Ohio’da kimyasal sızıntı panik yarattı: ABD’nin Çernobil’i

ABD'nin Ohio eyaletinde zehirli kimyasal taşıyan trenin 3 Şubat’ta raydan çıkmasıyla çevre felaketine neden olan kazayı, bölge halkı "kasabanın Çernobil"i olarak nitelendiriyor.

The New York Times gazetesi de konuyu “Çernobil 2.0 mi?” başlığıyla haberleştirdi. İki hafta önce Ohio’nun Doğu Filistin kasabasında kimyasal madde taşıyan 150 vagonlu trenin 50 vagonunun raydan çıkmasının ardından patlamalar olmuştu. Çevreye yüksek miktarda zehirli kimyasalın yayılmasıyla bölge sakinlerinin tahliyesine karar verilmişti.

Hadisenin ardından bölge sakinlerinde baş ağrısı, göz yanması, öksürük, halsizlik gibi şikayetlerin yanı sıra hayvanlarda ölümlere rastlanıldığı haberleri medyada yer aldı. New York Post gazetesi de trenin taşıdığı zehirli kimyasalların miktarının, açıklananın çok üzerinde olduğunu yazdı. Ohio Valisi Mike DeWine'in olaya ilişkin basın açıklamasını takip eden muhabirin polis tarafından gözaltına alınması, "kimyasal felaket" tartışmalarını daha da alevlendirdi.

HALK HÜKÜMETE GÜVENMİYOR

Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, federal kurum EPA’nın bölgede eyalet yetkilileriyle çalışmalar yürüttüğü, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin kazayı yakından takip ettiği, yerel idarecilerle ihtiyaçları gidermek için temasta olduğu aktarıldı. Dün Ohio Valisi Mark DeWine’dan ise Beyaz Saray’dan bölgeye acil sağlık ekipleri gönderilmesi talebi geldi.

4 bin 700 nüfuslu Doğu Filistin kasabası halkı ise önceki gün yaptıkları genel bir toplantıda, yetkililerin açıklamalarına yönelik güvensizliği dile getirmiş, bölgede etkisini sürdüren duman bulutu, kalıcı hale gelen koku ve içme suyunun güvenliği gibi birçok konuda endişelerini ortaya koyarak yetkililere şeffaflık çağrısı yapmıştı. Kasaba sakinleri, yapılan resmi açıklamaların kendilerini tatmin etmediğini belirterek, başta Ulaştırma Bakanlığı ve tren şirketi Norfolk Southern olmak üzere yetkilileri sert bir dille eleştirmişti.

BBC’ye konuşan kasaba sakinleri çevre felaketinin hayatlarını mahvettiğini söyledi. Bir kafe işletmecisi ise söz konusu olayın, kasaba halkı için “Pearl Harbor ya da 11 Eylül kadar büyük bir felaket” olduğunu söyledi. Bölgede ikamet edenler, tanıdıkları herkesin “ölümcül bir zehirlenme yaşaması kaygısıyla” psikolojik rahatsızlıklar yaşadığını dile getiriyor.

Sonraki Haber