Otoda ithalat endişesi
Otomotivde güçlü iç talep ithalatın payını artırdı. Dış fazla 3.4 milyar dolar azaldı. OSD Başkanı Eroldu, yerli üretimin payının yüzde 34'e gerilediğine dikkat çekti. Eroldu, Türk üreticilerin payının vergi matrahı yüzünden azaldığını söyledi.
Gündem vergi artışları. Ancak otomotiv sektörü için ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Bugün itibarıyla ikinci el araçların fiyatları sıfır kilometre olanları geçemeyecek. Kur artışı sonrası modeller zamlandı. Ancak aylardır pazarda güçlü bir talep söz konusu. İthalatın payı ise yüksek seyrediyor.
Gazetelerin otomotiv editörleri ile bir araya gelen Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Başkanı Cengiz Eroldu, bu duruma işaret ederek, “Maalesef iç pazarda bir miktar otomotiv sanayi olarak kaybımız söz konusu. Özellikle hafif araç tarafında iç pazar payımız yüzde 45’lerden yüzde 38’lere gerilemiş durumda. Üretimin içinde iç piyasaya ayırdığımız payı da artırıyoruz fakat iç piyasadaki talebin bu kadar çok güçlü olması maalesef Türkiye'de ithalatı artıran bir sonuç yaratıyor. Bu rakamlar aslında onu söylüyor. Şu anda otomobilde yüzde 34’lük bir yerli payımız var ki bunun biz 40- 41’li seviyelerde olduğunu da gördük geçmiş yıllarda. Keza hafif ticari araçlarda da yüzde 60’lık seviyelerden yüzde 50’lik seviyelere doğru bir geri gelmemiz söz konusu.” dedi.
DIŞ FAZLA 4'TEN 1'E DÜŞTÜ
“Memnun olmadığımız bir konu az evvel de bahsettim iç piyasada yerli sanayinin katkısı azalıyor iç piyasa satışlarında. Bu da tabii doğal olarak otomotiv genelinde dış ticaret dengesini olumsuz yönde etkiliyor. İlk 5 aylık rakamlara baktığımız zaman geçen sene 4.4 milyar dolar olan dış ticaret fazlası bu sene 1 milyar dolara gerilemiş durumda. Bu da tamamen ülkedeki ithalatın artmasının getirdiği bir sonuç.” bilgisini veren OSD Başkanı Eroldu, “Burada aslında ihracatı azaltıp iç piyasayı artırmaya çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Tüm otomobillerin 80 ve üzeri vergi dilimine girdiğini belirten Eroldu, “Biz aralık ayında baktığımız zaman 80 ve üzeri vergi diliminde olan araçlar pazarın yüzde 65’ini oluşturuyordu. Haziran ayında bu oran 98’e geldi, temmuz ayında da 100 oldu tekrar yapılan zamlarla ve ÖTV matrahlarının değişmemesi sonucunda. Bu tabii 45, 50, 60, 80 vergi diliminde yerli üreticilere bir rekabet avantajı sağlayan bir durumdu. Şimdi yerli üreticilerin araçları aslında ithalatçılara göre daha fazla artmış oldu. Çünkü 80’lik araçlarda, sene başında 80 olan bir araçta vergi değişimi yok fakat sene başında 50 olan bir araçta 50’den 80’e gittiğiniz zaman bir vergi değişimi de geliyor. Bu da aslında gerçek ihtiyaç sahiplerinin mobiliteye ihtiyaçlarının erişimlerini zorlaştıran bir durum. Yani bütün Türkiye'de satılan bütün araçların yüzde 80’lik ÖTV diliminde olması bence Türk tüketicisinin mobiliteye erişiminde önemli bir sorun.” görüşünü dile getirdi.
GELİR FİYATIN GERİSİNDE KALDI!
Kasım 2016’da matrah yaklaşımına geçilmesiyle o yıllarda yüzde 25 olan yerli payının sonradan yüzde 40'ların üzerine çıktığını anımsatan Eroldu, bunun değişmesiyle beraber ise yerli üreticilerin payının azaldığını kaydetti. Eroldu, “Dolayısıyla Türkiye'de bütün araçların 80’lik vergi dilimine konu olmasını uygun bulmuyoruz. Şu anda çünkü bütün araçlar Türkiye'de fiyatından bağımsız olarak artık yüzde 80 ÖTV’ye konu oldu. Yani bir üst segmentte bir araçla bir giriş versiyonu aynı vergilendirmeye tabi. Burada müşterilerin gelirleri aynı değil. O yüzden de bir mobilite erişim konusunda bir sorun bu.” diye konuştu.
