Pakistan Büyükelçiliği’nde Keşmir anması: Bölgede adil çözüm vurgusu

5 Ağustos Keşmir Sömürge Günü nedeniyle düzenlenen etkinlikte, Cemmu ve Keşmir'in durumu ele alındı. Büyükelçilik Maslahatgüzarı Qureshi 'barışçıl çözüm' istediklerini söyledi. Stratejik Düşünce Enstitüsü Başkanı Güray Alpar da sorunun bölge devletleri arasında görüşülmesi gerektiğini vurguladı.

“Keşmir Sömürge Günü” olarak isimlendirilen “Youm-e-Istehsal-e-Kashmir” için Ankara’daki Pakistan Büyükelçiliğinde bir etkinlik düzenlendi. 5 Ağustos günü, Hindistan'ın Cammu ve Keşmir bölgesindeki işgalini sürdürmek için Ağustos 2019'da gerçekleştirdiği eylemlerin kasvetli bir anısı olarak her yıl tüm dünyada anılıyor.

Büyükelçilik Maslahatgüzarı Abbas Sarwar Qureshi’nin ev sahipliğindeki etkinliğe, AK Parti Genel Merkez Dışişleri Başkan Yardımcısı ve Pakistan Dostluk Grubu Üyesi, Van Milletvekili Burhan Kayatürk, Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) Başkanı Em. Tümg. Güray Alpar ve SDE yöneticileri, SETA Insight Turkey Editörü Muhittin Ataman katıldı. Etkinlikte, TBMM Dış İşleri Komisyonu Üyesi, Gaziantep Milletvekili Ali Şahin’in mesajı okundu.

'KEŞMİR HALKI KARAR VERECEK'

Baş konuk olarak gelen Burhan Kayatürk uluslararası toplumun talebine rağmen Hindistan'ın Keşmirlilerin yasal kendi kaderini tayin hakkını reddettiğini belirtti. Kayatürk konuşmasında “Keşmir halkına kendi kaderini tayin etme hakkı Birleşmiş Milletler ve Hindistan liderliği tarafından vaat edilmiştir, ancak 70 yıl geçmesine rağmen hala söz yerine getirilmemiştir. Haklı özgürlük davasında Türk milleti, Keşmirli kardeşleriyle her zaman omuz omuza durmaya devam edecektir.” dedi. Keşmir halkının 3 talepte bulunabileceğini ifade eden Kayatürk şöyle sürdürdü: “Hindistan da kalabilir, Pakistan da kalabilir, özgür bir millet olarak yaşayabilir. Keşmir halkının kendisi karar verecek. Hindistan’ın en güçlü başbakanı Nehru bunu kabul etti. Hindistan, uluslararası platformlarda Keşmir meselesinin konuşulmasını istemiyor. Biz bu konuyu gündeme getirdiğimizde de bize PKK ve Güneydoğu konusunu gündeme getirmekle tehdit ediyorlar. Biz de bundan çekinmediğimizi açıkça söylüyoruz.”

TÜRK MİLLETİNE TEŞEKKÜR

Büyükelçilik Maslahatgüzarı Abbas Sarwar Qureshi, 2019'da Hindistan'ın, Cammu Keşmir bölgesinin "demografik yapısını değiştirmek amacıyla Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarını ihlal ederek bölgenin özel statüsünü kaldırdığını" söyledi.

Cammu Keşmir'deki durumun BMGK'nin "en eski tartışması" olduğunu belirten Qureshi, "BMGK, aldığı çeşitli kararlarla Cammu Keşmir anlaşmazlığının Keşmirlilerin Birleşmiş Milletler (BM) denetimindeki bir halk oylamasında ortaya koyduğu isteklere göre çözülmesine çoktan karar verdi ancak Hindistan, bölgedeki yasa dışı işgalini sürdürmek için tüm yasa dışı taktikleri kullanıyor." diye konuştu.

Qureshi, Pakistan'ın Keşmir halkı ile dayanışma içinde olduğuna işaret ederek, "Pakistan, Keşmir anlaşmazlığının ilgili BMGK kararlarında belirtildiği gibi Cammu Keşmir halkının isteklerine uygun olarak barışçıl şekilde çözülmesini istiyor." dedi.

Türk halkına ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Keşmir konusundaki duruşu dolayısıyla teşekkürlerini ileten Qureshi, "Pakistan hükümeti ve halkı adına Cammu Keşmir konusundaki ilkeli duruşu ve bu konuyu tüm forumlarda vurgulaması nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan'a en derin şükranlarımı sunuyorum." şeklinde konuştu.

Qureshi, Pakistan-Türkiye ikili ilişkilerinin olumlu gidişatından duyduğu memnuniyeti de dile getirerek, iki ülke arasındaki eşsiz kardeşlik bağlarının güçlenerek devam edeceğinin altını çizdi.

