine başlanacak.

EKOLOJİK KORİDORLAR BELİRLENECEK

İzlenecek sürüngenlerin, yaşam alanlarının bilimsel çalışmalara dayalı olarak daha güvenilir, sağlıklı ve korunur hale getirilmesi amaçlanıyor. Elde edilecek verilerle korunan alanlarda ekolojik koridorlar da belirlenecek.

Proje sonunda, bukalemun, tosbağa, toprak kertenkelesi, Kafkas engereği, Kafkas kurbağası, Fazıla kara semenderi gibi türlerin yoğunlukları, popülasyonlardaki sayısal değişimler, habitat tercihleri, alan bağımlılıkları ve iklim değişikliğinden ne şekilde etkilenebilecekleriyle ilgili sayısal sonuçlara ulaşılacak.

POPÜLASYON VERİLERİNE ULAŞILACAK

2 yıl sürecek saha çalışmalarında, nesli tehlikedeki bu türlerin birey sayıları, ölüm oranları gibi popülasyon verilerine ulaşılarak koruma stratejileri ortaya konacak.

Türlerin nesillerinin devam edebilmesi için uygulanacak koruma alternatifleri, projede elde edilecek veriler ile mümkün olacak. Projenin, sağlıklı bir ekosistem tesis ederek, insan ve doğa ilişkisini düzenleyici yönde önemli bir adım olması hedefleniyor.

Sonraki Haber