Pahalı gübre buğdayı vuruyor

Diyarbakırlı üreticiler, bir dönümün gübre maliyetinin 330 liraya yükseldiğini belirterek, bu durumun rekolteyi düşüreceğini ifade etti.

Türkiye’nin hububat ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılayan Güneydoğu Anadolu Bölgesinde ekim zamanı yaklaştı, çiftçi hazırlıklarına başladı. Gübresini alamayan üretici ise kara kara düşünüyor.

BUĞDAY REKOLTESİNİN DÜŞMESİ BEKLENİYOR

Gübreye en çok buğday ve arpada ihtiyaç oluyor. Gübre istemeyen ürünler de var: mercimek, nohut gibi… Çiftçi bugünlerde bir tercih yapacak. Ya tarlaya attığı gübre miktarını düşürecek, o zaman rekolte de düşüyor. Ya da mercimek, nohut ekecek.

Her iki durum da buğday ithalatını artıracak.

Plansız tarım koşullarında herkesin mercimek, nohut ekmesi de olası. Ancak bu durumda çok ekilen, çok üretilen ürünün fiyatı düşecek, çiftçi yine mağdur olacak. Türkiye olacak.

GÜBRE DEĞİL SANKİ ALTIN!

Diyarbakır Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu pahalı gübrenin çiftçiyi, tarımı nasıl etkilediğini ve çözüm önerilerini Aydınlık’a anlattı.

Diyarbakır ve çevresinde ekim hazırlığının başladığını, kasım ayında da biteceğini vurgulayan Süleyman İskenderoğlu çiftçinin kara kara düşündüğünü ifade ederek şöyle konuştu: “Gübre fiyatlarının pahalılığını geçen yıl bu zamanlarda sizinle yine konuşmuştuk, şimdi o günleri de mumla arıyoruz. Gübre bizim için şimdi altın gibi oldu. 10 ay önce Tarım Kredi’den 2 bin 780 liraya aldığım gübre şu anda 6 bin liranın üzerinde… Bu durum hasat sezonunda rekoltemizi etkileyecek. 1 dönümün gübre maliyeti 330 lira…”

‘BUĞDAY İTHALATI ARTACAK’

Çiftçinin önünde iki seçenek olduğuna dikkat çeken İskenderoğlu, şöyle konuştu:

“Birincisi gübre maliyetini düşürecek. Nasıl düşürecek? Taban gübre 30 kilo, üst gübre de 30 kilo atılır. Bunları 15’er kiloya düşürecek. Verim düşecek, dönümde 450-500 kilo ürün alacaksa 300 kiloya düşecek, hasat sezonunda acısını ülke olarak çekeriz. Sulu arazide de çiftçi 750-800 kilo ürün alır o da 500 kiloya düşecek. Hem çiftçinin canı yanacak hem tüketicinin, sizlerin canı yanacak.

“Çiftçinin ikinci seçeneği, gübre istemeyen mercimek ve nohut ekmek. Pahalı gübre yüzünden, üretimde planlama da olmadığı için… Hasat zamanı geldiğinde ülkenin buğday ve arpa açığı artacak, her tarafta da mercimek, nohut olacak. Olanın fiyatı düşecek olmayanın fiyatı artacak. Buğdayda dışa bağımlılığımız da büyüyecek.

Bu sorun geçiştirilemez. Hepimiz, Türkiye’nin ortak sorunu bu…”

ÇÖZÜM KAMULAŞTIRMA

Acil yapılması gerekenlerle birlikte nihai çözüm önerisi de sunan Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu, “Çözüm olarak acilen mazotta uygulanan yöntem gibi gübrenin de yarısını devletin ödemesini istiyoruz. Çiftçinin girdi maliyetlerinin başında gelen gübrenin 'maliyetinin yüzde 50’sini ödeyeceğiz’ desin, o zaman hepimiz rahatlarız. Uzun vadede ise gübre stratejik ürün olduğu için devletimiz gübre fabrikaları kurmalı olanları da kamulaştırmalı… İthalattan kurtulmalıyız, fiyatların dışarıdan belirlenmesine izin verilemez… Kamulaştırma, kamulaştırma, kamulaştırma…” dedi.

Yetkililerin açıklamalarına dikkat etmesi gerektiğine vurgu yapan Süleyman İskenderoğlu, şöyle devam etti:

‘GÜBRE YÜZDE 240 ARTTI’

“Bakanımız geçen hafta cuma günü gübre fiyatlarındaki artışın dış ülkelerden kaynaklandığını açıkladı. Bu olurken bizler neredeydik? Fiyatlar dış ülkelerde bu kadar yükselmedi, kimse kusura bakmasın! Bütün gübreler için toplamda yüzde 240 zamlandı, hangi ülkede bu kadar zam gelmiş? Talihsiz bir açıklama oldu, gübre fabrikalarının elini güçlendirdi. Tarım Bakanı bizim bakanımız, bize, çiftçiye, üreticiye sahip çıkması gerekiyor. Sayın Bakanın açıklamasının üstüne gübre fabrikaları bir daha zam yaptı. Doların yükselmesi geçen yılla bu yıl arasında yüzde 17 ile 22 arasında değişiyor. Bu rakamlar yüzde 240 zamla nasıl açıklanır?”

Sonraki Haber