Perinçek: Devlet Bahçeli HTŞ'nin müttefikidir
Bahçeli’nin ‘Coğrafya yeniden şekillendirilecek.’ sözlerini değerlendiren Perinçek, ‘Bu, Suriye’yi parçalama planında biz de varız demektir. Bahçeli HTŞ’nin yanından konuşuyor.’ dedi. Perinçek, Ulusal Kanal’da önemli mesajlar verdi
Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, Ulusal Kanal'da yayınlanan Çıkış Yolu programında Suriye'de yaşanan olaylara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Perinçek, Ngazete Genel Yayın Yönetmeni Nuray Başaran, TV5 Ankara Temsilcisi Mustafa Yılmaz ve Ulusal Kanal Ankara Temsilcisi Adnan Türkkan'ın sorularını yanıtladı.
Perinçek, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin salı günü partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmadan Halep’le ilgili sarfettiği bölümleri okudu. “Devlet Bahçeli'nin konuşmasıyla ilgili bir cümle söyleme ihtiyacı duyuyorum: Halep'i almaya kalkarsanız Diyarbakır'ı verirsiniz.” diyen Perinçek, şöyle devam etti:
‘HALEP'İ ALMAYA KALKARSANIZ DİYARBAKIR'I VERİRSİNİZ’
“Yeni bir harita söylemi başladı. Sayın Devlet Bahçeli de o coğrafyanın yeniden bölüneceğini ifade ediyor. Bu Türkiye'yi tuzağa götüren bir konuşma. Hangi tuzağa? Türkiye ile Suriye'yi karşı karşıya düşman kurumlara oturtuyor? Suriye'yi açıkça hedef alıyor ve Halep'i falan alacağız dedikten sonra Suriye'nin toprak bütünlüğünden bahsediyor. Halep neresi? Suriye'nin parçası. Kaldı mı toprak bütünlüğü Suriye'nin? Bahçeli, konuşmasında İran ve Rusya'yı da hedef alıyor. Toplam olarak baktığımız zaman İran'ı, Rusya'yı, Suriye'yi o coğrafyada, bölgemizde hedef aldığınız zaman bu saflaşmada hangi cepheye düşersiniz? Amerika İsrail cephesine!
"Zaten Sayın Devlet Bahçeli artık açık açık söylemek zorundayız; Ekim ayında o muhatap kabul ettiği andan itibaren Abdullah Öcalan'ın hatta öyle bir muhatap ki getirdi TBMM kürsüsüne çıkarttı, olacak iş değil zaten ama orada bir şey var, ısrar, iddia ve bir aşırılık var. Muhatap alınması için bir aşırılık... Mesela dese ki Türk devleti ona talimat verir, o İmralı'dan açıklama yapar olabilir. Ama Meclis kürsüsüne getiriyor. Muhatap kabul ediyor, gidiyor DEM'lilerin elini sıkıyor. DEM'lilerin elini sıktığınız an Anayasa Mahkemesi'ne bunları kapatmayacaksın diyorsun.
'TÜRKİYE HALEP'İ ALIRSA KÜRDİSTAN KURULUR'
“Halep'i Türkiye almaya kalktığı an bu şu demektir; Suriye'nin toprak bütünlüğü kalmıyor, parçalanıyor. Türkiye Halep'i alırsa orada Kürdistan kurulur. Bakın bu bir denklemdir, matematiktir. Suriye'yi parçaladınız mı, diyelim ki bir parçasını Türkiye aldı. O zaman ne olur? Suriye'yi parçaladığınız zaman Halep'i diyelim Türkiye'ye verdiler. Orada da Kürdistan kurulur ve o Kürdistan, Rusya'yı İran'ı ve Suriye'yi düşman ilan ettiğiniz için Türkiye'yi yalnız bırakıyorsunuz ve o zaman o Kürdistan Diyarbakır'ı da alır.
