Ormana girişi yasaklamak çözüm mü

Ankara Valiliği, ormanlık alanlarla mesire alanlarında insan ve araç yoğunluğunun artması ve bu nedenle yangın açısından yüksek risk doğması gerekçesiyle birtakım tedbirler aldı.

İl sınırları içindeki milli park, mesire alanları, tabiat parkları hariç olmak üzere, ormanlık alanlara girişler yetkililer ve zorunlu ihtiyaçlar dışında 30 Eylül 2023'e kadar yasaklandı. Anız yakma, tarla çalışmaları, bağ bahçe temizliği, çöplerin yakılması, enerji nakil hattı arızaları, piknik, çoban ateşi, yıldırım, kasıt, ihmal veya dikkatsizlik neticesinde gelişen orman yangınlarını önlemek amacıyla kararın hayata geçirildiği bildirildi.

Ormancılık faaliyetlerinin yasak kapsamı dışında bırakıldığı karara uymayanlara 6831 Sayılı Orman Kanunu, Türk Ceza Kanunu ve Kabahatler Kanunu uyarınca idari ve adli işlem yapılacak. Orman Yüksek Mühendisi Temel Nücumi Yılmaz yasaklardan ziyade denetimlerin arttırılması gerektiğini söyledi. Orman Bölge Müdürlüğü yöneticileri ise uygulamanın normal olduğunu savunarak, vatandaşları “Orman Gönüllüsü” olmaya çağırdı.

‘ORMANLARA GİRİŞLERİN YASAKLANMASI YETMEZ’

Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde uzun yıllar mühendis olarak çalışmış, 8 sene de yangın mühendisliği alanında görev yapan Temel Nücumi Yılmaz, çözüm önerilerini madde madde sıraladı. Yangınların yüzde 99 insan eliyle çıktığına tanıklık ettiklerini kaydeden Yılmaz şöyle konuştu:

1- Mesire alanları dışındaki ormanlarda ateş yakmak tamamen yasaklanmalıdır. Bunun mevsimi olmaz. Mesire alanlarında mangal yakacak özel yerler ve bunları denetleyen görevliler zaten var.

2- Yol kenarlarında mutlaka yapraklı ağaçlar kullanılmalıdır. Bunların içinde kavak, söğüt, selvi gibi hızlı gelişen türler var. Çam gibi iğne yapraklı ağaçlar kesinlikle tercih edilmemelidir. Mevcut orman kuşaklarında da diyelim ki orman içinden yol geçiriyorsunuz. Artık oradaki türü değiştirme şansınız olmaz. Ama ana yol kenarlarında bu ağaç türlerinden yangın perdeleri inşa etmek lazım. Yani diyelim ki bir Kızılçam ormanının kenarından geçiyorsunuz. Yol ile orman arasına 8-10 metre şerit halinde yapraklı türlerle, bu zor yanan, tutuşan ve ormanın içine yangının ulaşmasını engelleyen yangın perdelerini bütün Türkiye’de inşa etmeli.

3- Yeni orman kuruluşlarında da karışık ağaçları tercih etmek lazım. Diyelim ki kayın ağacıyla, yapraklı ağaçlarla çam ve benzeri türleri karıştırırsanız orman yangınını kendiliğinden önlersiniz. Karışık ağaç türlerinin hakim olduğu ormanlar yanmaz.

4- Orman yangınları yüzde 99,99 insan insan eliyle çıkar. O nedenle önlemek mümkündür. Tutuşturucu malzemeyi uzaklaştırmak, içinden geçen enerji nakil hatlarını denetlemek, onların altlarının boş olmasını sağlamak gibi. Yıldırım düştü, elektrik hattı şasi yaptı, cam kırığı odaklandı da güneş ışığı yangın çıkardı vs. bunlar trilyonda bir ihtimal bile olmaz. Hiç öyle bir orman yangınıyla karşılaşmadım. Yoldan geçen adam kenarda durur, ormanı yakar.

5- Orman yangınlarına karşı havadan müdahale konusunda tepinmemek lazım. Türk Hava Kurumu ilaçlamada kullanır onları anlarım. Ama orman idaresi yılda 1 ay, 1,5 ay orman yangınını söndürmek için elinde 50 tane uçak bulundurup da onun bakımını, pilotunu, bilmem nesini bilen istihdam etmek, bunlar saçma istekler. Esas bu tür şeyler üzerinden devlet düşmanlığı yapma eğilimi var. Orman idaresi gerektiği zaman yangın mevsiminde uçağını kiralar söndürür. Bunlar için uçak satın almasına ve bir filo elinde bulundurmasına ihtiyaç yok.

‘ORMAN GÖNÜLLÜSÜ OLUN’

Sorularımıza cevap veren Orman Genel Müdürlüğü yetkili ise vatandaşları yangınlara karşı orman gönüllüsü olmaya çağırdı. Bölge Müdürlüğü yetkilisinin değerlendirme ve önerileri şöyle:

“Alınan tedbirler normaldir. Ayrıca fotokapanlarla Orman Genel Müdürlüğü bu alanları anlık olarak denetlemektedir. Vatandaşlarımızın tedbirleri anlayışla karşılamasını ve ormanlarımız konusunda yüksek duyarlılık göstermesini bekliyoruz. Orman yangınıyla mücadele devlet ve millet birlikteliğiyle ancak başarılı olur. Bütün vatandaşlarımızı Orman Müdürlüklerimizin “Orman Gönüllüsü” uygulamasına katılmaya davet ediyoruz. Buralarda eğitimlerle vatandaşlarımız bilinçlendirilmekte ve donatılmaktadır.”

Sonraki Haber