O anıt kaldırılmazsa on binlerle geliyoruz
Türk milletini ve tarihini soykırımla suçlayan anıtın kaldırılması için Vatan Partisi ve Köln’ün toplum önderleri basın açıklamasıyla uyarı eylemi gerçekleştirdi. Anıt kaldırılmaz ise on binlerce Türk’ün katılımıyla ‘Büyük Köln Buluşması’ düzenlenecek
Cumhuriyet’in ilânının 100. yıl dönümünde Türk toplumu, emperyalizmin soykırım kışkırtmalarına Köln’den yanıt verdi. Vatan Partisi Almanya Temsilciliği, Öncü Gençlik ve Türkiye Gençlik Birliği’nin çağrısıyla bir araya gelen Türkler, Hohenzollern Köprüsü’ne dikilen sözde Ermeni soykırımı anıtının hukuksuzluğuna dikkat çekti. Vatanseverlerin karşısında sözde anıtı koruma iddiasıyla Kurt Rossa Meydanı’nda bekleyen grup ise izinsiz gösteriyle hukuksuzluklarını ve provokasyonlarını bir kez daha tescil ettirdi.
Cumhuriyetin 100. yılında Köln’e hukuksuz olarak dikilen sözde Ermeni soykırımı anıtına karşı harekete geçen vatanseverler Köln Katedrali'nin önünde buluştu. Ardından Hohenzollern Köprüsü’ne yürüdüler. Atatürk ve Türk bayraklarıyla sözde anıtın olduğu alana girişte “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz”, “Kahrolsun Amerikan emperyalizmi” “Atatürk gençliği görev başında” “Yaşasın Türkiye Yaşasın Cumhuriyet” sloganları attılar. Burada bekleyen diğer katılımcılarla buluştular. “AİHM: 1915 soykırım değildir”, “Köln Belediyesi, anıtı kaldırma kararını uygula” ifadelerinin yer aldığı döviz ve pankartlarıyla alana gelen vatanseverler engelleme girişiminde bulunan guruba provokasyon fırsatı vermeden basın açıklaması başlattı. İzinsiz toplanan soykırım savunucusu 30 kişilik grubun kışkırtmaları boşa çıktı.
NE TÜRKLERLE NE ERMENİLERLE NE DE ALMANLARLA İLGİSİ YOK
Düzenlenen basın açıklamasında ilk sözü alan Vatan Partisi Almanya Temsilcisi Deniz Yıldırım, sözde anıtın hukuksuzluğunu vurguladı. Yıldırım, “Türkiye Cumhuriyeti’ni, milletini ve tarihini soykırımcı olarak gösteren bu anıt Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararının tanınmaması anlamına gelir” ifadelerini kullandı. AİHM’de görülen Perinçek-İsviçre davası kararına vurgu yapan Yıldırım, ‘soykırım suçunun hukuken var olabilmesi için yetkili mahkeme kararının bulunmadığına’ dikkat çekti. Anıt tartışmalarının Kuzey Ren-Vestfalya Yüksek İdare Mahkemesi’ndeki davada devam ettiğini hatırlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: “100 binin üstünde Türkün yaşadığı Köln’de hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti’ni, Türk milletini, Türk tarihini, Türk devletini soykırımcı ilan edemez. Emperyalistlerin uzantıları bilsin ki ne Ermenilerle ne Türklerle ne Almanlarla bir ilgisi olan bu girişimler toplumsal barışı bozamayacak. Bu bir uyarı eylemidir. Anıtın kaldırılmaması durumunda ilerleyen günlerde 10 binlerle geliriz. Hiçbir Belediyenin veya oluşumun Türk milletini soykırımcı ilan etme yetkisi yoktur. Köln Belediyesi’nin yasa dışı anıtı kaldırma kararı olduğu halde bir oldu bitti ile kalıcı hale getirilmek istenen bu anıtı kaldırtacağız. Buna söz veriyoruz!”
‘CUMHURİYET OLMASAYDI CEM ÖZDEMİRLER OLURDUK’
Deniz Yıldırım’ın ardından Türkiye Gençlik Birliği ve Öncü Gençlik’in basın açıklamasını Tuğba Almışlar Almanca olarak okudu. Cumhuriyetin kazanımlarına dikkat çeken Almışlar, “Türkiye Cumhuriyeti olmasaydı emperyalist efendilerinin hizmetinde Cem Özdemirler olurduk” dedi. “Türkiye Cumhuriyeti sayesinde, Namık Kemal, Atatürk ve Talat Paşa sayesinde bugün, sadece Türk toplumu içinde değil, dünya genelinde de kendini hürriyet, adalet ve kardeşliğe adayan özgüvenli, modern ve bağımsız Türkler olarak duruyoruz” diyen Almışlar, “100 yıl sonra da Türk İstiklal Savaşı ve Cumhuriyetin kuruluşuna emperyalist soykırım yalanlarıyla saldırılıyor. Ve bu hukuka aykırı, hukuksuz bir şekilde yapılıyor.” ifadeleri kullandı. Almışlar, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Soykırımı Hatırlatma Girişimi’ 2018’den bu yana sürekli olarak başarısız bir şekilde sözde Ermeni Soykırımı için hukuksuz bir anıt dikmeye çalışıyor. Bu sözde soykırım anıtı 10 Temmuz’dan beri izinsiz olarak Hohenzollern Köprüsü’nde, İdare Amirliği ve Köln Belediyesi’nin izni olmamasına rağmen duruyor. Bu yalan anıtı hatırlamanın bir sembolü değil, her türlü barışı engelleyen ve Türk toplumuna ve Türkiye’ye karşı kışkırtan bir girişim. Köln Belediyesi şüphesiz böylesine bir yalan anıtının farklı milletlerin yaşadığı bir kentte sebep olacağı ayrıştırıcı sonuçlarını öngörebilir. Köln Belediyesi’nin bu sebeple kışkırtmayı kararlılıkla engellemek ve Büyükşehir Belediye Başkanı Reker’in de dediği gibi kendi kurallarını ihlal etmek yerine kamu düzeninin bozulmasının önüne geçmektir.”
