Ölüm tuzağı inşaat alanları
Elli küsur yıllık yurtdışı yaşamımdan sonra geldiğim Türkiye’de şaşıp kaldığım şeylerden biri de insan hayatının değersizliği.
Her alanda önlemsizlikler, dikkatsizlikler, boşvercilikler, “bir şey olmaz canım”cıklar, yasa tanımazcılıklar, “kurallar uymamak içindir” diyenler, boşverenler... İnşaatlar; ölüm tuzakları!
ÜLKEDE 'GÜVENLİK ÖNLEMLERİ' YOK MU?
İş Güvenliği Uzmanı, gazeteci, yazar Nevzat Çağlar Tüfekçi’ye sordum, “nasıl iş bu” diye. İş Sağlığı ve İş Güvenliği Kanununu kaynak göstererek şöyle özetledi:
“İnşaatlar, çok tehlikeli sınıfta yer alır. Mutlaka iş sağlığı ve güvenliği hizmeti alınması lazım. Çalışanların baret, eldiven gibi koruyucu malzemeleri kullanması lazım. Yüksekte çalışmalarda emniyet kemeri mutlaka gerekli. İnşaatın etrafının güvenlik şeridiyle çevrilmesi ve inşaat sahasının perdelemeyle kapatılması lazım. İnşaat sahasının görünür birçok yerinde uyarı levhaları olması lazım. Sigortasız işçi çalıştırılmamalı.”
Yapı İşlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği Madde 11: 2-e) İzin verilen kişiler dışındakilerin yapı alanına girmesini önlemek üzere gerekli düzenlemeleri yapar. Dinleyen kim? 2. Derece Sit Alanı ve tescilli bina ile Bafa İlköğretim Okulunun arasındaki 893 numaralı parselde aylardır inşaat faaliyeti var. Sözde basit tadilatmış. Eski bir zeytinyağı fabrikası, sözde zeytinyağı müzesi yapılacakmış. Zeytinyağı imalathanesi yapılıyor. Müze yapılacak yerde ilk yapılan işlerden biri güzelim tarihi presi paramparça edip dışarı atmak oldu. Yolda atılı duruyor. Kumlarla, inşaat malzemeleriyle birlikte. Kaldırımları işgal ediyor. Yerine zeytinyağı makinesi yerleştirilecekmiş. Bu gerçekten basit inşaat mı, yoksa basit inşaat adı altında kaçak fabrika inşaatı mı? Merak konusu... İnşaat bölgesinde ne bir bilgilendirme tabelası var ne de “İzinsiz girmek tehlikeli ve yasaktır.” uyarısı.
Çatı değişti. Üstünde işçiler baretsiz, emniyet kemersiz cambazlık yaparak çalıştılar, çalışıyorlar. Eski kiremitleri alınan çatıya yeni kiremitler konmadı. Civarındaki Bafa mimarisi evlerle ve tescilli evlerle uyumlu değil.
ÇOCUKLARA KIYMAYIN EFENDİLER
En kötüsü ve beni isyan ettiren konu tehlikeli atıkların, molozların, çıkarılan maddelerin avluda kalması. Okulun duvarı meraklı öğrencilerin girip çıkmaları ya da yoldan kestirmeden geçmek isteyenlerin geçişleri nedeniyle iyice alçalmış. Hemen duvarın dibine kocaman paslı çivilerle dolu tahtalar atılmış. Maazallah bir çocuğun topu kaçsa ve çocuk da duvardan atlayıp çivilere bassa doğrudan tatanoz. Ya da başka bir hastalık, rahatsızlık. Bir kızılsu deposu kazmışlar, üstüne birkaç tahta örtmüşler. Meraklı bir çocuk içine düşse ne olacak?
Okullar açılmadan bir gün önce baktım. Çiviler aynen duruyor. Resimlerini çektim. 16 Eylül günü muhtar Kerim Tekin, Aile Birliği Başkanı Usulet Tekin ve Müdür Batuhan Özyalçın’a anlattım. Duvarın önüne eski eşyaları yığmışlar. Arkaya geçiş kapanmış. İnşaat sahiplerinin yapacağı önlem alma işini onlar yapmış.
Bir diğer rahatsızlık unsuru inşaat yakınında oturanlara saygı gösterilmemesi. Sanki bu mahallede insan yaşamıyormuş gibi gürültü, patırtı, takırtı yapmaları ve dahası bunun için hiçbir özür tabelası konmaması. İnsanlık icabı bir tanecik olsun, “Çevreye verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz.” tabelası konur. Nerde “Bana ne? Sabretsin ne olacak” mantığı...
Bu fabrika çalışmaya başladığında mahalle sakinleri, okul çalışanları ve öğrenciler prina ve kızılsu kokusundan bol bol nasiplerini alacaklar. Çıkacak gürültü de cabası. O zeytin çekirdeklerini parçalayarak zeytinleri hamur yapan makinenin gürültüsünün komşuların canını okuyacağını bilmek için müneccim mi olmak gerekiyor? Fabrikaya zeytin taşıyan traktör ve kamyonların gürültüsü, okul servis araçları ve zaten yoğun olan ve Bafa'nın ana caddesi durumundaki, yoğun trafikli Park Caddesinde yaratılacak olan trafik kaosunu düşünmek bile istemem. O okulda nasıl ders yapılacak? Konu komşu gün boyu bu eziyeti nasıl çekecek? Buraya fabrika ruhsatı, izni verenlerin ya da vereceklerin bunun günahını, vebalini iyi düşünmeleri gerek.
Durum belediye ve savcılığa bildirildi. En kısa zamanda denetlenerek gerekli önlemlerin alınması bekleniyor.
OLUMLU HABER
Kötü haberlerle başladık mutlu son yapalım. Ben okulda yetkililere bu tehlikeyi duyururken Müdür Batuhan Özyalçın ve Aile Birliği Başkanı Usulet Tekin de bana güzel bir haber verdiler. Fabrikanın kıyısında bulunan ve viraneye dönen eski binayı Hasgev-Hasan Güzel Eğitim Vakfı sponsorluk yaparak mis gibi onarmış. Şimdi içinin doldurulması kalmış. Örneğin bir müzik, bir resim, bir bilgisayar odası, yabancı dil odası. Çeşitli kurslar... Bu iş için de sponsorlar aradıklarını söylediler. Eğitime önem veren tüm dostlara duyurmuş olalım. Bu arada kuşkusuz Bafa ve Çevre Mahalleler Koruma Geliştirme ve Dayanışma Derneği (BAFADER), Bafa Kadın Girişimi Kooperatifi ve Bafa Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin kendilerine seve seve omuz vereceğine inanıyorum. Fikri hür, vicdanı hür, bilgili, erdemli, yurtsever gençlerin yetişmesi için okuyucularımızdan da Bafa İlköğretim Okulu için dayanışma bekliyoruz. Adres: Bafa Mahallesi Park Caddesi Milas – Muğla.
Semt sakinlerini, öğrencileri umursamayan tüm inşaat sahiplerini kınıyorum. Öğrencilerimizi aydınlık bir geleceğe hazırlamak için kollarını sıvayan yeni okul müdürü Batuhan Özyalçın’a ve tüm öğretmenlerimize yeni öğretim yılında başarılar diliyorum.