Operanın duayenini kaybettik

Sanat dünyası, birçok başarıya imza atmış Opera Sanatçısı Erol Uras’tan acı haber aldı. Sanatçı dünya çapındaki başarılarının yanı sıra, Almanya’da düzenlenen ‘Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır’ eylemlerine çağrı için yazılan Berlin Marşını seslendirmişti.

Türk operasının duayen sanatçısı tenor Erol Uras önceki akşam hayatını kaybetti. 85 yaşında hayata veda eden sanatçının cenazesi, dün kılınan namazın ardından Anadolu Kavağı Mezarlığı'nda toprağa verildi. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, 'Opera tarihimizin en önemli tenorlarından Erol Uras’ın vefatını derin bir üzüntüyle öğrendik. Merhuma Allah’tan rahmet, ailesine ve sevenlerine sabır diliyoruz. Sanat camiamızın başı sağ olsun.' ifadelerine yer verildi.

Aydınlık’a konuşan Prof. Dr. Mesut İktu; “Erol Uras operamızın en kıymetli elemanıydı” dedi.

Mesut İktu üzüntüsünü şu sözlerle dile getirdi:

“Erol Uras operamızın en kıymetli elemanıydı. En zor rolleri başarı ile oynadı. Meslek arkadaşı olarak da çok kıymetli bir insandı. Çok üzgünüm. Birlikte yıllarımız geçti. Birçok operada birlikte oynadık. Ben onun iki dönem müdürlüğünü yaptım. Her temsil sonrası yazılı takdirlerimi sundum. Ailesinin, bütün sanat ve opera camiasının başı sağolsun.“

TÜRK OPERASININ DUAYENİ BAŞKENTTE ANILDI

Devlet Opera ve Balesi sosyal medya hesabından, Erol Uras'ın dün sabah Ankara Devlet Opera ve Balesi Sahnesi'nde, Türkiye'nin tüm Opera ve Bale Müdürlükleri'nin katılımıyla anıldığını belirterek bir paylaşım yaptı.

Paylaşımda, "Ülkemizin en önemli opera sanatçılarından İstanbul Devlet Opera ve Balesi emekli solist sanatçısı tenor Erol Uras'ı kaybetmenin derin acısını duyuyoruz. Bu acı günde Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü olarak Ankara Devlet Opera ve Balesi Sahnesinde bu sabah ülkemizin tüm Opera ve Bale Müdürlüklerinin müdür düzeyinde katılımıyla Türk operasına büyük hizmetler sunan duayen sanatçımızın aziz hatırasını saygıyla andık. Dünya çapında bir ses ve müstesna bir tenor olan, hem opera sanatçısı hem de eğitmenliğiyle çok başarılı bir kariyere ve sevecen bir kişiliğe sahip Erol Uras için Genel Müdür ve Genel Sanat Yönetmenimiz Murat Karahan ve İstanbul Devlet Opera ve Balesi Müdürü Suat Arıkan birer konuşma yaptı" ifadeleri kullanıldı.

İstanbul Devlet Opera ve Balesi Sanat Yönetmeni Suat Arıkan ise, AA muhabirine yaptığı açıklamada, üzüntüsünü şu sözlerle paylaştı:

"İDOB'da solist olarak göreve başladığım 1981'de Erol Uras ile Tosca'da bir araya geldik. O tarihten itibaren, "Yunus Emre Oratoryosu", "9. Senfoni", "Othello", "Il Trovatore", "Kerem ile Aslı" ve "Macbeth" gibi birçok oyunda ve konserde beraber sahne aldık. O kadar çok anımız oldu ve o kadar çok üzerimde etkisi etkisi olan bir abimdi ki. Gerçekten Türk operasının en önemli kilometre taşlarından biriydi. Sadece sesiyle değil, oyunculuğu ve etrafına yaydığı sinerjiyle de çok önemliydi. Kaybı çok acı verici. Söyleyecek bir şey bulamıyorum."

EROL URAS’IN HAYATI

Mersin'in Silifke ilçesinde 1936'da dünyaya gelen sanatçı, 47 yılı aşkın süren sanat yaşamında oratoryo, opera, operet ve müzikli oyun 30'dan fazla eserin başrolünde yer aldı, kendisi için bestelenen veya düzenlenen eserlerin de dahil olduğu birçok eseri ise dünyada ve Türkiye'de ilk kez seslendirdi.

İstanbul Belediye Konservatuarı'nda şan eğitimi aldı ve İTÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde Türk Halk Müziği Programı'nda master yaptı. Duayen sanatçı Münir Nurettin Selçuk'un öğrencisi oldu. Pek çok ünlü orkestra şefi ve Leyla Gencer'den opera eğitimi aldı.

Erol Uras, 1962 yılında korist olarak İstanbul Şehir Operası'nda görev aldı ve ardından 1965'te solist oldu. Burada 1970 yılına kadar baş tenor olarak görevini sürdürdü. 1980'de Deutsche Oper Berlin'de sahneye çıktı. Othello, Aida, Il Trovatore, Andre Chenier, Turandot, Carmen, Maça Kızı, Cavalleria Rusticana ve I Pagliacci gibi 30'u aşkın eserde başrol seslendirdi. Pek çok kayıt çalışmasına ve prömiyere imza attı.

2003 yılında İstanbul Devlet Operası'ndaki görevinden emekli oldu ve İTÜ Türk Müziği Devlet Konservatuarı Ses Eğitimi bölümünde dersler verdi. Emekli olduktan sonra da zaman zaman başrolde yer almaya devam eden sanatçı, Tango Turco adlı bir albüme de imza attı.

Sanatçı 2006 yılında, Doğu Perinçek’in önderliğinde kurulan Talat Paşa Komitesi için yazılan Berlin Marşı’nı seslendirmişti. Sözlerini şair Hüseyin Haydar’ın yazdığı, müziğini Yavuz Daloğlu’nun bestelediği Berlin Marşı, Almanya’da düzenlenen “Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır” eylemlerine çağrı amacıyla kaydedilmişti.

Sonraki Haber