Öğrencinin barınma çilesi: Okula çadır mı kuralım?
Üniversite kayıtları yaklaştı. Yedi milyon öğrencinin %13,67’si devlet yurdunda kalabiliyor. Artan kiralar ve özel yurtların uçuk fiyatları karşısında çözüm bekleyen gençler, ‘En son çadırımı alıp okulumun bahçesinde kamp kuracağım!’ dedi
Üniversitelerin açılmasına bir ay kala öğrenciyi barınma telaşı sardı. Gençlik ve Spor Bakanlığı, Kredi ve Yurtlar Kurumu için başvuruları açtı, ancak yurt sayısı ve kapasitesi birçok yerde yetersiz kaldı. Öğrenciler Aydınlık’a dert yandı. Aralarına üniversite kazandıklarına pişman olan bile var.
Üniversiteyi yeni kazanmış olan öğrenciler, üniversiteye gidecekleri şehirde barınma sorunu yaşamaya başladı. 2023-2024 eğitim öğretim yılını İzmir’de geçirecek olan öğrenciler Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK)’ndan ümidini kesmiş haldeler. Kimisi başvurusunu yaptığı halde yurt çıkmayacağında emin olduğu için özel yurt arıyor, kimisi de okumaya gittiği şehirde devlet yurdu bulamadığı için okulun bahçesinde çadır kurma planları yapıyor…
ÖĞRENCİNİN BARINMA SORUNU KYK’NIN SORUNU DEĞİLMİŞ
Yemliha Tuna, Ege Üniversitesi Laborant ve Veteriner Sağlık bölümünü kazandı. Adana’dan İzmir’e gelen Tuna, okumak istediği bölümü yazmış ve girmeye hak kazanmıştı, ancak fakültesinin olduğu yerde yurt bulamadı. İzmir’in Ödemiş ilçesinde öğrenimine devam edecek olan Tuna, yaşadığı sıkıntıları şöyle anlattı:
“Benim fakültem İzmir’in merkezinde değil. Taşra ilçelerden biri olan Ödemiş’te. İsteyerek ve bu durumu bilerek yazdım aslında. Ben zaten bu bölümü okumak istiyordum ve en yüksek puan Ege Üniversitesi’ndeydi. Ancak şimdi pişman oldum, çünkü Ödemiş’te KYK yurdunun olmadığını öğrendim. Bu durumu öğrendiğimden beri aramadığım yer kalmadı. KYK’yı dahi aradım ve bana ‘bu bizim sorunumuz değil’ dediler. Aslında Ödemiş’e yakın olan ilçelerden Bayındır’da bir KYK yurdu var. Fakat oraya bizi almıyorlar. Yurt tercih sitesinde dahi çıkmıyor karşımıza sebebi ise sadece Bayındır’daki öğrenciler için olması. Peki Ödemiş’te okuyan öğrenciler ne yapacak muamma.”
‘YURT TALEP EDİYORUZ’
Tuna devletten yurt talep ederek şunları ekledi:
“Okulumun olduğu yerde yurt olmadığı için özel yurt aramaya başladım. Ancak hepsi oldukça pahalı. Ev bakmak istesem ayrı sıkıntı, çünkü kimse erkek öğrenciye ev vermek istemiyor. En son çadırımı alıp gideceğim okulumun bahçesinde kamp kurmak zorunda kalacağım. Devletimizden acil çözüm istiyoruz. KYK yurdunun olmadığı yerlere yurt talep ediyoruz.”
ÖZEL YURTLAR 12 BİN LİRADAN BAŞLIYOR
Ege Üniversitesi Reklamcılık bölümünü kazanan Berfin Bozkuş da pahalılıktan şikayetçi. Antalya’dan İzmir’e okul için gelecek Bozkuş, kendisine devlet yurdunun çıkacağına dair ümidini kesmiş ve özel yurt aramaya başlamış. Bozkuş, karşılaştığı pahalılığı şöyle ifade etti:
“KYK yurdu için başvurular başladı. Ben başvurumu yaptım, ama yurdun çıkmayacağına dair bir korkum var. Çünkü sayı fazla ama yer kısıtlıymış. Ben de bu sebepten dolayı özel yurtlara yöneldim ve bir araştırma yapıyorum. Özel yurtlarda 4 kişilik oda için en uygun fiyat 12 bin liradan başlıyor. Ev aramaya da başlamıştım, ama ev bulmak daha da zorlaştı. Bekara ve öğrenciye ev vermek istemiyorlar. Kaporayı önden isteyip dolandırmaya çalışıyorlar… Durumu olmayan arkadaşlarım bu sene ne yapacak inanın bilmiyoruz. Asgari ücretin üstünde fiyatlar istiyorlar. Aile çocuk mu okutacak yoksa ev mi geçindirecek? Bu iki sorunun arasında kalmış durumda. Biz şimdi üniversiteye geldiğimizde sosyal hayatı tamamen kafadan silip atmak zorundayız. Yurt parası mı ödeyeyim, ders kitaplarına mı para vereyim kafam karıştı.”