Köln Belediyesi’ne yönelik hukukun uygulanması çağrısı yapan Almışlar, “Köln Belediyesini, AİHM Büyük Dairesi’nin Perinçek-İsviçre davasında 15 Ekim 2015 tarihinde aldığı karar hakkında bilgi edinmeye davet ediyoruz” diye konuştu. AİHM kararının bağlayıcılığının altını çizen Almışlar, Köln Belediyesini AİHM kararını uygulamaya çağırdı.
‘ATATÜRK’ÜN ÇİZGİSİNDE TÜRK MİLLİYETÇİSİYİZ’
Devamında söz alan Alevi-Bektaşî Kanaat Önderi Ali Aker, hiçbir bilimsel yaklaşımın soykırım tespitine mahal vermediğine dikkat çekti. “Soykırım yapmadık ve bu anıtı da buradan yasal bir şekilde kaldıracağız” ifadeleriyle konuşan Aker, sözlerini şöyle sürdürdü: “Köln’de 100 binden fazla Türk insanımız yaşıyor. Bu insanlarımızın huzurlarını bozmaya hiç kimsenin hakkı yok. Yalan dolanla buraya koydukları sözde soykırım anıtını yasal yoldan kaldıracağız. Bugün yapılan bir uyarıdır. 10 binlerle, 100 binlerle de geleceğiz.”
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına da dikkat çeken Aker, “İnsan haklarından bahsediyorsunuz, 2015’te Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin aldığı karar ortada. Yerine gelince sözde ‘Türkiye, insan haklarını çiğniyor’ diyorsunuz. Asıl insan haklarını ihlal eden sizsiniz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararını niye tanımıyorsunuz?” diye konuştu. Eylemden önce yerel basında çıkan kışkırtma haberlerini de eleştiren Aker, “Eylemden önce bir gazete bizi ırkçılıkla, aşırı sağcılıkla itham etti. Bizler ne ırkçıyız ne de sağcı. Bizler, Türkiye Cumhuriyeti’nin vatansever evlatlarıyız, Atatürk’ün çizgisinde Türk milliyetçisiyiz” dedi.
‘KIŞKIRTANLAR SUÇ İŞLİYOR’
Köln bölgesinde soykırım ithamlarına karşı uzun yıllardır mücadele yürüten Türk Dernekleri İnisiyatifi Platformu Sözcüsü Rehan Gündoğmuş da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 6. Maddesini hatırlattı. Soykırım iddiaları “iftira etmekten başka bir şey değil” diye nitelendiren Gündoğmuş, “Uluslararası hukuk bunu söylüyor. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. Maddesi de bunu söylüyor. Karşı eylemciler bir şey anlatmaya çalışıyorlar fakat her ifadelerinde suç işliyorlar. Ayrıca Avrupa Parlamentosu da Avrupa Konseyi de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni kabul ediyor. O anlamda biz, masumiyet karinesini çiğneyerek suç işleyen kişileri de uyarıyoruz. Onlara bu anlamda yardım ediyoruz” dedi. Asılsız soykırım iddialarının yıllardan beri gündeme taşındığını hatırlatan Gündoğmuş, Köln’deki Türk toplumunun mücadeleyi ilerleyen dönemde daha da sıkılaştıracağına işaret etti.
Basın açıklaması, Türkiye Gençlik Birliği Almanya Yöneticisi Gökçe Avcı’nın okuduğu “Tal’at Tabutu Önünde’ şiiri ve İzmir Marşı ile sonlandı.
Kışkırtıcılara soruşturma başlatıldı
Vatan Partisi Almanya Temsilciliği’nin öncülüğünde düzenlenen basın açıklamasında karşıt görüşlü bir grubun tacizleri boşa çıktı. İftira anıtı koruma iddiasıyla Kurt Rossa Meydanı’nda hazır beklerken alanda polisin bulunmaması dikkat çekti. Basın açıklamasının ilerleyen dakikalarında gelen polis yetkililerinin iki grubun eylem bildirilerini denetlemesi üzerine sözde soykırım girişiminin bir hukuksuzluğu daha açığa çıktı. Anıta karşı düzenlenen eylemin başvurusunun yasal polis kaydı bulunurken sözde ‘soykırım girişiminin’ eylem başvurusunda bulunmadığı tespit edildi. Polis yetkilileri, Toplantı ve gösteri kanununu ihlal gerekçesiyle Köln Merkez Semt Belediye Başkanı Andreas Hupke’nin de aralarında bulunduğu kışkırtma grubu hakkında soruşturma başlattı.