Peygamberimiz (SAV) orucunu ilk neyle açardı? Efendimiz (SAV)'in iftarı nasıl olurdu?
Sevgili Peygamberimiz (SAV) orucunu bozarken tüketeceği ilk gıdanın ateş değmeyen bir yiyecek olmasına dikkat ettiği bilinmektedir. Peki Peygamberimiz (SAV) iftarı nasıl yapardı? Orucu ilk bozarken yediği şey...
Yaklaşmasıyla bile heyecana boğulduğumuz on bir ayın sultanı olan mübarek Ramazan-ı Şerif, Allah (c.c)'un katındaki en faziletli aylardandır. Üç ayların sonuncusu olan Ramazan Ayı, Kuran Ayı olduğundan dolayı Allah (c.c), nazarında daha bir kıymetlidir. Yapılan her salih ibadetin karşılığının misliyle yazıldığı bu ayda Sevgili Peygamberimiz (SAV)'in uygulamalarından yola çıkarak kendimize ona göre bir Ramazan çizelgesi hazırlamalıyız. Bu çizelgede öncelikli olarak göz önünde bulundurmamız gereken ilk şey Efendimiz (SAV)'in uyguladığı sünnet davranışlar ve ibadetlerdir. Peygamberimiz (SAV)'in sünnet davranışları kapsamında değerlendirebileceğimiz önemli konulardan birisi de iftar adabıdır.
30 gün boyunca oruç tutacağımız Ramazan Ayında, gün boyu aç ve susuz kaldıktan sonra orucumuzu bozacağımız zaman Peygamberimiz (SAV) nasıl iftar ediyorsa bizde onun gibi iftar açmaya gayret etmeliyiz. Peki Efendimiz (SAV) iftarını nasıl yapar, orucunu nasıl açardı?
PEYGAMBERİMİZ (SAV) ORUCUNU İLK NEYLE BOZARDI?
Selmân İbni Âmir (r.a) rivayetine göre Sevgili Peygamber Efendimiz (SAV) orucunu bozacak bir kimsenin yiyeceği ilk gıdanın hurma olmasını tavsiye etmiştir. Bunun kanıtı olarak ise şu hadis-i şerifi öne sürebiliriz: “Biriniz orucunu açacağı zaman hurma ile açsın; çünkü hurma bereketlidir. Eğer hurma bulamazsa orucunu su ile açsın; çünkü su temizdir.” [Tirmizî, Zekât 26. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Savm 21; Nesâî, Zekât 82; İbni Mâce, Sıyâm 25]
NOT: Orucu hurma ile açmak sadece tavsiyedir, şart değildir!
Enes (r.a) nakletti ki: "Resûlullah (SAV) akşam namazından önce bir kaç taze hurma ile orucunu açardı. Taze hurma bulamazsa, kuru bir hurmacıkla iftar ederdi. Kuru hurma da bulamazsa, birkaç yudum su içerek iftar ederdi." [Ebû Dâvûd, Savm 21; Tirmizî, Savm 10]