‘ÜLKEMİ SEVİYORUM GİTMEK İSTEMİYORUM’
Ülkemizde yaşanan hayat pahalılığından en çok öğrencinin etkilendiğini söyleyen Bozkuş, şunları kaydetti:
“Bizim devletimizden tek isteğimiz var KYK yurtlarının sayısını ve kapasitelerini arttırmaları. Bu ekonomik krizin sorumlusu biz değiliz. Bizim durumumuza dair empati yapmaları lazım. Biz gençler geleceğin yöneticileri olacağız. O yüzden en çok sahip çıkılması gereken topluluklardan biri gençlik olmalı. Bize sahip çıksınlar ya. Çünkü bu zorlukları yaşarken bir yerden sonra tak ediyor ve ülkeyi terk etmek istiyor insan. Bu konuya dair çok düşündüm bazen de çok istedim. Ben yurt dışına gideceğim dedim kendime. Ancak vicdanım daima durdurdu beni. Ata’ma verdiğimiz sözlerimiz var. Ülkemi çok seviyorum ve buradan gitmek istemiyorum.”
‘YA MEMLEKET YA DA CEMAAT YURDU’
İstanbul Üniversitesi’nde Çağdaş Türk Lehçeleri bölümünü kazanan Ali Onur Eryiğit, öğrencilerin cemaat yurdunda kalmak zorunda olduğunu vurguladı:
“Üniversite yerleştirme sonuçlarımı öğrendiğimde sevinçten çok hüzün yaşadım. Aklıma ilk gelen şey İstanbul gibi bir kentte nasıl yurt bulacağımdı. Şimdi ise yurt başvurularımı yapmışken yaşadığım hüznün boşa olmadığını anlıyorum. Çünkü benim gibi binlerce öğrenci arkadaşım barınma sorunu yaşıyor. Eğer ben bir yurda yerleşemezsem kafamda birkaç çözüm var. Ya memleketime dönüp orada bir bölüm okuyacağım ya da bir cemaat yurdunda istemeye istemeye öğrencilik hayatımı geçireceğim. Barınma sorunu bu raddeye gelmişken devletin öğrencilere çözüm aratmaması gerek. Ben ne bir cemaat yurdunda kul olmak istiyorum ne de memleketime dönüp istemediğim bir bölümü okumak. Ben her Türk genci gibi ücretsiz eğitim ve güvenli barınma istiyorum. Türk gencinin barınma sorunu çözülsün. Ülkemiz benim gibi Türkologlar nice doktorlar yetiştirsin.”
HER OKULA ÖZEL DEVLET YURDU TALEBİ
Adem Büyükçelebi de İstanbul’a Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Metalurji ve Malzeme Mühendisliği bölümünü okumak için gidecek. Ancak Büyükçelebi’nin devlet yurduna yerleşememe korkusu var. Büyükçelebi kaygılı:
“Yurt konusunda endişeliyim çünkü devlet yurdu çıkmayabilir. Bunun nedeni öğrenci sayısının fazla olup barınma yerinin az olması. Eğer bir devlet yurdu çıkarsa en iyi ihtimal kampüsümün yakınındaki Fatih Sultan Mehmet KYK yurdu olacak ve bu yurdun çıkma olasılığı çok düşük. Çünkü bu yurt sadece Yıldız Teknik Üniversitesi’ne ait değil dolayısıyla bu yurtta Kadir Has Üniversitesinden, Fatih Sultan Mehmet Üniversitesinden ve birçok üniversiteden öğrenciler barınmakta. Daha yeni belirttiğim yüzde doksan çıkmayacak olan yurdun haricindeki KYK ve belediye yurtları ise üniversiteme en az 50-55 dakika uzaklıkta. Çıkmayacağı durumda özel öğrenci yurtlarında veya bir evde kalmam zorunlu hale gelecek ve fiyatlar bir öğrenci için çok yüksek. Benim ve biz gençlerin devletten isteği KYK ve belediye yurtlarının sayılarının arttırılması ve okullara özel devlet yurdu tahsis edilmesi. Geleceğin ümidi olan biz gençlere bunları çok görmeyin.”
‘DEVLET YURDU BİZİM İÇİN HAYAL’
Sude Öz de Ankara Üniversitesi’nde Okul Öncesi Öğretmenliği bölümünü kazandı. En büyük hayali olan Ankara Üniversitesi’ne yerleşen Öz’ün hayallerini barınma sorunu yıktı. Öz şunları anlattı:
“Ankara’da okuluma yakın diyebileceğim bir evin kirası en az 11 bin liradan başlıyor. Bir sene içinde bu fiyatların bu kadar yükselmesi beni oldukça tedirgin etti. Okuluma yakın olan özel yurtları da tek tek aradım en az 15 bin lira fiyat biçiyorlar. İnanın ne yapacağımı bilmiyorum. Devlet yurdunun çıkması bizim için adeta bir hayal. Yakında okula başlayacağız ama barınma korkusu yüzünden ailem memleketimdeki üniversiteye kaydımı aldırmayı düşünüyor. Ankara Üniversitesi benim hayallerimi süslerdi. Bir sene boyunca o kampüse adım atabilmek için gecemi gündüzüme katıp ders çalışmıştım. Şimdi hayallerime barınma sorunu engel oluyor. Yakında okullar açılacak ve tamamen umutsuz bir durumdayım. Tek isteğim devletimizin biz öğrenciler için barınma sorununu çözmesi.”