“Devlet Bahçeli'ye kalırsa Rusya düşman, İran düşman, Suriye düşman. Türkiye yalnız. O zaman Amerika ve İsrail'in ikinci İsrail planı yani Kürdistan planı hayata geçer. Çünkü siz bulunduğumuz coğrafyada yanınıza bölge ülkelerini almadan Amerika ve İsrail'le başbaşa kalacaksınız. Karşıda Amerika getirmiş. Bu proje parçası olarak bütün Yunanistan kıyılarına ta Dedeağaç'tan başlayarak Girit'e kadar üslerini kurmuş, tanklarını yerleştirmiş, uçaklarını yerleştirmiş. Siz Rusya'yı hedef alıyorsunuz, İran'ı hedef alıyorsunuz, Suriye'yi hedef alıyorsunuz. Amerika Yunanistan İsrail ittifakı karşısında Türkiye'ye yapayalnız kalıyor. Devlet Bahçeli'nin bu söyledikleri Türkiye'yi bir tuzağa itmektir ve Kürdistan'ın kurulması projesine boylu boyunca Türkiye'yi itmektir. Başka bir şey değildir.
HTŞ'NİN YANINDAN KONUŞUYOR
“HTŞ'nin arkasında kesinlikle Türk ordusu yok ama Türkiye Devlet Bahçeli'nin burada ifade ettiği stratejiye girerse yani Beşar Esad'ı düşman ilan ederse… Dönüyor dolaşıyor ‘Esad bitmiştir, ölümcüldür, yoktur, dörtte üçünde hakimiyeti kaybetmiştir, o coğrafya yeniden şekillenecek’ diyor. Bu ne demek? ‘Suriye'yi parçalama planında biz varız’ diyor. Bunu ilan ettiği an Devlet Bahçeli şu anda HTŞ'nin müttefikidir. Bu konuşma HTŞ'nin yanından yapılan bir konuşma.
"HTŞ ne yapıyor? ‘Ben Esad yönetimini yıkacağım’ diyor değil mi? Hatta ‘elimden gelirse Şam'a kadar gideceğim. Orayı alacağım’ diyor. Devlet Bahçeli de ‘Beşar Esad yönetimi zaten ülkenin dörtte üçünü kaybetmiş, yıkılacak ve o coğrafya yeni baştan şekillendirilecektir. Yeni baştan aslına dönecektir’ diyor. ‘Aslına dönecektir’ derken bir fetih iddiası da ortaya çıkacak, zaten Fetih suresi falan o tür aksesuarlar da var onda. Dolayısıyla Devlet Bahçeli HTŞ'nin müttefikidir.
‘HTŞ, ABD VE İSRAİL'İN SURİYE'Yİ PARÇALAMA PİYONU’
“Beni HTŞ'nin terör örgütü olması çok ilgilendirmiyor ama şu ilgilendiriyor: HTŞ, Amerika ve İsrail'in güdümünde Suriye'yi parçalama piyonudur. Suriye'yi parçaladığınız zaman orada kesinlikle bir Kürdistan olur. Yani Suriye parçalandığı zaman Kürdistansız bir parçalanmış Suriye olmaz. Bu arada Türkiye'ye şu havuç uzatılıyor: ‘Halep'i alın hatta Kürdistan'ın hamisi siz olun, koruyucusu olun, size petrol de verelim.’
"Yani Kürdistan'ın hamisi olurken aynı zamanda petrol de verelim. Bu Turgut Özal zamanında Türkiye'nin önüne getirilen ‘Türkiye himayesinde Kürdistan’ planı. Dolayısıyla burada evet Türk ordusu HTŞ'nin arkasında yok ama Devlet Bahçeli HTŞ'nin dostu, müttefiki, cephe arkadaşı. Devlet Bahçeli aynı zamanda kim? Sayın Tayyip Erdoğan'ın, hükümetin ortağı, yani hükümette doğrudan yer almasa bile Türkiye'yi Cumhur ittifakı yönetiyor. Türkiye bu beladan kurtulmak zorunda.
