PKK tehdidinden sonra katledildi
PKK, Mela Resul’un Sosyalist Partinin başında olmasından rahatsızlık duyuyordu. İstifa etmesi için tehdit ettiler. İstifa etmeyeceğini onlara söyledi. 2 Kasım 1992 günü kimliği belirsiz kişilerce evinden alındı ve bir daha evine dönemedi. İki gün sonra arazide cenazesi bulundu.
2 Kasım, Sosyalist Parti Cizre İlçe Başkanımız Resul Sakar’ın Gladyo-PKK işbirliği ile katledilişinin yıl dönümüdür. 1992 yılında İşçi Partisinin bölgede örgütlenmesinin önüne geçmek için cinayetler işleyen Gladyo’nun bir eylemidir. Gladyo, Kürt meselesinin bugünkü haline gelmesi için elinden geleni yaptı. Bunların başında da Türk’le Kürdü birleştirme potansiyeline sahip tek parti olan İşçi Partisi geleneğinin örgütlenmesinin önünü kesmek için İşçi Partisi’nin bölgedeki birçok lider kadrosu Gladyo tarafından faili meçhul cinayetlerle ortadan kaldırıldı. Resul Sakar da bunlardan biriydi.
MELA RESUL
Resul Sakar’la 1989 yılında tanıştım. Ben o zamanlar, Sosyalist Parti’nin, Doğu, Güneydoğu Anadolu bölgesinden sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı idim. Bölgede örgütlenme çalışmaları yürütüyoruz. Cizre’ye geldim. Cizre o zaman Mardin’e bağlı bir sınır ilçemizdi. Daha sonra “serhıldan”lar başlayınca Şırnak il yapıldı ve Cizre Şırnak’a bağlandı. Ama biz ilçe örgütümüzü kurmaya çalışırken Cizre daha Mardin iline bağlıydı. Cizre’ye geldiğimde elimde Cizre’nin yerlisi olarak tek bir isim vardı: Kömür ticareti yapan Mehmet Kahraman. Onun dışında, bir de kömür işletmelerinde çalışan eski arkadaşlarımızdan, halen Milas İlçe Başkanımız Gülabi Demir. Gülabi Demir’de kalıyorum. Mehmet Kahraman ile görüştüm. Bana, “Cizre’de örgütlenmek istiyorsanız, Mela Resul ile görüşmeniz lazım. Eğer onu ikna edebilirseniz burada örgütlenmek kolay olur. Biz de ilçe örgütünde görev alırız” dedi.
“Mela” mollanın Kürtçe söylenişidir. Bunun üzerine Mela Resul’u aramaya başladım. Cizre’yi bilenler bilir, eski bir çarşısı var. Bir tuhafiyeci arkadaşın dükkânına gelip gittiği söylenmişti. Gittim. Mela Resul ile görüşmek istediğimi söyledim. Şüpheli şüpheli bakarak kim olduğumu ve niçin onunla görüşmek istediğimi sordu, dükkân sahibi. Niyetimi anlattım. Yarın öğlen tatilinde gelmemi söyledi. Ertesi gün öğlen tatilinde dükkândaydım. Uzun boylu, zayıf, esmer karayağız biriyle karşılaştım. Başında kasketiyle sıradan bir köylüye benziyordu. Bizde Mollaların başında sarıkları olur. Bunun başında ise kasket vardı. Tatlı bir gülüşle “niye beni arıyorsun” dedi. Kendimi tanıttım. Diyarbakırlı olduğumu söyledim. Güveni biraz daha arttı. Kendisinin molla olmasına karşılık, mollalık yapmadığını, Bayındırlık Müdürlüğünde işçi olarak çalıştığını söyledi.