‘KYK KURUMSAL OLARAK ARTIK YOK’
Çankırı’da konuşma yapan Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Enes Eminoğlu, devlet yurdu kapasitesinin 950 bine ulaştığını söyledi. Eminoğlu öğrencilerin hiçbirinin açıkta kalmaması için mücadele ettiklerini söyledi ancak 2023-2024 eğitim öğretim yılı öğrencilerin yüzüne gülmüyor. Aydınlık’ın yaptığı araştırmaya göre; Türkiye'de toplam 6 milyon 950 bin 142 üniversite öğrencisi var bunlardan 6 milyon 204 bin 78'i devlet üniversitesinde okuyor. Şu an Türkiye’de üniversite öğrencilerinin sadece %13.67’si devlet yurdunda kalabiliyor. Bir Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) çalışanı, şu değerlendirmeyi yaptı:
“KYK kurumsal olarak artık yok. Tüm KYK’lar Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlandı. Haliyle yurdu bilmeyen, tanımayan, bu işin ehli olmayan insanlar yurtları yönetiyorlar. YURTKUR’un tüm liyakatli kadrolarının tasfiye edildi. Bu durum yurtlarda bu tür sorunları arttırmaya başladı. Eski sisteme dönülmesi gerek. 60 yıllık bir kurumu kapatırsanız şu an bu yurt sorununu yaşarsınız. Eskiden öğrenci yurtta kalırken mutlu olurdu ama şimdi tüm imkanlar yetersiz olduğu için gelen öğrenci de gitmek istiyor.”
EV SAHİPLERİNE ÇAĞRI: ÖĞRENCİLERİ TERÖR ÖRGÜTLERİNE KARŞI KORUYALIM
AYDINLIK / ANKARA
Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Odası (ATEM) Başkanı Hakan Akçam, dairesini kiralamak isteyen vatandaşların öğrencilere kolaylık göstermesini istedi. Akçam, “Üniversite öğrencilerini terör örgütlerine karşı korumak konusunda hassas ve dikkatli davranılmasının toplumsal bir görev olduğunu unutmayalım.” dedi.
Akçam, küresel güçlerin oyuncağı olan FETÖ, PKK ve diğer terör örgütlerin, özellikle barınma ihtiyacı olan üniversite öğrencileri ile yakından ilgilendiğine dikkat çekti. Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) da bu konuda üniversite rektörlerine genelge gönderdiğini belirten Akçam, mesajın çok yerinde olduğunu ifade etti: “Özellikle hükümetimizin kararlı tutumu ile can çekişen terör yuvaları eğitim ve öğretim yılının başlamasına doğru ekonomik ve sosyal olarak yalnızlık hisseden üniversite gençliğini tuzağa düşürmek için harekete geçti. Terör örgütlerinin, barınma ihtiyacı olan öğrencileri sözde ‘öğrenci evi’ adı altında örgütlemeye çalıştığını biliyoruz. Buradan konutunu kiraya vermek isteyenleri, üniversite gençliğine sahip çıkmaya davet ediyorum. Özellikle eğitim öğretime yeni başlayacak öğrencilerimize barınma konusunda yardımcı olmalıdır. Üniversite gençliğimize emlak danışmanı meslektaşlarımızı da rehberlik etmeye davet ediyorum.”
BOŞ KONUTLAR İÇİN 'İSRAF VERGİSİ' ÖNERİSİ
AYDINLIK / ANKARA
Tapu Çevre Yol İş Sendikası Başkanı Güven Nazmi Demiralp, barınma sorununa ilişkin konuştu. Demiralp eğitim yılının başlayacağına işaret ederek “Zaten zirvesinde olan barınma krizine, öğrencilerin barınma talepleri de eklenince, durum vatandaş açısından tamamen içinden çıkılamayacak bir hal alacak.” dedi. Boş konutlara kaynak israf vergisi önerdi, devlet kurumlarını müdahaleye çağırdı. Demiralp önerisini şöyle temellendirdi:
“Devletin elinde ikamet kayıtları mevcuttur. Kişinin esas ikameti harici bir konut malikliği var ise ve bu konutta herhangi bir ikamet kaydı gözükmüyor ise, otomatik olarak vergi tahakkuk ettirilebilir. Muvazaa (kanuna karşı hile) olasılığı sanıldığı kadar yüksek olmayacaktır. Önemli olan bu dijital altyapıyı oluşturmaktır. Yeterince caydırıcı rakamlarda uygulanırsa kiralık konut arzını arttırma imkanı olabilir. Fakat artan oranlı emlak vergisi ile birlikte uygulanırsa çok daha etkili sonuç verecektir.”