'TÜRKİYE DÜŞMANI KONUŞMA'
“Bakın ‘Halep'i alalım’ dediğiniz zaman bu stratejide bu saflaşmada matematik olarak Türkiye Diyarbakır'ı verir. Rusya karşında, İran karşında, Suriye zaten düşmanın. Bütün Arap dünyasını zaten karşına alıyorsun, Amerika ve İsrail'in yanına düştüğün için Filistin karşında. Senin dostun kim? Amerika'nın İsrail'in güdümüne giriyorsun. Amerika ve İsrail'in bölgedeki planı da ‘İkinci İsrail’ yani Kürdistan'ı kurmak.
"Bir görevli olarak konuşuyor artık ben bunu söylemek zorundayım. Devlet Bahçeli HTŞ'nin müttefiki, Suriye devletinin düşmanı, İran'ın düşmanı, Rusya'nın düşmanı Türkiye'nin de düşmanı. Şu konuşma Türkiye düşmanı bir konuşmadır.
"Sayın Cumhurbaşkanı'na sesleniyorum: Bu konuşma hükümetin stratejisi olursa Türkiye'yi bölünme tehdidiyle yüz yüze getirir. Türkiye bölünmez, Türkiye bölünmeyecek. Çünkü Türkiye, Devlet Bahçeli'nin eline bırakılmayacak. Türk ordusu da Türkiye'yi bölme planında roller almaz. Türk polisi de almaz. Türk milleti de buna müsaade etmez.”
‘BAHÇELİ, ERDOĞAN'I YIKMA PROJESİNDE GÖREV YAPIYOR’
Eski MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun'la birlikte MHP Genel Merkezi'nde üretilen bir projeden bahseden Perinçek, şunları aktardı:
“Yapılan anketlerde MHP oyları yarı yarıya düştü. Bütün anketçiler söyledi. AK Parti oylarında da yüzde 8'lik bir düşme oldu Devlet Bahçeli'nin çıkışından sonra. Peki, Devlet Bahçeli bilmiyor mu, ‘Abdullah Öcalan gelsin Meclis kürsüsünden gerekirse konuşsun’ dediği zaman, kendi partisinin çok büyük oy kaybına uğrayacağını, müttefiki olan AK Parti'nin yüzde 8 oy kaybedeceğini? O zaman bu bir görev.
"Ben Devlet Bahçeli'nin burada Amerika ve İsrail'in Tayyip Erdoğan'ı yıkma projesinde şu anda görev yaptığını söylüyorum. AK Parti'nin oylarını düşürerek, MHP'nin oylarını düşürerek. İkisinin toplamı yüzde 20'lere düşmüş. O zaman Türkiye'yi yönetebilir misiniz ekonomide böyle giderken?
"Bir de şimdi bu belayı getirdiğiniz zaman Türkiye'nin başına ‘Halep'i alacağım’ bilmem ne falan. Rusya'dan, İran'dan, Suriye'den, Irak'tan Türkiye'yi tecrit ediyorsunuz bir yandan da. O zaman Tayyip Erdoğan nasıl Türkiye'yi yönetecek?
"Sayın Cumhurbaşkanımız tabii muhtaç durumda Cumhur İttifakı'na, o bakımdan ona dokunmak istemiyor. Ama onun da açıklamalarına dikkat ederseniz, o çıkış, yani ‘Sayın Devlet Bahçeli'nin yaptığı açılım, ona ait, onun öncülüğünde olan, ben yokum orada’ diye iki defa, üç defa söyledi. Onu da söylüyor ama halk öyle anlamıyor.”
‘DOĞRU TAVIR VATAN PARTİSİ’Nİ İKTİDAR YAPACAK’
“Ben Sayın Cumhurbaşkanımıza gittim ve Cumhur İttifakı'nda yer almak istediğimizi söyledim seçimden önce. Bizi reddettiler. Orada reddederken aslında Türkiye'nin geleceğiyle ilgili çok yanlış bir yola girdiler. Çünkü biz vatan, milli üretim ekonomisi, onları temsil eden bir partiyiz ve iktidar olacağız. Biz 3-5 yıl içinde seçimlerde hükümet olacağız. Bu süreç bizi iktidara götürüyor.
