Nükleer enerjide bir eşik daha aşıldı

Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin üçüncü reaktörünün temeli dün düzenlenen törenle atıldı. Dördüncü reaktör için çalışmaların ise seneye başlayacağı bildirildi. Türkiye Cumhuriyet'in 100. yılında nükleer lige çıkmayı hedefliyor.

Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin üçüncü ünitesinin inşasının başlaması nedeniyle düzenlenen temel atma töreni dün Mersin'de yapıldı. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rus mevkidaşı Vladimir Putin video-konferans yöntemiyle katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan törende yaptığı konuşmada şu mesajları verdi:

'ÜLKEMİZİN YARINLARINI

GARANTİ ALTINA ALIYORUZ'

"Bu hamlemizle enerjide ülkemizin yarınlarını garantiye almayı hedefliyoruz. Önümüzdeki yıl dördüncü reaktörün de temelini atacağız. Tesisimiz yapım esnasında 16 bin, üretim dönemindeyse 4 bin kişilik istihdam sağlayacaktır. Yıllık enerji ihtiyacının yüzde 10'u karşılanacak.

"İlk reaktörü 2023 yılında devreye almayı hedefliyoruz. Diğer reaktörlerin de peyderpey üretime geçmesi için gece gündüz çalışacağız. Hedef nükleer enerjiyi ülkemizin enerji sepetine eklemek. Cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye'yi nükleer enerji sahibi ülkeler ligine katacağız. Bu devasa projeyi Türk-Rus işbirliği sembollerinden biri olarak görüyoruz. İşbirliğimizi yeni projelerle derinleşme noktasında Sayın Putin'le aynı iradeyi paylaşıyoruz.

"Nükleer enerji, 'enerji politikamız' bakımından özel bir yere sahiptir. Karadeniz'deki 405 milyar metreküplük doğalgaz keşfimiz, bağımsız enerji, güçlü Türkiye kararlılığımızın en önemli adımlarından biri oldu. Hedefimiz, enerji üretirken sıfır emisyonla çalışan ve çevreye hiçbir zararı olmayan nükleer enerjiyi ülkemizin enerji sepetine eklemektir. Akkuyu NGS projesinde en sıkı güvenlik tedbirlerine uyulmaktadır, projenin çevre dostu olması için elimizden geleni yapıyoruz. Kurulu gücümüz içerisindeki yerli ve yenilenebilir enerjinin payı yüzde 63.7 seviyesine ulaştı."

Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca, Rus lider Putin’e hitaben mümkün olan en kısa zamanda yüz yüze görüşme temennisi dile getirdi. Rus lider de buna karşılık olarak, “Uzun zamandır görüşmedik, en kısa zamanda görüşme dileklerimle" yanıtını verdi.

PUTİN: YENİ BİR DÖNEM BAŞLIYOR

Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ise konuşmasında, "Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Akkuyu Nükleer Güç Santrali projesini destekleme konusunda anlaştık" ifadelerini kullandı.

"Akkuyu Nükleer Güç Santrali projesinin başarılı bir biçimde hayata geçirilmesi, Rusya’nın Türkiye ile enerji alanında yaptığı işbirliğini yeni bir düzeye taşıyacak" diyen Putin, Akkuyu sahasında toplam 4 ünite kurulacağını belirtti.

Putin, "Kovid-19 ile ilgili zorluklar bile bizi engelleyemedi" dedi ve projede yer alan personelin sağlık güvenliği için gerekli tüm tedbirler alındığını vurguladı. Rus lider, sahada çalışan sayısının 8 bine çıktığını belirterek bu kişilerin çoğunun Türklerden oluştuğunu kaydetti.

Türkiye'de bir ilk olan Akkuyu'nun 2023 senesinde devreye gireceğini belirten Putin, "2023 senesi Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yıl dönümünün kutlanacağı senedir. Ortak projemiz Akkuyu NGS’de yeni bir dönem başlıyor. Akkuyu Nükleer Güç Santrali, Türkiye’nin enerji güvenliğine ciddi bir katkı sunacak, ayrıca ülkenin ekonomisinin büyümesini sağlayacak. Akkuyu NGS projesinde en sıkı güvenlik tedbirlerine uyulmaktadır, projenin çevre dostu olması için elimizden geleni yapıyoruz" diye konuştu.

Rus Rosatom şirketinin operatörü olduğu Akkuyu Nükleer Güç Santrali, her biri 1200 megavat gücünde olan dört üniteden oluşacak. Her ünitesi devreye girdiğinde santralin 4800 megavat düzeyinde elektrik enerjisi sağlaması bekleniyor. Projenin 2022 senesinde tamamlanması bekleniyor.