‘MESELE BÖLGE DEVLETLERİ ARASINDA ÇÖZÜLMELİ’

SDE Başkanı Alpar, konuşmasında Keşmir sorununun bölge insanlarına acı kaynağı olmaya devam ettiğini belirterek, “Biz Hindistan’a karşı değiliz. Bu meselenin Hindistan, Pakistan ve bölge devletleri arasında adil bir şekilde çözülmesinden yanayız.” dedi.

TBMM Dış İşleri Komisyonu Üyesi Ali Şahin’in gönderdiği yazılı mesajda şu ifadeler yer aldı: “Keşmir meselesi yalnız insanî yönüyle değil, daha geniş bölgede endişe kaynağıdır. Asya'da barışın anahtarı, sorunun çözümüdür. Keşmir’in özel statüsünün kaldırılması demografik yapısının değiştirilmesi endişeleri gündeme getirdi. Adil kapsamlı çözüm arayışında olmaya devam edeceğiz.”

Etkinliğe sivil toplum, medya, düşünce kuruluşları ve Ankara'da yaşayan Keşmirliler katıldı.

NE OLMUŞTU?

Hindistan, anayasanın yarım asırdan uzun süredir Cammu Keşmir'e ayrıcalık tanıyan 370'inci maddesini 5 Ağustos 2019'da iptal ederek bölgenin özel statülü yapısını ortadan kaldırmış ve eyaleti ikiye bölmüştü. Eyalet, 31 Ekim 2019'da resmi olarak merkeze bağlı Cammu Keşmir ve Ladakh "Birlik Toprağı" statüsünde iki bölgeye ayrılmıştı. Kararın ardından Hint güvenlik güçleri, Cammu Keşmir'de asayiş operasyonlarını ve halk üzerindeki baskıları yoğunlaştırmış, sokağa çıkma yasağının yanı sıra internet, telefon ve ulaşım kısıtlamaları getirilmiş, bölgedeki yerel partilerin yöneticileri ve üyeleri gözaltına alınmıştı.

İngiltere'den bağımsızlığın kazanıldığı 1947'den bu yana Cammu Keşmir, kendi yasalarını çıkarabilen ayrıcalıklı konumdaydı. Bu özel statü, yabancıların bölgeye yerleşmesine ve mülk edinmesine izin vermeyen vatandaşlık yasasını da içeriyordu.

‘SAVUNMADA İLİŞKİLERİMİZ MÜKEMMEL’

Pakistan'ın Ankara Büyükelçisi Yusuf Cüneyd, Türkiye ve Pakistan'ın “mükemmel” ikili ilişkilere sahip olduğunu söyledi, iki ülkenin güçlü savunma sanayileri ve kapasitelerine dikkat çekti.

Büyükelçi Cüneyd, Anadolu Ajansının (AA) gündeme ilişkin sorularını yanıtladı ve değerlendirmelerde bulundu.

Ülkesi ve Türkiye'nin araştırma ve geliştirme ile uzun vadeli ortak girişimleri keşfetmek de dahil kaynakların birleştirilmesi yoluyla ortaklıklarını derinleştirdiğini kaydeden Cüneyd, aynı zamanda Pakistan ve Türk ordularının, düzenli ortak tatbikatları, karşılıklı ziyaretleri ve eğitimleriyle “mükemmel bir ilişkisinin” olduğunu vurguladı.

Cüneyd, Pakistan ve Türkiye'nin “MİLGEM” sınıfı savaş gemilerinin inşasına yönelik işbirliğinin, Pakistan Deniz Kuvvetlerinin kabiliyet geliştirmeleri açısından benzersiz değere sahip olmasının yanı sıra iki ülke arasındaki dostluk bağlarını pekiştirdiğini söyledi.

Cüneyt, “Pakistan ile Türkiye arasındaki ikili siyasi istişarelerin 6'ncı oturumu temmuzun ilk haftasında tamamlanırken üst düzey bir askeri heyet, Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı (IDEF) için İstanbul'daydı.” ifadesini kullandı.

Cüneyd, Keşmir'deki durumla ilgili olarak da Hindistan'ı "uluslararası hukuku, normları ve uygulamaları ihlal etmekle" suçladı. Hindistan'ın Keşmirlilerin temel hak ve özgürlüklerine karşı "eşi benzeri görülmemiş gaddar kısıtlamalar" uyguladığını belirten Cüneyd, Hindistan'ı “çeşitli yasa dışı eylemler ve idari önlemler yoluyla” bölgenin demografisini değiştirmeye çalışmakla suçladı. Cüneyd, bu ülkenin "yerel Keşmirlileri haklarından mahrum bırakmak ve onları kendi topraklarında azınlık yapmak için dışarıdan yerleşimciler getirdiğini" söyledi.

Cüneyd, son 4 yılda bölgede en az 780 Keşmirlinin öldürüldüğünü belirterek, Hindistan'ı bölgede keyfi gözaltılar ve yargısız infazlar da dahil olmak üzere insan hakları ihlalleriyle suçladı.

Sonraki Haber