O şehirde mutant yüzde 50’yi geçti

Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, Kovid-19'un mutasyonunun Türkiye'deki durumuyla ilgili bir yazı kaleme aldı.

Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya'nın ilgili yazısı şöyle;

"İLK görüldüğünde Türkiye’de de endişe yaratmıştı.

Ancak son dönem üzerinde fazla durulmamaya başlandı...

Sözünü ettiğim İngiltere, Güney Afrika ve Brezilya’da ilk ortaya çıkan mutasyona uğramış yeni varyant virüsler...

Sağlık Bakanı Koca, dün twitter hesabından normalleşme çalışmalarını titizlikle yürüttüklerini belirtip, 1 Mart tarihi itibarıyla belirlenen kriterler kapsamında açılmanın başlayacağını bildirince ilgililerine merak edip sordum.

“Özellikle AB ülkeleri, varyant virüsler karşısında sıkı bir kapanmaya giderken, Türkiye’nin açılmayı tartışması normal mi?”

Konuyla ilgili Bakanlık çevreleri, Türkiye’de de artışın görüldüğüne vurgu yaptı...

Hatta, bir kentte son yapılan PCR testlerinin %50’den fazlasının İngiltere’de görülen varyant virüs tespit ettiğini belirtti.

Bakanlık yetkilisini biraz zorladım baktım il adını vermek istemiyor.

Önceki duyumlarımdan da yola çıkarak, “Samsun’dan mı söz ediyorsunuz?” deyince şaşırdı.

ÖZEL EKİP GÖREVLENDİRİLDİ

Samsun için toplum sağlığı alanında uzman olan özel bir ekibin görevlendirildiğini ve mutant virüsün baskılanması için göreve başladıklarını belirtti.

Son dönem Ordu, Giresun ve Trabzon valilerinin aldığı yeni önemlerin temelinin de buna dayandığını bildirdi...

Hemen belirteyim, yüz binlik dilimlerde Trabzon, Rize ve Ordu’daki verilerin zirve yapmasının gerisinde tek başına mutantın etkisi yokmuş...

Doğu Karadeniz’deki yüksekliğin gerisinde, aile, arkadaş ziyaretlerinin yüksek olması ile maske ve mesafeye dikkat edilmemesinin yattığını belirtti...

Tabloya bakıldığında çok net görülür ki, devletle çok muhatap olan Doğu ve Güneydoğu’da ölçümlerde vaka sayısı oldukça düşük.

Örneğin Hakkari’de yüz binde 9.55 iken, Şırnak’ta yüz binde 7,82...

Buna karşın devletle çok fazla muhataplığı olmayan, hükümetle çok yakın teması bulunan Karadeniz illeri Trabzon, Rize, Giresun, Ordu ve Samsun’da ise yüz binde 228,02’den başlayıp, yüz binde 171,29’a kadar gidiyor...

ENDİŞE EDİLMİYOR

Alınan önlemlerle baskılanma şansını sordum, anladığım şu ki İngiliz varyantı endişe kaynağı oluşturmuyor.

Çünkü yayılım hızı yüksek olmamakla birlikte, hasta etme veya öldürme kapasitesi aynı oranda değilmiş.

Almanya, Fransa ve İngiltere’deki yüksek tedbirlerin nedeni de bu ülkelerdeki yaşlı nüfusa dayalıymış, çünkü o kesimde ciddi etki yaratıyormuş.

Türkiye yaşlı nüfusun büyük bölümünü aşıladığı için endişe azalmış.

TEK BAŞINA MUTANT DEĞİL

Bu konuyu en iyi bilenlerden biri olan, kısıtlama ve normalleşmenin kararını alan Bilim Kurulu’nun içindeki birimde de etkin olan Halk Sağlığı uzmanı Prof. Dr. Levent Akın’ı aradım...

Bu konulardaki hassasiyetini bildiğim için doğrudan Karadeniz’deki vaka artışının gerisinde Doğu Karadeniz’de görülen varyant olup olmadığını sordum.

Her zamanki çelebi tutumu içinde, “Sanmıyorum” dedi, devamını getirmedi.

Bazı illerdeki %50 üzeri artışlar hakkında da kesinlikle konuşmak istemediğini belirtti, “Valiler sıkı tutacaklar gibi görünüyor, baskılanır” cümlesinden bir fazlasını kurmadı...

Prof. Dr. Akın’ın üzerinde durduğu İngiltere’de de yeni varyantın %70 oranına ulaşmasının yanında ölüm oranlarında aynı yükseklikte seyir göstermemesi...

Bir noktanın altını özellikle çizdi, “bunun yeni mutantın etkili olmadığı şeklinde anlaşılmaması” gerektiğini belirtti.

Tedbirin devam etmesi gerektiğine birkaç kez vurgu yaptı...

HER İLİN KENDİ DİNAMİĞİ

Bundan böyle her ilin kendi dinamiği içinde önlemleri belirlemesi gerektiğini belirtip ekledi:

“Biz Ankara’dan ne kadar önlemlere ilişkin karar almış olsak da her ilin kendi dinamiği önemli. Biz tedbirlerin Anayasasını yazarız, ama il pandemi kurulları yasası ve yönetmeliğini çıkarır. Onlar kendi durumlarını en iyi bilendir. Bundan böyle yerinden tedbirler başladı...”

Bütün bunların yanında İngiliz varyantının hızlı yayılımının önüne geçilmesi gerektiğine de vurgu yapmadan geçmedi.

AŞI MUTANTA KARŞI ETKİLİ

Dikkat çektiği bir diğer nokta Türkiye’de uygulaması devam eden inaktif aşısının görülen varyantlara karşı etkisinin de yüksek olması...

Henüz yayınlanmamış bazı araştırmalar da gösteriyor ki inaktif aşı sadece İngiltere’de görülen değil, Güney Afrika ve Brezilya mutantlarında da ciddi etki göstermiş.

Umarım 1 Mart’tan itibaren aşının Çin’den gelişi planlandığı gibi gider...

Zaten 50 yaş üstüne aşı yapıldıktan sonra risk grubu büyük oranda güvenceye alınmış olacak...

Bu da yaz aylarının daha rahat geçirileceği anlamına gelir...

Zaten son dönem Dünya Sağlık Örgütü de Türkiye’de yurttaşların salgın karşısındaki tutumunu övüyor ve iyiye giden koyu mavi tondaki ülkeler arasında gösteriyor.

Bunun devam etmesi gerekiyor.

Yoksa 50 yaş üzerine aşı yapıldı, oh ne rahat biz de kurtulduk anlayışına girersek her şey anında tepe taklak olur...

Geçen yıl olduğu gibi boşvermiş tutum içinde tedbirsiz açılım saçılım durumuna gelmezsek, rahata ereriz...

Yoksa sonbaharda yeniden kapanmak zorunda kalırız..."

Sonraki Haber