O akademisyene yönelik şikayet reddedildi

Amasya Sulh Ceza Hakimliği, 2021’de üniversitenin bazı öğretim görevlilerinin FETÖ’cü olduğuyla ilgili medyaya açıklamalar yapan akademisyen Girayalp Karakuş hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararını verdi. Üniversite Rektörlüğü, karara itiraz ederek Karakuş hakkında yeniden şikayette bulundu ancak mahkeme, itirazı da reddetti. Karakuş, Rektörlüğün açtığı iki dava da reddedildikten sonra bu kez de Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı’nın kendisine iftira davası açtığını belirtti.

NE OLMUŞTU?

Amasya Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Girayalp Karakuş, 5 Eylül 2021’de Odatv’ye verdiği demeçte, üniversitede FETÖ’nün kadrolaştığını iddia etmişti. Haberde Karakuş, 2017’de Amasya Üniversitesi'nde göreve başladıktan dört ay sonra hakkında “intihal” soruşturması açıldığını belirterek mobinge (baskı) uğradığını söylemişti. Karakuş şunları ifade etmişti:

“Soruşturmada bizzat rektörlük ve dekanlık evrak gizleme, evrak yok etme, evrakta tahrifat, bilirkişilerin beni ihbar eden akademisyenin aynı üniversiteden ve aynı bölümden arkadaşlarından seçilmesi, savunmam dahi alınmadan İskenderpaşa cemaatinin Hakyol derneğine mensup eski rektör dekanlığa, atılmam yönünde resmi yazı yazması vs. Bunların hepsini kanıtlayabilirim çünkü soruşturma dosyası elimde. Şu an avukatımı tuttum ve mahkemeye götürmek üzereyim. YÖK ve CİMER'den gerekli yerlere şikayette bulundum.

‘FETÖ KADROLAŞMASI VAR’

“Örneğin; Amasya Üniversitesi'nden FETÖ'cülükten atılan daha sonra itirafçı bir araştırma görevlisi, beni ihbar eden akademisyeni FETÖ'cülükle suçlamıştır. Bu kişinin sosyal medya hesaplarına bakılabilir.” Soruşturmasında kendisini ihbar edenin hata yaptığını kabul ederek şikayetini geri aldığını kaydeden Karakuş, şunları aktarmıştı:

“Okula başladığım günden bu yana akademik çalışmalarım engellenmektedir ve sistematik mobbinge maruz kalmaktayım. Ders vermeme, danışmanlık vermeme, ders önerilerimin 3 kez gerekçe gösterilmeden reddedilmesi, konferanslarımın rektör tarafından veto edilmesi vs. Söz konusu faaliyetler diğer akademisyenler söz konusu olunca izin verilmektedir. Gerek idari gerekse akademisyenler bana selam vermeye dahi korkmaktadır.

‘OKULA GİDEMİYORUM’

“Okula dahi gidemez hâle geldim. Soruşturmam da şikayetçi şikayetini geri çektiğinde Rektör Yardımcısı, Yazı İşlerine giderek dilekçeye el koymuş Bilgi Edinme Kanununa göre kopyasını istediğimde önce beni odadan kovmuş daha sonra direndiğimde benim üstüme yürümüştür.

“7-13 Nisan arasında kamera kayıtları vardır. Eski Bölüm Başkanı bana haber vermeden üzerimdeki dersleri alıp başkalarına vermektedir. Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı, konferans için 24 Mayıs 2021'de görüşme talebime olumlu cevap vermiş ve 2,5 saat beni beklettikten sonra haber vermeden gitmiş ve onurumu rencide etmiştir.

“Soruşturmam kapsamında ise sözlü savunma kayıtlarını bozuldu diyerek vermemiş ve yazılı dokümanlar ise aleyhime tahrif edilerek zorla bana verilmek istenmiştir. Rektör de aynı şekilde görüşme talebimi reddetmiş ve kapıdan gerisin geri gitmeme sebep olmuş ve onurumu kırmıştır.”

İKİ KERE ÖĞRETMENLİKTEN ATILDI

Karakuş, Aydınlık’a yaptığı açıklamada, “Akademisyen olmadan önce muhalif söylemlerimden dolayı iki kere ücretli öğretmenlikten atıldım. Sonra Bitlis'te köy öğretmenliği yaptım. Ondan sonra akademisyen oldum. 2015-2016 yıllarında CİMER’e ve Milli Eğitim’e yapılan şikayetlerin ardından görevime son verildi. Nedeni ise Cumhuriyet dönemi laiklik uygulamalarını savunmam ve günümüzdeki laiklik anlayışına yönelik eleştiriler getirmem. Bir de Hikmet Kıvılcımlı'nın Eyüp Sultan Cami konuşmasından bir parçayı derste okumuştum.” ifadelerini kullandı.