YÜKSEK TALEP HER ŞEYİ BOZUYOR
Üretim tarafındaki gelişmelere ilişkin bir soruyu da yanıtlayan OSD Başkanı, şunları aktardı: “Otomotiv sanayi olarak tüm fabrikalarımız maksimum üretim yapmaya çalışıyorlar mevcut ürün gamları çerçevesinde. Ve iç piyasanın da payını artırmaya çalışıyorlar ama buradaki tabii talep çok çok yüksek. Yani bu talebi bütün şeyi bozan aslında bu çok yüksek ve normalin dışındaki talep. Bu normalin dışındaki talepte talebi tetikleyen de aslında makro ekonomik kararlar sonuçta. Yani faizlerin enflasyondan düşük olduğu bir ortamda mesela krediye erişimde de bugün zorluk var. Yani bugün bireylerin otomotiv kredisi almaları çok zor. Fakat faiz enflasyon dengesiyle beraber yalnız otomotive değil, bugün dayanıklı tüketimden işte elektrik elektroniğe kadar birçok üründe bu talebin biz yılın ikinci yarısında da devam edeceğini öngörüyoruz. Eğer bu şekilde devam edeceksek yani faizler enflasyonun altında kalacaksa. Bir de tabii enflasyon beklentisiyle de alakalı bir şey var. Şimdi sokaktaki vatandaşlarımız enflasyonun artmaya devam edeceğini düşünüyorlarsa genel algı oysa o zaman mal alma saiki ön plana çıkıyor. Ama biz ne zaman ki insanları enflasyonun düşme eğilimine gideceğine ikna edebiliriz? Ki şu anda yeni ekonomik program tam açıklanmadı. Açıklandığı zaman eğer bu şey yaratılırsa enflasyonun düşme eğilimine doğru gideceği o zaman bu talepte de farklı bir yön görebiliriz. Ama bugünkü bildiğimiz ve gördüğümüz ortamın devamı halinde bu talep gene devam edecektir.”
ÇOK FAZLA YENİLEME TALEBİ VAR
Otomobile olan yüksek talebe ilişkin görüşlerini paylaşaan OSD Başkanı, “Ben o kadar çok fazla alıp samanlığa araba koyan olduğunu düşünmüyorum tabiri caizse. Çok fazla yenileme talebi var. Bugün Türkiye'de araç alanların büyük kısmı aslında ellerindeki araçlarını bir üst yeni bir yaşa taşıma, daha yeni bir modele taşıma tarzında ciddi bir talep var. Çünkü tüketici kredileri olmadığı zaman ilk araç sahipliğini sıfır araçta yapmak çok zor bir şey olmaya başladı. Özellikle az önce de bahsettiğim yüzde 80- 20 ÖTV - KDV ortamında bir de tüketici kredisi olmadığı zaman ve elinizde bir araç yoksa aracı takasa verip, üstüne koyup araba alabilirsiniz ama tamamen nakitle araba almak da zorlaşıyor. Geçmiş data bize bir milyonun üzerini gösteriyor. Bence faiz enflasyon makası böyle devam edecekse olur.” mesajı verdi.
ÜRETİM YÜZDE 13 ARTTI
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) 2023 yılının ilk 6 aylık dönemine ilişkin verileri açıkladı. Geçen yılın aynı dönemine göre toplam üretim yüzde 13 artarak 735 bin 231 adet olarak gerçekleşti. Geçen yılın ilk 6 aylık dönemine göre yüzde 21 artış sağlayan otomobil üretimi ise 462 bin 401 adede ulaştı. Traktör üretimiyle birlikte toplam üretim ise 765 bin 282 adede yükseldi. Ticari araç grubunda, yılın ilk 6 ayda üretim yüzde 2, ağır ticari araç grubunda yüzde 23 artış yaşanırken hafif ticari araç grubu geçen yılla paralel seyretti. 2022 yılının ilk 6 aylık dönemine göre ticari araç pazarı 55, ağır ticari araç pazarı yüzde 43, hafif ticari araç pazarı ise yüzde 58 artış sağladı.