Ozan Ceyhun'dan Yalçın Doğan'a sert yanıt!
T24 yazarı Yalçın Doğan'ın 'Viyana’da 'o büyükelçiye' diplomasi diskuru' başlıklı yazısına Türkiye Cumhuriyeti Viyana Büyükelçisi Ozan Ceyhun Twitter üzerinden tepki gösterdi.
T24 yazarı Yalçın Doğan bugünkü yazısında "Yurt dışındaki temsilcilikler, bulundukları ülkelerde 15 Temmuz’u anlatmak, bunun üzerine program düzenlemekle görevlendiriliyor. Viyana’daki Türk Büyükelçiliği de bir program düzenliyor. Oradaki büyükelçi malum, siyaseten döne döne başı dönen, sonunda nasıl olduysa, Tayyip Erdoğan’ı da kafakola alan ve birkaç ay önce Viyana’ya atanan Ozan Ceyhun" ifadelerini kullanmıştı.
Viyana Büyükelçisi Ozan Ceyhun, Doğan'a Twitter üzerinden cevap verdi. Ceyhun şunları söyledi:
Yalçın Doğan gibileri Büyükelçi olarak “başarısız” olmam için basın etiğini çiğneseler de nafile.Kendilerine bu şansı vermediğim için her türlü yalanı sahiplenerek gerçek yüzlerini teşhir etmekteler. Başarılı olmam ve vatandaşlarım tarafından sevilmem, desteklenmem asıl dertleri!
Yalanları yeni öğrenen ve geç yazan Yalçın Doğan’a ve onun gibi Atlantik ötesi vakfın emrinde olanlara bu yalanları anlatan kaynak (askeri vesayet döneminde muhbirlikle geçimini sağlayan ve günümüzde Türkiye düşmanı çevrelere hizmetiyle para kazanan) ve ortağı etkinliklerde yoktu.
Bizim saat 17’de muhteşem bir anma etkinliği yaptığımızı, ardından saat 18’de ikinci bir etkinlik yaptığımızı bilmiyorlar. Eski yıllarda Milliyet yazılarını yazmadan benden bilgi almak ya da Almanya’ya davet edilmek için yalvarıp yakaran Yalçın Doğan beni arayıp sorabilirdi.
Ancak Yalçın Doğan ve onun gibiler utanmadan benim eşimin türbanı üzerine ahlaksızca yazabilmek için bu yalanları istismar etmeyi tercih etmiş belli ki. Nasıl bir ahlaksızlık bu? Benim eşimin “türbanlı” ya da “mini etekli” olmasından Yalçın Doğan’a ne? Avrupa’daki ırkçılar gibi!
Üstelik hem Yalçın Doğan gibilerinin hem de kaynaklarının “cahilliği” çok acı. Türkiye-Avusturya ilişkilerine çok değerli katkıları olan eski Dışişleri Bakanı hiç bir zaman davet edildiği Türk Büyükelçiliğinde çok iyi dostu olan Büyükelçiyi “rencide etmez”, etmedi de!
15 Temmuz günü aramızda olarak bizi onurlandırdı. Tüm diplomatların çok iyi bildiği bir sözü de hesaplaştığı kesimlere yönelik olarak dile getirdi. Konuşmasında özellikle Türkiye-Avusturya ilişkilerinde diyaloğun önemini özellikle 15 Temmuz’da vurguladı. Anlayana elbette!
Arkeolog konuğumuz ise daha önce anlaştığımız gibi 15 Temmuz gecesi bulunduğu Selçuk’ta yaşadıklarını ve demokrasiye sahip çıkılmasından duyduğu mutluluğu anlattı. Yalçın Doğan gibileri elbette bu gerçekleri bilmek istemezler. Okurları için yazdım!
Yalçın Doğan ve benzerleri utanmadan babamın adını ağızlarına alarak bana çamur atmaya kalkmasın. Rahmetli babamın kendisini “günahı kadar sevmediği” Yalçın Doğan ve benzerleri şunu iyi bilsin: Demirtaş Ceyhun yaşıyor olsaydı onlara en sert cevabı o verirdi.Vatan Partisi üyesiydi
Doğu Perinçek ile birlikte en aktif üyelerinden biriydi. Kendisi yaşıyor olsaydı Türkiye’mizin onurlu duruşu ve dış mihraklara karşı savunulduğu bu günlerde Cumhurbaşkanımızı destekleyerek oğluyla aynı cephede ve siperde olurdu. Ve ülkemizi satanlardan nefret ederdi.!