Bana yardımcı olacağını, arkadaşları ile görüşeceğini söyledi. Bir gün sonra buluşmak üzere ayrıldık. Ertesi günü bir daha buluşunca, “senin arkadaşın başkan olsun ben de dört arkadaş bulayım partiyi kuralım” dedi. Peki sen, dedim. “Ben girmeyeyim, ben sana adam bulurum” dedi. Ben kabul etmedim. Sen başkan olacaksın benim arkadaş sana yardımcı olacak, dedim. Uzun süren bir tartışmamız oldu. Cizre’nin doğal liderinin kendisi olduğunu, halk içinde bir otoritesi olduğunu, doğal olarak başkan olması gerektiğini söyledim. Ayrıca parti başkanlığı yasal koruyucu bir zırhtır, dedim. Perde gerisinden yönetmek olmaz, dedim. Üstelik hem melasın hem de işçi. Toplum içinde bir saygınlığın var. Bu işten kaçamazsın. Sonuçta ikna oldu ve İlçe örgütümüzün başına geçti.
CİZRE'DE BÜYÜK ATILIM
Ulusal Kanal zaman zaman görüntülerini verir. 91 seçimlerinde bütün Cizre, yol boyu Doğu Perinçek’i karşılamaya gelmişti. Miting alanı hınca hınç doluydu. Bu çalışmalarda Resul Başkanımızın rolü büyüktü.
Bir süre sonra Sosyalist Parti bölgede hızla örgütlenmeye başladı. Diyarbakır il merkezi ve beş ilçesinde, Siirt, Van, Muş, Bingöl il merkezleri ve ilçelerinde ve Mardin’in Nusaybin, Cizre ve Silopi ilçelerinde örgütlerimiz kuruldu. Doğu’da Malatya, Elazığ, Tunceli, Erzincan, Erzurum ve Kars il örgütlerimiz kuruldu.
1988-1992 arası, Doğu, Güneydoğu’da canlı bir kitle hareketi vardı. Bu nedenle başlarda Sosyalist Parti, kapatılınca da yerine kurulan İşçi Partisi önderliği, postu bu bölgeye sermişti. Sosyalist Partinin Genel Başkanı Ferit İlsever, Genel Sekreter Yalçın Büyükdağlı, Örgütlenme ve Genel Sekreterlik kadroları sürekli bölgede kitle hareketlerine önderlik ediyorlardı.
Doğu Perinçek siyasi yasaklı iken 2000’e Doğru dergisinin Genel Yayın Yönetmeni olarak bölgeyi gezdi. 15 il ve ilçe merkezinde binlerce kişinin katıldığı kapalı salon toplantıları yaptı. “Size karpuz değil, cesaret ekin diyorum” dediği, kitleleri eyleme çağıran ünlü konuşmalarını o zaman yapmıştı. Daha sonra siyasi yasağının kalkması üzerine partinin başına geçti ve 91 seçimlerinde bölgede bir rüzgâr gibi esti.
TEHDİTLER BAŞLADI
Bunun üzerine PKK harekete geçti. Parti içindeki bir grubu harekete geçirerek Sosyalist Parti örgütlerinde istifalar örgütledi. Cizre’de de PKK Mela Resul’un Sosyalist Partinin başında olmasından rahatsızlık duyuyordu. İstifa etmesi için tehdit ettiler. İstifa etmeyeceğini onlara söyledi. Sosyalist Parti bölgede PKK’ya karşı alternatif olmaya başlamıştı. Silopi Belediye Başkanlığı seçimini PKK’nın adayına karşı az bir oyla kaybetti adayımız. Bölge halkının Türkiye’nin birliğini savunan devrimci bir partide örgütlenmesi, hem PKK’yı hem de Gladyo’yu oldukça rahatsız etmişti. İlçe Başkanımız Bayındırlık işçisi, Mela Resul, 2 Kasım 1992 günü kimliği belirsiz kişilerce evinden alındı ve bir daha evine dönemedi. İki gün sonra arazide cenazesi bulundu.
Resul Sakar başkanımızın katilleri hâlâ bulunamadı. Resul Sakar’ı katledenler, onun davasını da ortadan kaldırdıklarını zannettiler. Ama Vatan Partisi Şırnak ilinde ve Cizre ilçesinde yine örgütleniyor. Cizre ilçe örgütümüzün kurulması Resul Sakarların davasının ölümsüz olduğunu gösterecektir. Mezarında rahat uyu, seni katledenlerden bir gün mutlaka hesabını soracağız.