Noruz mobarak bad
Farsça’da “nev” yeni, “ruz” ise gün demektir. Nevruz Türkçe telaffuzunda yeni gün demek olmakla birlikte İran’da Şemsi takvimine göre ise yılın ilk günüdür. 21 Mart itibariyle Şemsi Güneş takvimine göre İran 1399 yılına giriyor.
Esfand (12. ay) bitiyor ve farvardin (1. Ay) başlıyor. İran’da Nevruzla birlikte 4 günü resmi olmak üzere toplamda 14 günlük izin kullanılıyor. Bizim kullandığımız Miladi takvime göre ise bu tarih 21 Mart’a denk gelmektedir. 21 Mart’tan itibaren tatil, dinlenme ve gezmeye ayrılan bir sevinç dönemi başlıyor. Ancak bu sene biraz sıkıntılı geçecek çünkü koronavirüs sebebi ile çıkarılan yasa ile şehirlerarası seyahat kısıtlanmış durumda. Dolayısıyla İranlılar hüzünlü bir Nevruz geçirecekler.
Nevruz, yazılı olarak ilk kez 2. yüzyılda Pers kaynaklarında geçmektedir. Bu bayram İran ve Bahai takvimlerine göre yılın ilk gününü temsil etmesi sebebiyle, günümüz İran’ında her ne kadar dini bir motif taşımasa da yine de halk tarafından coşkuyla kutlanmaktadır. Nevruz hem Zerdüştlük hem de Bahailer için kutsal bir gün olmakla birlikte, Anadolu ve Orta Asya’da Türk halklarında, Göktürklerin Ergenekon’dan çıkışı anlamıyla baharın gelişi olarak da kutlanmaktadır. Ayrıca bu günün yine İran ve Kürt mitolojisinde Demirci Kawa efsanesine dayandığına inanılmaktadır.
Burada çok enteresan bir benzer nokta vardır. Nevruzun kökeninde İran inancında Demirci Kawa, Türk inancında da eritilen demir ile dağdan bahsedilmektedir. Burada insan özgürlüğünün ve bahar neşesinin demiri eritecek kadar güçlü olduğu yönünde bir vurgu vardır sanki.
KARANLIK VE IŞIĞIN DENGESİ
2010 yılında, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu Pers ve Türk kökenli 3.000 yıldan beri kutlanan bu şenliği Dünya Nevruz Bayramı ilan etmiştir. Yine Abu Dabi’de hükümetler arası toplanan Birleşmiş Milletler Manevi Kültür Mirası Koruma Kurulu, 28 Eylül - 2 Ekim 2009 tarihleri arasındaki yapılan toplantı sonucu 21 Mart 2010 tarihini “Dünya Nevruz Bayramı” olarak kabul etmiştir.
Nevruz, yani 21 Mart baharın ilk günü olarak kabul edilmekle birlikte bugünün başka bir anlam ve önemi de vardır. 21 Mart Kuzey Yarım Küre’de bahar ekinoksunun (gün ve tün) eşitliğinin oluştuğu gündür. Bu günde güneş ekvatora dik açı ile gelip, gece ve gündüz süreleri eşitlenir. Ayrıca Kuzey ve Güney Kutbu aynı anda gündoğumu hattı altına girer ve o gün, gün ışığı her iki yarım küreye de eşit dağılır. Yani, gündüzün ve karanlığın her iki yarım kürede de eşitlendiği gündür. Bu açıdan baktığımızda insanoğlunun binlerce yıl öncesinden bugünü keşfetmesi ve dengeyi (ışık ve karanlık) tam olarak bilmesi, Asya uygarlığının geçmişinde ne kadar parlak olduğunu göstermektedir. Bunu belki bir kehanet olarak düşünebiliriz. Kim bilir, belki de 21 Mart 2021 Asya Kıtası’nın hükümranlığı ve Batı emperyalizminin yok olduğu tarih olacaktır.
