Netanyahu'nun tehdidi altında Refah’a destek sürüyor

İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentine son 24 saatte düzenlediği saldırılarda onlarca kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. Kente cumayı cumartesiye bağlayan gece yapılan hava saldırılarında ise en az 44 kişi yaşamını yitirirken, cesetleri gören Associated Press (AP) muhabirlerine göre ölenler arasında en küçüğü üç aylık 12 çocuk da bulunuyor. Refah'ta barınan bir buçuk milyon fazla Filistinli mülteci, İsrail'in Gazze Şeridi'nin görece güvenli son noktasına yönelik geniş çaplı kara saldırısına karşı hazırlanıyor. İsrail güçleri son dört aydır HAMAS'a karşı yürüttüğü savaşta kara operasyonlarını güneye doğru genişletirken, Mısır sınırında bulunan ve savaştan önce yaklaşık 280 bin kişiye ev sahipliği yapan Refah, şu anda Gazze Şeridi'nin 2 milyon 300 bin kişilik nüfusunun yarısından fazlası için son sığınak haline geldi. İsrail, geçtiğimiz haftalarda sivillere kentin hemen kuzeyindeki Han Yunus'ta yaşanan şiddetli kara çatışmalarından kaçarak buraya sığınmalarını söyledikten sonra bile Refah'a neredeyse her gün hava saldırıları düzenliyor.

'AMAÇ FİLİSTİNLİLERİ GAZZE'DEN ÇIKARMAK'

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu cuma günü konuya ilişkin yaptığı son açıklamada, İsrail Ordusu ve Savunma Bakanlığına askerlerin Refah'a girmesi ve sivilleri tahliye etmesi için plan hazırlama talimatı verdiğini söyledi. Fakat bu kadar insanın bu kadar kısa sürede, hangi şartlarda nereye taşınacağına dair bilinmezlikler sürüyor. Netanyahu'ya göre tüm operasyon, Ramazan ayından hemen önce en geç 10 Mart'ta son ermeli. Mısır Dışişleri Bakanı Sameh Shoukry, cumartesi günü yaptığı açıklamada İsrail'in Refah'a yönelik bir kara saldırısının "feci sonuçlar" doğuracağını ve Tel Aviv'in nihai amacının eninde sonunda Filistinlileri topraklarından çıkarmak olduğunu söyledi. İngiliz The Guardian gazetesine konuşan Mısırlı bir yetkili, Refah'tan kaçan Filistinlilerin hiçbir koşulda Sina Yarımadası'na geçmesine izin verilmeyeceğini ve onları Mısır topraklarına yerleştirmeye yönelik herhangi bir girişimin Kahire ile Tel Aviv arasındaki 1979 tarihli barış anlaşmasını çökerteceğini söyledi. Ancak operasyonun kaçınılmaz olduğunu ima eden Netanyahu, yardım kuruluşları ve uluslararası toplumdan gelen Refah saldırısının bir "kan banyosu" olacağı yönündeki uyarılara rağmen operasyona devam etmeye hazır görünüyor. İsrail Başbakanı'nın ofisinden cuma günü yapılan açıklamada "Dört HAMAS taburunu orada bırakarak, savaşın amacına ulaşması mümkün değil." denildi.

BMGK'YA ACİL TOPLANTI ÇAĞRISI

Netanyahu'nun açıklamasına yönelik eleştiriler gecikmedi. Birleşmiş Milletler (BM) Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu (UNRWA) Başkanı Philippe Lazzarini, İsrail'in Refah'a yönelik büyük bir saldırısının "sadece sonu gelmeyen bir trajediye yol açacağını" belirtti. HAMAS, cumartesi günü yaptığı açıklamada İsrail'in Refah'a yönelik herhangi bir askeri harekatının "on binlerce şehit ve yaralıya yol açabilecek" feci yansımaları olacağını ifade etti. Filistin direnişi, bunun gerçekleşmesi halinde "Amerikan yönetimini, uluslararası toplumu ve İsrail işgalini" sorumlu tutacağını söyledi. Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı, BM Güvenlik Konseyini (BMGK) acil toplantıya çağırarak “İsrail'in insani bir felakete yol açmasını önlemek için BMGK'yı acil olarak toplanması gerektiğini” vurguladı. İsrail'in Refah planları, Netanyahu ile Biden yönetimi arasında günlerdir artan sürtüşmenin ardından, Tel Aviv'in en önemli müttefiki olan Washington'dan da alışılmadık derecede sert eleştiriler aldı. Gerek ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel gerekse Ulusal Güvenlik Danışmanı John Kirby, Refah'a net bir hazırlık planı olmadan düzenlenecek kara harekatının sonuçlarının bir “felakete” neden olacağını ve bunu “desteklemediklerini” iletti. Başkan Joe Biden da cumartesi günü İsrail saldırılarının “abartılı” bir hal aldığını söyledi ve "Gazze'de açlıktan ölen pek çok masum insan var, bu son bulmalı." ifadelerini kullandı.