'TÜRKİYE SINIF ATLAYACAK'

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, temel atma töreninde şu bilgiler paylaştı:

"Akkuyu'nun tasarımı çok sayıda doğal olay ve insan kaynaklı iç ve dış riskler en ince detayına kadar göz önüne alınarak hesaplandı. Akkuyu tam kapasite devreye girdiğinde yılda üreteceği 35 milyar kilovatsaatlik enerjiyle, tek başına tüm Türkiye'nin elektrik ihtiyacının yüzde 10'unu karşılayacak. Akkuyu işletmede kalacağı yaklaşık 60 yıl boyunca 2 bin 146 teravatsaat elektrik üretecek. Sıfır emisyon değeriyle elektrik üretecek Akkuyu, yeşil enerji hedefimizin de önemli bir parçası haline gelecek. Akkuyu, yıllık 128 milyon ton, 60 yıl boyunca da 2.4 milyar ton karbon emisyonunu engelleyecek. Bu, 9 milyon hektar ormanın tutacağı karbon miktarına eş bir rakama denk geliyor."

Dönmez, projenin, üst düzey yerli teknoloji üretimi ve yerli sanayinin gelişmesi açısından da yarar sağlayacağına işaret etti.

Projenin, inşaat aşamasında en yoğun dönemde 16 bin işçinin sahada ter dökeceğini vurgulayan Dönmez, "İşletme aşamasında da inşallah 4 bin kişiyi Akkuyu’da istihdam edeceğiz. Bugüne kadar Akkuyu’da 70 bin adam/saati Nükleer Düzenleme Kurumumuz, 327 bin adam/saati de üçüncü taraf olmak üzere toplam 397 bin adam/saatlik denetim gerçekleştirildi. 14 uzmanımız saha, inşaat ve montaj denetimlerine devam ediyor. Yakın zamanda bu sayıyı 40’a çıkarmayı hedefliyoruz" dedi.

6 MİLYAR DOLARLIK EKONOMİK KATKI

Dönmez, nükleeri sadece elektrik üretiminde değil, ileri teknoloji üretiminde de kullanacaklarını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Özellikle son dönemlerde haberleşme, telekomünikasyon, savunma, sağlık, uzay bilimleri gibi alanlarda yakaladığımız başarının çıtasını, nükleer teknolojiyle bir adım daha öteye götüreceğiz. Türkiye, nükleer enerjiyle sınıf atlayacak. Üst düzey yerli teknoloji üretimi için gereken 'know-how' transferiyle de yerli sanayimizin gelişimine katkıda bulunacağız. Nükleer teknolojiyle birlikte, ekonomimize yaklaşık 6 milyar dolarlık yerli katkı hedefliyoruz."

'400 TÜRK ŞİRKETİ ŞANTİYEDE ÇALIŞIYOR'

Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu (Rosatom) Genel Müdürü Alexey Likhachev de törene katıldı. Likhachev, şu mesajları verdi:

"Altyapıyla ilgili paralel olarak çalışmalara devam ediyoruz. Biz bu yıl içerisinde anahtar niteliğinde birinci ve ikinci ünitede artık reaktörün gövdesini monte edeceğiz. Koruma sistemini inşa edeceğiz ve montajına geçeceğiz. Bizler sürekli olarak santralin Türk iş çevreleri tarafından ilgiyle izlendiğini görüyoruz. Şu an şantiyemizde 400'den fazla Türk şirketi çalışmaktadır. Bu şirketler malzeme hizmeti vermektedir. Türk tedarikçilerden bugüne kadar 2 milyar dolardan fazla hizmet ve mal alımı yapılmıştır. Burada çok önemli bir husus var. Ana müteahhidimiz Türk ve Rus şirketi ortak olarak bulunmaktadır."

Likhachev, yerlileşme çalışmaları kapsamında birçok önemli çalışma yapıldığını, proje için birçok parçanın Türkiye'de üretileceğini dile getirdi.

Santralde 143 Türk mühendisin çalışmaya başladığını, halen 107 mühendisin de Rusya'da eğitim aldığını belirten Likhachev, şunları kaydetti:

"Bu kişilerin sayısı sürekli artacaktır. Hükümetler arası anlaşmaya göre sürekli olarak Rusya tarafından personelin hazırlanmasına devam edilecektir. İnşa edilen bu santral referanslı bir projeye göre yapılmaktadır. Bu nedenle Türk uzmanlarımız eğitim ve deneyimlerini mevcut çalışma sisteminde görebilirler. Bizler sürekli iletişim halindeyiz. Türkiye'de söylendiği gibi 'bir taştan duvar olmaz'. Dolayısıyla biz hep birlikte bu çalışmalara devam etmek istiyoruz."

Sonraki Haber