"Bütün halk hareketlerinin başında şu an Vatan Partisi var. Çayırhan işçilerinin önünde yürüyor, Polonez Gıda'nın önünde yürüyor, belediye mücadelelerinde var. Darende'deki esnaf hareketinden tutun, İzmir'deki esnaf hareketine hepsinde bütün hareketlerin başında Vatan Partisi var bugün. Bu bir. İkincisi, Suriye'deki süreç. O savaştaki pozisyon Türkiye'deki iktidarı belirleyecek. Orada net tavır alan, Türkiye'nin bütünlüğü konusunda, bölge ülkeleri konusunda net tavır alan Vatan Partisi dışında bir parti yok.
‘DEVLET ZAAF İÇİNDE BAHÇELİ DE TEMSİLCİSİ’
PKK’nın yasal uzantısı DEM Parti’yi Anayasa Mahkemesinin kapatamadığını, çünkü devlet zaaf içinde olduğunu söyledikten sonra kayyımlarla ilgili şunları dile getirdi:
“Kayyımların atanması doğru, yanındayız. Kayyımlar atanmalı ama kayyımları atayan devlet zamanında Dem Parti’yi seçime sokmamalıydı Türk kanunlarına göre. Ona yasallık, meşruiyet kazandırıyor, ona Meclis kürsüsünü ikram ediyor. ‘PKK'nın yasal alanda hiçbir şekilde faaliyette bulunmasına Türk Devleti izin veremez’ demesi gerekirken gidip onun elini sıkıyor.
"Kapatın, bütün oylarını kaybeder ve halkı kaybeder. Bunları kapatmadan yok edemezsiniz. Bu işi yalnız Mehmetçiğe ve polisimize bıraktığınız zaman bunları yok edemezsiniz. Türk Devleti'nde bir kararlılık yok. Türk Silahlı Kuvvetleri, Türk polisi kahramanca görevini yapıyor. Ama siyasi plana baktığımız zaman o kararlılığı görmüyoruz.
"Bu iş yalnız Anayasa Mahkemesine bırakılmaz. Anayasa Mahkemesinde de zaten bir sürü Batı'nın adamları var. Türkiye'yi yönetenler ‘bunlara hiçbir şekilde siyasal hak yoktur’ tavrını alsınlar, o Anayasa Mahkemesi oy birliğiyle kapatır.
"Böyle bir devlet olabilir mi? Silahlı terör örgütüne adam toplayan, terörist toplayan, para toplayan, propagandasını yapan, ‘sizi tükürükle boğarız’ diyen adamlar seçimlere giriyor, belediye başkanı oluyor... Bu devletin zaafı. Devlet Bahçeli de şimdi o zaafın temsilcisi olarak bu konuşmaları yapıyor. Buna izin vermeyeceğiz.”
‘ABD DERİN DEVLETİ TRUMP'I BİDEN'A YAKLAŞTIRDI’
Trump’un seçilmesi ve ABD’nin durumuna ilişkin ise Perinçek, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Amerikan derin devleti Trump'la Biden'ı uzlaştıran bir çaba içinde ve bunda başarıya ulaştı ve Trump'ı Biden'a yaklaştırdı ve bu sayede Trump'ın önü açıldı. Bu doğal çünkü, sonuç itibariyle evet Trump realist bir adam ve Amerika'nın inişini görüyor. Dolar saltanatının yıkılmakta olduğunu görüyor. Dış borç çok fazla. Bir dış borcu var. Ve ‘içe dönelim. Dışarılarda maceralar peşinde koşup 18 trilyon doları Orta Doğu'da çöllere gömdük’ diyor realist Amerika'nın sözcüsü olarak. Trump’un da biraz böyle bocaladığını, eski o realist politikadan biraz Biden'ın politikalarına doğru meylettiğini de görüyoruz. İlan ettiği kabineye bakıyoruz, sabıkalılar şebekesi. Bu da doğal çünkü bir Amerika Birleşik Devletleri diye bir devlet var. Onun başına gelen adam sonuç itibariyle istediğini dayatamaz. O devlet ona dayatır. Trump başka bir eğilim. Sonuç itibari ne kadar cesur onu bilmiyoruz.”