Nevruzun kurumsallaşmasında efsanevi Pers Kralı Cemşid’in payı olmakla birlikte asıl bunu gelenekselleştiren Zerdüşt’tür. Devlet ricalinde de ilk kutlayan yine efsanevi Pers Hükümdarı Darius’tur. Darius’un bu günü, M.Ö. 487 yılında Apadana Sarayı’ndaki yüz sütunlu salonunda kutladığından bahsedilmektedir. Apadana Sarayının kalıntılarını ve Pers kültürüne dair pek çok değerli eseri keşfetmek için İran’ın Şiraz kentine yakın olan Persepolis antik kentini gezerek görmenizi ayrıca tavsiye ederim. Yine Şiraz’da Zerdüştlerin dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar yöneldikleri ve ibadetlerini merkez alarak yaptıkları yer Şiraz’da bulunmaktadır.
Bahailer ise nevruzu hem bayram hem de dini bir gün olarak kutlarlar. Bahai takvimine göre bu gün yılın ilk günü kutlamasının yanında tuttukları 19 günlük orucun bitmesinin de bayramıdır.
Kürtler’de ise Nevruz Demirci Kawa efsanesine dayandırılmaktadır. Fars mitolojisindeki Kawa efsanesinin Kürt versiyonuna göre, bu efsanenin konusu Dehak adında Asurlu kralın hükümranlığında yaşan Kawa isimli bir demircinin başından geçenlerdir. Dehak, çok zalim ve acımasızdır. Efsaneye göre Dehak, Demirci Kawa tarafından eğitilen suikastçı ve düzenlenen bir ordu ile 20 Martta Asur kralının sarayını yıkar. Kawa, Dehak’ı çekiç darbeleriyle öldürür. Kazanılan zafer sonunda Kawa ve ordusu tüm tepelerde ateşler yakarak bu günü kutlarlar.
TÜRK KÜLTÜRÜNDE NEVRUZ
Türk kültüründe Nevruz ise Türklerin (Göktürklerin) Ergenekon denilen bir vadiyi çevirmiş bulunan demir bir dağı, boz bir Kurdun önderliğinde eritip çıkmalarının, baharın gelişinin, tabiatın canlanışının, tüm Türk boylarınca Orta Asya’dan Balkanlara kadar uzanan bölgelerde M.Ö. 8. yüzyıldan beri kutlandığı bilinmektedir. Türkiye Cumhuriyetinde ise nevruz Birleşmiş Milletlerden önce 1995 yılında ülkemizde bayram olarak kabul edilmiştir.
Yine On İki Hayvanlı Takvimde ve Selçuklu Hükümdarı Melikşah’ın Celali takviminde 21 Mart yılbaşı olarak belirtilmiştir. Divan-ü Lügat-it Türk’te 21 Mart ilkbaharın gelişi olarak yazılmıştır. Türk edebiyatı ve musikisinde de Nevruz, nevruz-u hicaz, nevruz-u acem, nevruz-u seba ve daha birçok isimle de yer bulmuştur.
Nevruz halen Manisa’da 21 Mart’ta mesir macunu şenlikleri ile kutlanmaktadır.
Nevruz, Yezidiler ve Zerdüştlerde dini bayram olarak da kutlanmaktadır. Bu günde Asyalı halklar yemekler yaparak, tatlılar dağıtarak baharın sıcaklığını ve gelişini sevinçle karşılarlar. Nevruzun sahibi çoktur çünkü Nevruz güzellik ve barış demektir. Diriliş demektir. Bitkilerin yeşermesi güneşin tabiatı kucaklaması demektir. Nevruz ışık demektir. Nevruz AYDINLIK demektir. Nevruz aydın birey mutlu insan demektir. Nevruz paylaşım demektir. Nevruz geleceğe umutla bakmak demektir. Nevruz dogmatik düşünceyi yenmek aydın bir gelecek tasavvur etmek demektir.
Geleceğe aydınlanmış bir gözle bakan başta Türk milleti olmak üzere diğer tüm milletlerin Nevruz’u kutlu olsun.
*Yeni gün mübarek olsun.